Cirit, HSYK`nın halk nezdinde denetlenebilir olması gerektiğinin altını çizdi.  Cirit, TBMM`nin de Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu`na üye seçmesi gerektiğini anlattı.

Seçimlerde bloklaşma var

Cirit,  “Darbeye teşebbüs ile silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek” iddiasıyla üç yakalama kararı bulunan Fetullah Gülen liderliğindeki Paralel Devlet Yapılanması`nın yargı içindeki oluşumunun geçmişte büyük mağduriyetler doğurduğunu kaydetti. “Hakim ve savcı sadece Türk milleti adına hareket eder. İradesini bir başka tarafa ipotek eden kişi hukukçuluğunu kaybeder” diyen Cirit, şunları ifade etti: “Bir siyasi taraf ya da bir gruba iradenizi verdiğinizde hukukçuluğunuzu kaybedersiniz. Hukukçu bir takım güç odaklarına direnebilen kişidir. Zayıf olan ama haklı olanın yanında yer alan kişidir. İradesini teslim edenlerin yargı içinde blok halinde hareket ettiği malumdur.  Bu kişilerin ceza genel kurullarında ya da seçimlerde bloklar halinde hareket ettikleri biliniyor. Biz özgür bireyler ve hür vicdanlarıyla hareket eden insanlarla bu yargıyı götürmek zorundayız. Belli mahfillerden alınan kararlar buraya dayatılıyorsa bu adalet olmaz. Böyle bir yargı da olmaz.”

HSYK`da kast sistemi vardı

HSYK`nın yapısına ve kurula dair tartışmalara değinen Yargıtay Başkanı, 2014 seçiminden önceki eski HSYK`nın ciddi mağduriyetlere sebep olduğunu dile getirdi. Cirit, “O dönem kendi içinde bir kast sistemi oluşmuştu. O onu seçiyordu, diğeri başkasını seçiyordu. Bunu ortadan kaldırmak için 2012 referandumundan sonra ilk derece yargıyı da bu işin içine aldılar. Orada da bazı üyeler seçimle geldi. Ancak burada herkes temsil edilmedi” dedi. Yargının bir öç alma yeri olmadığının altını çizen Cirit, şöyle devam etti: “Eski HSYK bazı mağduriyetler yarattı. HSYK`nın halka karşı hesap verebilecek bir sisteme gelmesi gerekir.”

YARGININ İMAJI DÜZELMELİ

Rüştü Cirit, yargının halk nezdinde ki durumunun iyi olmadığını dile getirdi. Yurt dışından gelen bir yabancı yatırımcının öncelikle yargı sistemine baktığını anımsatan Cirit, “Sistem iyi işliyorsa bu yatırımcılar da daha rahat hareket ediyor. Çoğu zaman haksız yönde eleştiriler oluyor. Yargının güvenirliliğine yönelik iddialar gündeme geliyor. Her iki tarafı da memnun etmemiz söz konusu olamaz. Mağdur taraf der ki idam sanık taraf derki beraat. Biz 20 yıl ceza verdiğimizde ise her iki tarafı da memnun olmaz. Önemli olan bizim için saf adaleti sağlamak” dedi.

YASAMAYA YOL HARİTASI

Yargı içindeki sıkıntılardan örnekler veren Rüştü  Cirit, yargının bir diğer önemli probleminin de büyük iş yükü olduğunu aktardı. Cirit, 15 milyon davaya 14 bin hakim savcının baktığını ifade ederek “Adli polis sistemi”ne geçilmesi için çalışmalar başlattıklarını söyledi. Amerika ve batı ülkelerinde yargının sadece önemli davalara baktığını geri kalanının ise yargı dışındaki mekanizmalar eliyle çözüldüğüne değinen Cirit, “Amerika`daki Ceza pazarlığı sistemiyle ihtilafların büyük kısmı yargı dışında çözülüyor. Böylece yargıdaki iş yükü de az oluyor. Bizim en büyük sorunumuz ihtilafların bir kısmını dışarıya alamamak. Şu an uzlaşma sisteminin işlerliliğini artırmaya çalışıyoruz. Ekim ayında büyük bir çalıştay planlıyoruz” dedi.