Diyarbakırlı eski uyuşturucu madde bağımlıları, toplumun ahlaki açıdan yozlaşmasına neden olan uyuşturucunun zararları hakkında yaşadıklarını anlatarak gençler ve ebeveynlere uyarılarda bulundular.

Gençliğe adım attığı ilk yıllarda esrar ile tanıştığını belirten 33 yaşındaki M. U, madde bağımlısı arkadaşlarına özendiği için esrar kullanmaya başladığını ve daha sonra hayatının tamamen değiştiğini söyledi.

“Maddi ve manevi olarak boşluk içerisindeydim”

Esrar kullandığı zamanlarda maddi ve manevi açıdan boşluk içerisine düştüğünü belirten M. U, “Ben, esrarın ne olduğunu bilmiyordum. Arkadaş çevrem sürekli uyuşturucu, esrar gibi şeylerden bahsediyorlardı. Bizimki de özentiydi. İlk olarak mahallede, arkadaş ortamında başladım. Başladıktan sonra da uzayarak devam etti. İçtiğim zamanlarda maddi ve manevi olarak boşluk içerisindeydim.” dedi.

“Aileler çocuklarını İslami bilinçle yetiştirirse sıkıntı kalmaz”

Uyuşturucu madde kullananlara bazı tavsiyeleri olduğunu da aktaran M. U, “Ben, uyuşturucuyu kesinlikle sokak aralarında kullanmıyordum. Çünkü bizim örfümüzde, âdetimizde bu yoktu. Yanlış bir iş yaptığımızı bildiğimiz halde uzak ve tenha yerleri tercih ediyorduk. Ama şimdi uyuşturucu yaşı 10`lara kadar düştü. Mahalle aralarında rahat bir şekilde kullanıyorlar. Bunun öncelikli sebebi ailedir. Eğer aile çocuklarıyla ilgilenip, onlara uyuşturucunun zararlarını, İslam dininde yerinin olmadığını anlatırsa sıkıntı kalmaz. Bu konuda çocukları İslami bilinçle yetiştirmek çok önemlidir. İslami terbiye ile yetişmiş bir çocuğun yanlış şeyler yapacağına inanmıyorum.” ifadelerini kullandı.

‘İslam dininde uyuşturucu maddelerin yeri yoktur` sözleriyle nasihatte bulunan bir büyüğünün vesilesiyle uyuşturucu madde kullanımını bıraktığını belirten M. U, sözlerine şöyle devam etti: “Uyuşturucuyu bir büyüğümün vesilesiyle bıraktım. Arkadaşlarımla otururken bir ağabey geldi, bize esrarın kötü olduğunu, İslam dininde yerinin olmadığını söyledi. Ben de düşündüm ve esrarı bırakmaya karar verdim. Çünkü dinimiz bunu yasaklamış. ‘Neden bile bile kendimi ateşe atayım?` düşüncesiyle bu karara vardım. Daha sonra dindar insanlarla tanıştım. Sürekli onlarla beraberdim, bu tür şeylerin maddi ve manevi açıdan zararlarını anlatıyorlardı. Elhamdülillah, Allah bize de bırakmayı nasip etti ve bıraktık.” (Hamza Adiyaman/Emrah Deniz-İLKHA)