MEHMET ÖZCAN / DOĞRUHABER - RÖPORTAJ

Mısır'da darbeyle görevinden uzaklaştırılan seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ve 105 kişi hakkında verilen idam cezalarına karşı tüm dünyadan tepkiler çığ gibi… Firavun bozuntusu Sisi`nin talimatıyla alınan idam kararı, israil ve batılı ülkelerin şer emellerine hizmet amacı taşıyor. Haçlı siyonist ittifakının, Mısır`da Sisi üzerinden İslam ümmetine açık bir mesaj mahiyetinde verdiği idam kararı, Muhammed Mursi`nin şahsında tüm İslam ümmetine yapılmış olup, ‘Ayağınızı denk alın. İsrail`i tehdit edecek ve batıya kafa tutacak bir pozisyona erişirseniz, sonunuz böyle olur` denilmek isteniyor. Batılı şer güçlerin, küreselleşen dünya üzerinden İslam`a karşı verdikleri kirli savaşta acı olan; batının, İslam ümmetine verdiği mesajın bir İslam beldesi olan Mısır`dan, meşru Cumhurbaşkanı Mursi`nin canı üzerinden ve işbirlikçi Yahudi uşağı Sisi`nin Firavuni iğretisiyle yapılmasıdır. Ülkede darbeden bu yana her fırsatta meydanlara inerek Sisi rejimini protesto eden darbe karşıtlarına yönelik tutuklama, işkence, sürgün ve ambargo gibi insanlık dışı uygulamalara karşın şer güçler ve kontrollerinde tuttukları uluslararası kamuoyu ile sözde insan hakları kuruluşlarından ise göstermelik açıklamalar dışında çıt yok. Darbe sonrası binlerce masum insanın katledildiği Mısır`da süre zarfında 50 binden fazla insan cezaevlerine dolduruldu.

BEYİN KADROSUNA İNFAZ

Mursi hakkında “casusluk" davasında müebbet hapis (25 yıl) cezası veren Mısır mahkemesi, kamuoyunda “hapishaneler baskını" olarak bilinen ikinci bir davada ise Mursi'nin de aralarında bulunduğu 105 kişiyi idama mahkûm etti. İdam kararı verilen söz konusu davada Mursi dışında, İhvan Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Bedii, Yardımcısı Hayrat Şatır ve Reşad el-Beyumi, Hürriyet ve Adalet Partisi (HAP) Genel Başkanı Muhammed Saad el-Katatni ile HAP Genel Sekreteri Muhammed el Biltaci, İhvan'ın ileri gelenlerinden İsam el-Aryan, Mursi dönemi Enformasyon Bakanı Salah Abdulmaksud ve gıyaben yargılanan Dünya Müslüman Alimler Birliği Başkanı Yusuf el-Kardavi gibi isimler bulunuyor.

Cunta rejiminin verdiği kabul edilemez idam kararlarını gazetemize değerlendiren HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, İhvan Milletvekili Dr. Adil Raşid, Sudan İhvan lideri Ali Çaviş, Katar İslami Araştırmalar Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Muhammed Muhtar Şankıti ve Mustazaflar Cemiyeti İstanbul Şube Başkanı Mehmet Eşin, önemli açıklamalarda bulundular.

İşte lider ve akademisyenlerin, meşru Cumhurbaşkanı Mursi ve diğer İhvan liderleri hakkında verilen kabul edilemez idam kararlarına yönelik değerlendirmeleri…

Sisi cuntasının katliamlarına hukuk kılıfı geçirme çabasında olduğunu belirten Yapıcıoğlu, “siyonist haçlı ittifakının hedefi İslam dünyası” dedi. İşte HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu`ndan idam kararlarına ilişkin açıklamaları…

SİYONİST HAÇLI İTTİFAKININ HEDEFİ İSLAM DÜNYASI

“Mısır`da Mursi, Bedii, Biltaci ve İhvan hareketinin diğer ileri gelenlerine verilen idam cezalarını aslında ceza olarak görmek, kararları da mahkeme kararı şeklinde görmek yanlıştır. Sisi cuntasının katliamlarına hukuk kılıfı geçirme çabalarıdır. Daha önce İhvan liderlerine yapılan infazlar tekrar ediyor. Siyonist sahiplerinin emirlerini yerine getiriyorlar. Siyonist ve haçlı ittifakı İslam toplumunun oluşmasına engel olmak, İslamsız bir Müslüman topluluk oluşturmak istiyor. Yani, İslam`ı Müslümanların hayatlarını tanzim eden bir din olmaktan çıkarıp sadece bir isim, bir kültür haline getirmek istiyor. Bu nedenle de dünyanın neresinde olursa olsun İslam`ı yaşanan bir din, bir hayat nizamı olarak gören ve bilinçten uzaklaşmış Müslümanlar tarafından da bu şekilde anlaşılması için mücadele eden Müslümanlar hedeftedir. Her türlü yöntemi kullanarak onları bertaraf etmek isteyeceklerdir. Mısır`da da, Türkiye`de de, Kürdistan`da da olan gelişmeleri böyle değerlendirmek gerekir.”

Verilen idam kararının bir akıl tutulması olduğunu ifade eden Raşid, “Batı ayağınızı denk alın ve sakın ola ki devrimler yapmaya kalkışmayın diyor” diye konuştu. İşte İhvan Milletvekili Adil Raşid`in idam kararına dair değerlendirmesi…

BATI ‘AYAĞINIZI DENK ALIN` DİYOR

“Verilen idam kararı, kesinlikle siyasidir, akıldışıdır ve deliliktir. Çünkü normal bir şekilde değerlendirilse bile tamamen kendi içinde bir tutarsızlık arz ediyor. Mursi hakkında verilen idam kararı, cezaevi baskınıyla ilgilidir. Oysa bu dönemde Mursi cezaevindeydi; nasıl olur da kendisi bir baskın düzenlesin. Sonra İçişleri Bakanı Muhammed İbrahim`in tanıklığıyla o dönemde Mursi`nin cezaevinde olduğu teyit edilmiştir. Ama buna rağmen böyle hükümler veriliyor. Öte taraftan Karadavi gibi yaşlı büyük bir zat nasıl böyle bir şeye girişebilir? Ayrıca Hamas`ın bu konuda suçlanan birçok mensubu ya cezaevlerinde ya da vefat etmiş durumdalar. Ayrıca Hamas`ın bütün Mısır cezaevlerini basacak yetişkin elemanları bir kere yok. Kısacası nereden tutarsanız elinizde kalan ve tamamen tutarsız olan siyasi bir hükümdür. Ayrıca mahkemede bir israil casusu yakalandı, heyeti gözlemlerken ve bu ajan hiç sorgulanmadan israil`e teslim edildi. Yani aslında bu davanın asıl tarafı israil`dir. Çünkü israil bunu kışkırtıyor, bu açıktır. Zira davanın taraflarına baktığımızda Hizbullah, Hamas, İhvan. Bütün bunların ortak özelliği; israil`e karşı olmalarıdır. Buradan da anlıyoruz ki aslında Amerikalılar ve Avrupalıların bu suskunluğu israil yüzünden. Burada yargılanan aslında İhvan ya da Mursi değil bütün Mısır halkıdır. Bir de utanmadan İhvan`a terörist diyorlar. O zaman halkın tümü terörist ilan edilmeli ve yargılanmalıdır. Aslında burada bu kararla Mısır`la birlikte tüm İslam âlemine şu mesaj verilmek isteniyor; sakın ola ki devrim gibi durumlara kalkışmayın. Sonunuz Mısır`daki gibi olur. Ayağınızı denk alın şeklinde mesaj verilmek isteniyor.”

“Sisi`nin görevi bitti mi öldürülecek” diyen Ali Çaviş ise batının Sisi`nin ‘Dirisinden istifade ettikleri gibi ölüsünde de istifade edecekler”ini dile getirdi. İşte Sudan İhvan lideri Ali Çaviş`in cunta rejiminin idam kararına dair kısa gazetemize yaptığı değerlendirme…

SİSİ`NİN GÖREVİ BİTTİ Mİ ÖLDÜRÜLECEK!

“Ben özetle şunu söylemek istiyorum; Sisi İslam düşmanıdır ve Yahudilerin bir kuklasıdır. Tamamen onların emriyle hareket etmektedir. Ve eninde sonunda bu adam onlar tarafından görevi bittiğinde öldürülecektir. Dirisinden istifade ettikleri gibi ölüsünde de istifade edeceklerdir. O zaman da Müslümanlar teröristlikle suçlanacak. Yani kısacası ben, kesinlikle Mısır`da sisi rejiminin geleceğini görmüyorum. Ve şahıs olarak da Sisi`nin pek yakın bir zamanda görevi ve işlevi bitince öldürüleceğine inanıyorum. Şimdi dirisinden onu kullanarak o zamanda ölüsünden istifade edecekler.”

Darbe rejiminin çözüm üretmekten aciz olduğunu kaydeden Muhammed Muhtar Şankıti de rejimin aldığı bu orman kanunu kararlar karşısında gerginliğin tüm Mısır`a yayılabileceğine dikkat çekti. işte Katar İslami Araştırmalar Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Muhammed Muhtar Şankıti`nin cuntanın insanlık dışı idam kararına karşın değerlendirmesi…

BU ORMAN KANUNU KARŞISINDA GERGİNLİK TÜM MISIR`A YAYILABİLİR

“Bu kararlar şu mesajı veriyor; Mısır`daki darbe rejimi, çözüm üretmekten, vaziyeti kontrol etmekten acizdir. Bu nedenle güvenlik tedbirlerini sürdürmeye devam ediyor, polisiye tedbirlere başvuruyor. Ve bu sürekli hukuk adına aldığı siyasi kararlarla durumu gerginleştiriyor, bunu bir koz olarak kullanmaya çalışıyor. Ama öte taraftan bu şekilde davranması acziyetini, çaresizliğini ve devam etmekte olan Mısır devrimini kontrol altına alamadığını ortaya koyuyor. Mısır`da şu an uygulanan orman kanunudur, tamamen güvenlikçi politikalardır. Bu tabi belki Avrupa ve israil adına yapılmaktadır ama uzun vadede kesinlikle bu durum israil`i ve Avrupa`yı daha da tehdit edecektir. Çünkü bu gerginliğin devam etmesi Sina`da silahlanmanın daha artmasına sebep olacaktır. Ayrıca gerginlik tüm Mısır`a yayılabilir. Avrupa açısından da Mısır kontrolden çıkmış olacaktır ki, Mısır`ın kontrolden çıkması hem Avrupa hem de israil açısından daha büyük bir sorunla karşı karşıya ve tehdit altında kalacaktır. O bakımdan israil`in güvenliği ve belki Avrupa`nın endişeleri doğrultusunda alınan bu karar aslında nihai kertede onları tehdit edecektir ve bu tür kararların kesinlikle bir faydası olmayacaktır.”

Verilen idam kararlarının Haçlı zihniyetinin İslam ümmetine karşı saldırılarının bir yansıması olduğunun altını çizen Eşin, kaybedecek bir şeyi kalmayan İslam ümmetinin saldırılar karşısında onurlu bir direnç göstermesi gerektiğini ifade etti. İşte Mustazaflar Cemiyeti İstanbul Şube Başkanı Mehmet Eşin`in idam kararına dair yorumu…

İSLAM ÜMMETİ BU KARARLARA KARŞI ONURLUCA DİRENMELİDİR

“Başta Mısır`ın seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi olmak üzere İhvan hareketinin üst düzey sorumlularına darbeci Sisi mahkemelerince idam cezası verilmesi Haçlı ordusunun İslam ümmetine karşı gerçekleştirmiş olduğu saldırı ve işgalin yansıması ve bir sonucudur. Bu kararların hukukiliğini tartışmak bile abesle iştigal ve zaman kaybıdır. İhvan ve Mısır halkı başta olmak üzere tüm İslam ümmeti bu zulüm ve idam kararlarına karşı durmalı ve onurluca direnmelidir. Önder ve azizlerinin esir ve tutsak olduğu, hak ve hukukun ayaklar altına alındığı bir toplumun kaybedecek bir şeyi kalmamıştır. Görüldüğü gibi Sisi cuntasının idamdan öte vereceği bir ceza ve korkutma aracı da kalmamıştır. Elhamdülillah buna rağmen iman ehli ayakta ve idam kararlarını üzüntü ve yenilmişlik psikolojisiyle değil, sevinçle karşılamaktalar. Bu başlı başına bir zaferdir.”