WASHINGTON – ABD`deki uzmanlar, Mısır`da görevinden darbeyle uzaklaştırılan seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Muhammed Mursi hakkında verilen idam ve müebbet hapis cezalarını güçlü biçimde eleştirerek, ülkenin demokrasiden giderek daha fazla uzaklaştığına işaret ediyor.

AA muhabirinin sorularını yanıtlayan ünlü İslam araştırmaları uzmanı Georgetown Üniversitesi Din, Uluslararası İlişkiler ve İslami Çalışmalar bölümlerinin Öğretim Üyesi Profesör John Esposito, Mısır`ın demokrasi yolunda olmadığını söyledi.

"Bugün Sisi`nin yönetimi altındaki Mısır`da ne demokrasi ne de demokrasiye yönelik bir istek var" diyen Esposito, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi`nin Mısır`ın demokratik yollarla iş başına gelmiş ilk Cumhurbaşkanı Mursi`yi askeri darbeyle görevinden uzaklaştırarak iktidara geldiğini hatırlattı.

Esposito, Sisi`nin iktidarının daha önce "modern Mısır tarihinde görülmemiş şekilde geniş çaplı şiddet, binlerce sivilin katledilmesi, cinayet, baskı ve 40 binden fazla Mısırlının mahkumiyeti ve tutuklanması dahil insan hakları ihlalleriyle özdeşleştiğini" ifade etti.

Mısır`da, eski cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek döneminde atanmış yargıçlarla danışıklı dövüş yapılarak, "adet yerini bulsun diye göstermelik yapılan davalara şahit olunduğunu" kaydeden Esposito, "Bunun sonucu olarak da kitlesel davalardan kitlesel idam kararları çıktı" dedi. Esposito, ülkenin demokrasiden uzaklaştığı yorumunu yaptı.

"Siyasi bağlamda bir karar"

Düşünce kuruluşu Hudson Enstitüsü kıdemli uzmanlarından Samuel Tadros ise Mısır`da yargının siyasi güdümlü kararlar aldığına vurgu yaptı.

Duruşmalarda şeffaflığın olmaması ve davaların siyasallaştırılması nedeniyle ülkenin yargı sisteminin işleyişiyle ilgili güçlü uluslararası eleştiriler bulunduğunu hatırlatan Tadros, "Mahkemenin kararı siyasi" ifadesini kullandı.

Tadros, Mısır'daki yönetimle Müslüman Kardeşler arasında "güç ve ölüm-kalım mücadelesi" bulunduğunu, mahkemenin kararının da bu mücadelenin bir parçası olduğu yorumunda bulundu.

ABD`nin bu tür kararlarda herhangi bir etkisi olmadığının farkına vardığını savunan Tadros, “ABD, belirli konulardaki yardımını kesmek istemediği müddetçe mahkeme kararlarını etkileyemeyecektir” diye konuştu.

Tadros, “Mursi asılacak olsun veya olmasın, ister Mursi`den nefret edin ister onun düşmanı olun sağduyu bunun olmaması gerektiği yönünde. Çünkü idam kararı yanlış. Sonuçta kendisi Mısır`ın seçilmiş cumhurbaşkanıydı. Muhtemelen kendisini asmayacaklar, yeniden yargılama da tabii ki bir seçenek ancak yönetimin bu yolda geri dönüş olmadığına dair mesaj vermek için Mursi`yi idam etme ihtimali de var” değerlendirmesini yaptı.

"Yargı siyasileşti"

Georgetown Üniversitesi`nin misafir öğretim üyesi Emad el-Din Shahin de Mısır`da yargı sisteminin mevcut durumundan üzüntü duyduğunu belirterek, yargının siyasi muhalifleri ortadan kaldırmak isteyen askeri rejimin baskı araçlarından biri haline geldiğini ifade etti.

Shahin, “ Yargı sistemi ciddi anlamda siyasileşti veyargı süreciyle hukukun üstünlüğünü tamamen hiçe sayan bir görünüm vermeye başladı” şeklinde konuştu.

Uluslararası toplumun Sisi rejimini ödüllendirmemesi gerektiğini vurgulayan Shahin, “Ülkelerin halkına zulmeden ve demokratik ülke olduğunu iddia eden askeri rejimlere finans desteği verme lüksü yoktur. Bu insan hakları ve insan onurunun gerekliliğidir” ifadesini kullandı.