LONDRA - Bobby Ghosh imzalı "Erdoğan`ın yolu" başlıklı kapak haberde, "Türkiye`nin İslami kökenli lideri, demokratik, seküler ve Batı yanlısı ülkesini küresel bir güç merkezi yapmayı başardı." denildi.
Mübarek’in devrilmesinden sonra Mısır’ın başkenti Kahire’ye resmi bir ziyaret düzenleyen Erdoğan’ın burada krallar gibi karşılandığı anlatılarak başlayan haberde, Erdoğan’ı karşılamaya gelen Mısırlı halkın bir kısmının “Erdoğan! Erdoğan! Gerçek bir Müslüman ve korkak değil!” sloganı atarken, diğer bir kısmının ise, “Türkiye ve Mısır tek yumruk!” şeklinde Türk lideri karşıladıklarına dikkat çekildi.
Totaliter rejimlerde ülkeye üst düzey bir ziyaretçi geldiğinde suni bir kalabalık oluşturularak tezahürat yaptırıldığını, ancak Mısır’ın geçici yönetiminin Erdoğan geldiğinde buna ihtiyacı olmadığı kaydedilen haberde, “Çünkü Türk liderin namı tüm
Arap dünyasını sarmış durumdaydı.” sözlerine yer verildi.
2010 yılında Maryland Üniversite’sinin Araplar arasında yaptırdığı bir ankette Erdoğan’ın ‘en çok imrenilen dünya lideri’ sonucu çıktığını hatırlatan Time dergisi, Arap gençlerin Erdoğan’ı despot liderlere karşılık örnek lider olarak gösterdiğinin altını çizdi.
Erdoğan’ın halklar tarafından coşkuyla karşılanmasının sadece Mısır’la sınırlı kalmadığı, Libya ve Tunus ziyaretlerinde de aynı coşkulu kalabalığın Erdoğan’a sevgi gösterisinde bulunmak için meydanları doldurduğu belirtilen kapak haberde, bu ziyaretler sonrası Birleşmiş Milletler için gittiği New York’ta Erdoğan, Obama’nın Ortadoğu politikalarını sert şekilde eleştirmesine ve İsrail ile diplomatik kriz yaşanmasına rağmen, ABD lideri tarafından ‘muhteşem liderlik’ sergilediği için övgüyle karşılandığı hatırlatıldı.
Time, Erdoğan’ın iktidarlığı süresince Türkiye’yi uluslar arası arenada itibarlı hale getirdiğini, ‘herşeye gücü yeten’ ordusunu dizginlediğini, başarılı ekonomik politikaları sonucu kişi başına düşen milli geliri 3 kat arttırdığını, yatırımcının önünü açtığını ve çoğunlukla ‘Batılı duruşunu’ devam ettirdiğini belirtti.
Dergi, Ortadoğulu hayranları Erdoğan’ın başarılı olmasını partisinin dini değerler üzerine kurulu muhafazakâr olmasına bağlarken, Türk liderin Batılı hayranları ise bu durumu, politik İslamın moderniteyle çelişmediği şeklinde yorumladığını iddia etti.
‘Türkiye demokrasi modelinin’ Arap Baharı ülkelerince uygulanması konusunda Erdoğan’ın kafasının ‘karışık’ olduğunu savunan TIME, “New York seyahati sırasında dergimize yaptığı açıklamada Erdoğan, ‘Eğer yardım etmemizi isterlerse, ihtiyaçları olan bütün gereksinimleri sağlarız.’ demişti. Daha sonra ise ‘Sistemizi ihraç etme gibi bir manteliteye sahip değiliz.’ şeklinde konuşmuştu.” sözlerine yer verildi.
Erdoğan’ın görüştüğü Arap Baharı liderlerine ‘İyi bir Müslüman olun ancak anayasanız Türkiye’ninki gibi laik olsun’ mesajını verdiğine vurgu yapılan manşet haberde, AK Parti liderinin Mısır TV’sine verdiği mülakatta da, `Laiklikten korkmayın, çünkü laik olmak din düşmanı olmak demek değildir.’ tespitinde bulunduğu kaydedildi.
Erdoğan’ın Mısır’da yaptığı bu açıklamaların başta Müslüman Kardeşler olmak üzere toplumun bir kesiminde ‘şok etkisi’ yaptığı ifade edilen haberde, bundan dolayı laik demokratik köklere sahip olan Anadolu Müslümanlık modelinin, laiklik ve demokrasinin henüz anlaşılamadığı Mısır gibi ülkelerde kolaylıkla uygulanamayacağını gösterdiği savunuldu. Haberde ayrıca, The Center for American Progress’den Türkiye uzmanı Michael Werz’in "AK Parti, Arap partileri için ilham kaynağı olabilir ancak bir model olamaz.” tespitine yer verildi.
Bobby Ghosh yazın Kahire’de bulunduğu sırada, Mısır Müslüman Kardeşler’in liderlerinden Essam Erian’ın kendisine, ‘Erdoğan takım elbise giyer aynı anda camide ibadetini de ihmal etmez. Bu bizim için de cazip bir şey.’ söylediğini belirtti. Ghosh, Tunus En-nahda partisi liderlerinden Abdulhamid Jlassi’nin de, ‘Erdoğan bizim dilimizden konuşuyor. Bu yüzden ne zaman bir şeyler söylese, dinliyoruz.’ söylediğini aktarıyor.
cihan