Eymen Çelik / Doğruhaber
iŞTE PAYLAŞILAN O TESPİTLER...
YDG-H'nin MİT Yaptı. Emre Uslu'nun ise MİT'i hedef açıklamasına binaen, akıllara bazı ihtimaller geliyor. Bu ihtimalleri sıralarsak;
Yalçın Akdoğan ve Beşir Atalay'ın özenle arkasında durduğu PKK ve HDP ile yapılan çözüm sürecinde 3'ncü bir el olaya el attı. Üçüncü el olarak Paralel Yapı dediğimiz FETÖ devreye girdi. Aslında zaten varlardı. Çünkü yıllardır Kur'an dersi verdikleri için cezaevinde olan mütedeyin bir çok insan bunlar tarafından içeri alınmış, PKK'ye rahatlık sağlanılmıştı.
Yalçın Akdoğan'ın Hizbullah Cemaati'ne acısı, öldürülen Zehra Vakfı Başkanı İzzettin Yıldırım'dan geliyor. Fakat bu konuda Yalçın beyin gözünden kaçan birşey var, onu Hizbullah öldürmedi. Doğu ve Güneydoğu'daki olaylar ve çözüm süreci bunlar tarafından Davutoğlu ve Erdoğan'a sunuluyor, böylece gerçekler örtbas ediliyordu.
HDPKK GENÇLİĞİ ESKİYİ BİLMEZ
PKK/HDP gençliği eskiyi bilmez, 90'larda ağabeyleri kaçıcak delik ararken kendileri bundan ders çıkarmamış gibi hareket etmektedirler. Bu Gençlik HDP/PKK'nin önünü tıkayacak, HDP'nin silahsız bir politika izliyoruz söylemleri, kahkahayla karşılanacak.
ŞER MEDYASI HİZBULLAH'I SUÇLAYACAK
CNN, DHA, Hürriyet, Milliyet, Samanyolu vs. taraflı yayın grupları tarafından sürekli olarak Hizbullah aleyhine suçlamalarda bulunacak, böylece eski defterler açılacak, Hizbullah Cemaati'ne yalan dolanları tekrar sahnelendirecekler. Sürekli İran destekli söylemlerinde bulunarak PKK temize çıkarılıp, böylece HDP'nin silahsızız lafları boşta kalmicak.
EMRE USLU VE YDG-H BİLEREK MİT'İ SEÇTİ
Emre Uslu ve YDG-H bilinçli olarak MİT'i seçmişlerdir. MİT'i hedef seçmelerinin nedeni, MİT içinde Paralelin zayıf olmasından kaynaklı. YDG-H çetesinin içine sızmış kimselerdir. DİHA, öldürülen katillerden birinin YPG mühürlü fotoğrafını da vermişti.
HDPKK/PARALEL KİRLİ BİR OYUN VAR
Paralel-Pkk destekli kirli bir oyun oynanmakla beraber bunun kazananları oturup izleyeceklerdir. Fakat göremedikleri birşey var...Oda şudur; Hizbullah'ın geçmişi sabırla, şehadetle yoğrulmuştur. Hesap sorulmak istenirse, ne tür koruma altında olunursa olunsun Hizbullah hesabını sorar.
KCK YALAN SÖYLEMEKTEN VAZGEÇMELİ
İşidci-Nusracı-Humeynici-Kontra söylemlerinden KCK vazgeçmeli. Artık bu tür yalanları kimsenin yemediğini onunda görmesi gerekir. Nitekim Karayılan da bunu söylemişti.
PKK HİZBULLAH'TAN ÖZÜR DİLEMELİ
Doğu, Güneydoğu'da aşiretler ve bağlılıklar tamamen saflarını tutmuş durumdalar. Olası bir çatışmada KCK'nın şehirden silinmesi demektir. Bu hususta aklını başına alması gereken PKK'dir. Ama artık çok geç, PKK, Hizbullah'a yaptığı son saldırıda bütün kesimlerin bağrına bastığı birini hedef aldı. Bu hususta PKK artık onu bunu aracı yapıp göndermemelidir. Kabullenmeli özür dilemelidir. Tabi bu özürü HÜDA-PAR'a değil, Hizbullah'a yapmalı ve Hizbullah'la savaşa son vermelidir.
HDPKK HİZBULLAH'I DÜŞMAN OLARAK GÖRMEKTEN VAZGEÇMELİ
HDPKK şehirde adam akıllı geçinmek istiyorsa Hizbullah'ı düşman olarak görmekten vazgeçmelidir. Aksi takdirde 97'lerde tamamen silinme aşamasına gelip, Devlete çağrı yapıp devlet tarafından kurtarıldığı zaman, işte o zaman bu zaman değil. Devlet bile kurtaramayacaktır. Nitekim Cizre olaylarında hamile çocuklu bir kadını yakmaya çalışırken, Şéx Said Seriyyeleri tarafından mevzisi kurşun yağmuruna tutulup dağdaki ağabeylerinden yardım isteyip, ağabeyleri tarafından Emniyeti çağırın söylemi kurtaramadığı gibi, PKK'nin bu tavrı bundan sonra onu kurtarmaz/kurtarmayacaktır.