2010 yılında gerçekleştirilen Kamu Personeli Seçme Sınavı'nda (KPSS) kopya çekildiği iddiasıyla yürütülen operasyonun ikinci dalgasında 46 şüpheli yakalandı. Savcı Erkman`ın talimatıyla haklarında gözaltı kararı olan İstanbul ve Bitlis'teki hamile iki kadına gözaltı işlemi uygulanmadı. Bu kadınların ifadeleri, bulundukları hastanelerde alındı. Gözaltına alınan 2 hamile ve 1 bebekli kadın şüpheli ise ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldı. 40 şüphelinin Emniyet'teki işlemleri sürüyor.

Şüphelilerden 5'inin yurt dışında olduğu belirlendi, 27 kişi hakkında ise arama kararı devam ediyor. Bu kişilerden 18'i devlet memuru. Savcılık, aranan bu kişilerin, gizlilik içinde yürütülen operasyonu önceden haber aldığı ihtimali üzerinde de duruyor. Bunun için de gözaltı kararı verilen illerde polis içinden bilgi sızdırılıp sızdırılmadığının anlaşılması için inceleme başlatıldı.
Savcılık operasyonun sızmaması için Pazar gecesi 23.00'te gözaltı ve arama kararlarını Emniyet'e gönderdi. Emniyet de kendi sistemine bu kararı sabaha karşı 05.00 civarında yükledi. Ancak buna rağmen sosyal medyada bazı hesaplar üzerinden KPSS'de ikinci dalga operasyonunun yapılacağı bilgisi paylaşılmıştı.

Soruşturma nasıl başladı?
2010 KPSS kopya soruşturması 10-11 Temmuz 2010'da gerçekleştirilen ve 280 bin kişinin girdiği KPSS Eğitim Bilimleri Sınavı`nda 350 kişinin tüm soruları doğru cevapladığının ortaya çıkmasıyla başladı.

O dönem soruşturmayı yürüten memur suçlarından sorumlu Başsavcıvekili Şadan Sakınan'ın talimatıyla ÖSYM ve METEKSAN'da aramalar yapıldı. Bilgisayarların kopyalarına el konuldu. Soruşturmada ilk gözaltına alınan, Isparta'da çobanlık yapan öğretmen adayı Baki Saçı oldu. Saçı verdiği ifadede, soruların kendisine Ankara'da oturan Berat Koşucu adlı arkadaşı tarafından "Sana bir hediyem var" denilerek e-posta üzerinden gönderildiğini, ancak bilgisayarının arızalı olması nedeniyle buna bakamadığını anlattı. Gözaltına alınan Koşucu sorgusunun ardından serbest bırakıldı.

Soruşturmayı derinleştiren savcılık, ÖSYM çalışanlarının mal varlıkları ile banka hesaplarını mercek altına aldı. Bazı çalışanların hesaplarında yüklü miktarda para giriş çıkışları olduğunu tespit eden savcılık, soruşturmayı 2005-2010 yıllarını kapsayacak şekilde genişletti.

ÖSYM personeli ifade verdi
Soruşturma savcısı Şadan Sakınan 2013 yılında ÖSYM`de çalışan 143 kişi şüpheli sıfatıyla ifadesine başvurdu. Sınav sorularının hazırlandığı birimlerde bulunan uzman ekiplere ait bilgisayarlarda internet bağlantısı bulunduğu ve mail trafiğine rastlandığı ifade edilirken, söz konusu bilgisayarlardan veri taşındığı iddiaları kapsamında da 50 kişinin ifadesi alındı.
Soruşturmadan Savcı Şadan Sakınan'ın alınması sonrası Savcı Yücel Erkman TÜBİTAK'tan KPSS soruşturması kapsamında rapor hazırlama talimatı verdi. TÜBİTAK'ın raporu doğrultusunda yeni operasyon kararı alındı.

32 kişi tutuklandı
Geçen ay yapılan operasyonda gözaltına alınan 62 kişiden 32'si 'suç örgütü kurmak, yönetmek, üyesi olmak', 'resmi belgede sahtecilik', 'kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık', 'suç delillerini yok etme', 'görevi kötüye kullanma' ve 'yasaklanan bilgileri açıklama ve temin etme' suçlarından tutuklandı. 30 kişi de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Eski savcı hakkında suç duyurusu
Cumhuriyet Savcısı Yücel Erkman, daha önce soruşturmayı yürüten eski Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekili Şadan Sakınan hakkında 'delil niteliği taşıyan sınav kitapçıklarının imha edildiği' gerekçesiyle Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na (HSYK) suç duyurusunda bulundu.

HSYK geçen Aralık ayında Sakınan hakkında 'mal varlığında yaşanan ciddi artış' nedeniyle soruşturma izni vermişti.

Kaynak: Al Jazeera