Yarım asrı aşkın bir süredir İslam Coğrafyası üzerinde oynanan Batılılaştırma sürecine vahyin penceresinden baktığımızda iffetsizleşmeye ve hayâsızlaşmaya yüz tutmuş ve dişiliği kişiliğinin önüne geçmiş bir kadın profili ile karşı karşıya kalırız. Çünkü modern sömürü dünyasında feminizm, çağdaşlık, hürriyet ve eşitlik adına hareket ettiklerini söyleyen batılılar, batıcılar ve baltacılar tarih boyunca Müslüman kadınları iffetlerinden soyutlayarak ve hayâyı kendilerine unutturarak emellerine ulaşmak istemişlerdir.Hiçbir zorluk çekmeden, bir savaşa veya bir mücadeleye dahi girişmeden emellerine rahatlıkla erişebilmelerinin açık ve net bir şekilde nedeni ise TV denilen Müslüman avında kullanılan silahın her Müslüman`ın evinde başköşede yer edinebilmesindendir.
Müslüman avcısı bu silahın yani TV`nin; mevzilendiği her Müslüman evinde bir operasyon başlar. Bu operasyonda silahın yerini TV, kurşunların yerini ise diziler ve reklamlar teşkil eder. Operasyonu düzenleyen din düşmanları o kadar deneyimli olacak ki silahtan sıkılan her kurşun direkt olarak beyne isabet eder ve yavaş yavaş zihni işgal etmeye başlar. Bu operasyonda ne bir insan katliamı, ne bir can kaybı, ne de kan vardır. Aksine beyin katliamı ve zihin işgali vardır. Aslında bu bir algı operasyonudur.
Bu süreç hala aralıksız devam ederken ar damarı çatlamış, haya perdesi yırtılmış sözde modern, çağdaş ve medeniyet açık-saçıklıktaymış gibi bu halinden övgü duyan bayanlar türedi ve bu vaziyet bulaşıcı bir hastalık gibi yayıldıkça yayıldı. Anlayacağınız zalim batı kadını oyun hamuru gibi kullandı. Hem kadına istediği şekli verdi, hem de kadını istediği renge boyadı. Kadının İslami kimliği kendisine unutturularak şahsiyetsizleştirilmeye çalışıldı.Bölgemizde de bu kirli süreç doğrultusunda hareket ettirilen piyonlar her ne kadar sosyal medyada örtüye laf atsalar da, çarşafı kendilerince kölelikle özdeşleştirmeye çalışsalar da biz Nur Suresi 31.ayeti kendilerine şiar edinmiş, tesettürü ve dik duruşuyla zamanın bir Zeynebi, bir Meryemi olmaya aday olmuş iffet timsali bacılarımızı sahiplenmeye devam edeceğiz. Ve bacım sen! Bu Zeynebi misyonunla tüm karalamalara rağmen tesettüründen vazgeçmeyeceksin. Çünkü tesettür Müslüman kadının kalesidir, zırhıdır. Örtü; Müslüman kadının onuru, izzeti, şerefi ve namusudur.
Unutmayalım! Kadını bozulan toplum hayâsızlaşır ve ahlaksızlaşır. Bu afetten kurtulmak için iffete sarılalım. İffetli bir toplum olma ümidi ve duası ile.
HAFTANIN YAZISI
Seyfullah Çiftçi / Batman - Yaş: 17