Âlimler ve Medreseler Birliği bünyesinde oluşturulan Bayan Komisyonu düzenlediği bir basın açıklaması ile Medreselerin kapatılmasının 91`inci yıldönümünü telin etti.

Yıldönümü münasebetiyle bir basın açıklaması düzenleyen Bayan Komisyonu, Kemalist rejim tarafından çıkarılan kanunlarla kapatılan medreselerin, İslami eğitime büyük bir darbe vurduğunu söyledi.

“Müslüman kesim Kemalist rejimin hedefi oldu”

Tevhid-i Tedrisat Kanunuyla kapatılan İslami eğitim kurumları medreselerin kapatılmasının Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçtiği belirtilen açıklamada, “Alınan bu kararlar ülkedeki eğitim kurumları ve âlimler olmak üzere hemen hemen her kesime büyük bir darbe niteliğindeydi. Medrese, Tekke ve Zaviye gibi İslami kurumları kendisine büyük tehdit olarak gören batı taklitçisi Kemalist rejim, ülke Müslümanlarının önünü bu iğrenç yasaklarla almak istedi. Başta Kürtler olmak üzere medrese ve âlimleri kendilerine rehber edinen Müslümanlar İslam düşmanı diktatör devletin hedefindeydi. Bu yasaklara karşı direnen nice İslam âlimi, tiyatrodan ibaret mahkemelerce verilen kararlarla en vahşi şekilde işkencelerden geçirilmiş, ömürleri zindanlara mahkûm edilmiş ve nihayetinde de idam edilerek şehit edilmişlerdir.” ifadeleri kullanıldı.

“Bu uygulamalar tarihe kara bir leke olarak geçti”

Kemalist rejimin İslami eğitime karşı gösterdiği bu tavrın, halka hiçbir şey kazandırmadığı ve alınan kararların altına imza atanların tarihe kara bir leke olarak geçtiği ifade edilen açıklamada, “ Katlettikleri onca âlim şuan rahmetle yâd edilirken kendileri lanetle anılıyorlar. Ve şuan kendilerinden hiçbir eser kalmadı. Alınan bu menfur kararlarla Müslüman halkın bağrından çıkan medreseler resmen kapatılarak tıpkı camiler gibi hayvanların barınakları haline getirildi.

 “İslam dışı kanunların başarı şansı yoktur”

“Halkımız  yılmadı, yasaklamaları dinlemedi, hiç korkmadan çekinmeden medrese kültürlerini mağaralara, yerin dibine çekilerek muhafaza ettirdiler.” şeklinde devam eden açıklamada, “Devlet nasıl ki kangren haline dönüşen başörtüsü meselesini çözmek zorunda kaldıysa, bu meseleyle ilgili yasakların da bir an önce çözüme kavuşturulması ve Müslüman halkın tercihi olan medreselerinin de açılması için gerekli adımları atmalıdır. Bu halkın inanç ve değerlerine ters düşen hiçbir hareketin, ideolojinin, anayasanın ve de devlet kanunlarının başarı şansı yoktur. Velev ki ellerindeki en acımasız imkânları kullansalar dahi. Öyle ki Yaşanan bu yüz yıllık süreçle birlikte bu çok net bir şekilde kendini göstermiştir. Bunu tekrardan tecrübe edip denemenin hiçbir anlamı yoktur.” denildi.

Âlimler ve Medreseler Birliği Bayan Komisyonu olarak Müslüman halka reva görülen bu dayatmaları lanetlediklerini belirten açıklamada tarihin çöplüğünde yer alması gereken bazı yasakların halen sürdürülmesinin bir faydasının olmayacağı belirtilerek, devlet yetkilileri halkın değerleriyle barışık olmaya davet edildi. (Ali Fidancı-İLKHA)