Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde alınan karar doğrultusunda, "Kürtçe" seçmeli ders olarak okutuluyor.
Kürtçe'nin önündeki engellerin kaldırılması ve hayatın her alanında kullanımının artmasıyla din eğitimi verecek öğretmen, vaiz ve müftü adaylarının halkla anadilinde doğru ve kolay iletişim kurması amacıyla ilahiyat fakültesinde okuyan öğrenciler için Kürtçe'nin seçmeli ders olarak verilmesi kararı alındı.
Kararın senato tarafından onaylanması ile fakültede okuyan öğrencilere haftada iki saat toplam 28 saat tefsir ile dini ve tasavvufi metinler üzerine Kürtçe eğitim verilmeye başlandı.
Dersi alan öğrencilerin anadilde eğitim veren özel okullarda görev yapabileceği gibi atandıkları devlet okullarında Kürtçe seçmeli derse de girebilmeleri bekleniyor.
"Bu ülke anadildeki yasaklar nedeniyle çok badireler geçirdi"
DÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdülkerim Ünalan, AA muhabirine, Kürtçe eğitimin yıllardır özlem duyulan bir uygulama olduğunu söyledi.
"Bu ülke anadildeki yasaklar nedeniyle çok badireler geçirdi. Dar anlayış birçok haksızlıklara ve ölümlere yol açtı. Bunu hepimiz biliyoruz. Son dönemde Kürtçe'nin önündeki engellerin kaldırılması, insanların en tabii hak olan anadillerinde eğitim alabilmesinin önünün açılması son derece memnuniyet verici. Bunu sağlayanlara bu toplum minnettar" diyen Prof. Dr. Ünalan, Kürtçe ile ilgili üniversitelerde bölüm, doktora ve yüksek lisans programlarının açılması, anabilim dalı başkanlıklarının kurulmasının önemine değindi.
Dinimizde insanlar arasında ırk, dil, din renk ayrımının söz konusu olmadığına işaret eden Ünalan, dini anlayışa göre bu tür ayrımların çağ dışı kabul edildiğini, Kur-an'ı Kerim ve peygamberin de bu ayrımcılığı şiddetle reddettiğini, insanların eşit olduğunun her fırsatta vurgulandığını ifade etti.
Bu yaklaşımın dinin büyüklüğünü de gösterdiğine dikkati çeken Ünalan, bu nedenle fakülte olarak bu konuya öncülük yaparak, şimdilik bir anabilim dalı bünyesinde Kürtçe'nin seçmeli ders olarak okutulmasına başladıklarını kaydetti.
"Çok dilli eğitim veriyoruz"
Ünalan, öğrencilerin derse yoğun ilgi gösterdiğini dile getirerek, "Öğrencilerimiz çok memnun. Arapça, Farsça, İngilizce eğitime Kürtçe'yi de ilave ederek takımı tamamlamış olduk. Çok dilli eğitim veriyoruz" şeklinde konuştu.
Dersi seçen 120 öğrencinin Kürtçe Kuran-ı Kerim meali ve tasavvufi metinlerle ilgili eğitim aldığını aktaran Ünalan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu sayede insanlar dinini daha rahat anlamış oluyor. Bugüne kadar vatandaşlara Türkçe ifade ettiğimiz dini bilgileri Kürtçe de söylememizin ne zararı var? İnsanın anadilinde dinini öğrenmesi en tabii haktır. Türkçe, 'Allah birdir' demenin Kürtçe ifadesinden ne farkı var? Bu neden suç olsun? Bu uygulamanın yasak olduğu bir toplumda insan hakkından söz edilebilir mi? Fakülte olarak bunun önlenmesi için başlattığımız uygulamanın tüm fakültelere örnek olmasını dileriz. Bu uygulama ülkemizin demokrasi anlayışında geldiği noktayı dünya kamuoyuna iyi bir şekilde yansıtacaktır."
"Dar düşünceler bertaraf edildi"
Ülkede demokratik uygulamaların önünün açıldığını anlatan Ünalan, "Yasakların kaldırılması yönünde ülkede devasa adımlar atıldı. Artık dar düşünceler bertaraf edildi. Başlatılan çözüm sürecinin de barışla nihayete kavuşmasını ümit ediyoruz" diye konuştu.
Öğrencilerden Kadir Doğan edebiyat öğretmeni olduğunu ikinci üniversite olarak ilahiyat fakültesinde okuduğunu söyledi.
Doğan, anadili olan Kürtçe'yi geliştirmek için bu dersi tercih ettiğini ifade ederek, mesleğini yaparken öğrencilere ihtiyaç olması halinde Kürtçe öğretebilecek olmanın mutluluğunu yaşadığını dile getirdi.
"Dinimizi Kürtçe anlatacağım"
Rıdvan Çakar da anadili Kürtçe'de çoğu kelimeyi bilmediğini, bu nedenle anadilini tam manasıyla öğrenmek için derse katılmaya karar verdiğini kaydetti.
Çakır, "Ben bugünlere geleceğimize ihtimal dahi vermiyordum. Kürtçe eğitim aldığım için memnunum. Bu sayede hem anadilimizi öğreniyor hem de dilimizi korumuş oluyoruz. İleride Kürtçe din eğitimi verme imkanı da bulabilirsek çok mutlu olacağız" diye konuştu.
Berçem Oruç da bir zamanlar Kürtçe konuşmanın dahi yasak olduğunu hatırlatarak, bu nedenle anadillerini yeterince öğrenme fırsatı bulamadıklarını kaydetti.
Anadilini akademik anlamda öğrenmek için dersi tercih ettiğini aktaran Oruç, "Eğitimi tamamladıktan sonra din öğretmenliği yapacağım. Hala bölgede Türkçe bilmeyen insanlar var. Dinimizi onlara Kürtçe anlatacağım" şeklinde konuştu.