Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Diyarbakır Şube Başkan Yardımcısı Kasım Akgönül, 3 bin 500 sivil toplum kuruluşunu temsilen 600 delegenin katılımıyla gerçekleşen Kürt Meselesine İslami Çözüm Çalıştayı`nın sonuç bildirgesini İlke Haber Ajansı`na (İLKHA) değerlendirdi.
Çalıştayın, Kürt meselesinin çözümünde önemli bir etkiye sahip olacağını belirten Akgönül, halk için yapılacak yeni düzenlemelerin, halkın manevi değerleriyle uyuşması gerektiğine dikkat çekti.
“Mağduriyetlerin giderilmesi devletin meselesidir”
Bölge halkının, 30 yıldan bu yana devam eden çatışma ortamında büyük mağduriyetler yaşadığını dile getiren Akgönül, “Eğitim, sosyal yaşam, ticaret ve ekonomi açısından mağduriyetler yaşandı. Bu mağduriyetlerin giderilmesi devletin meselesidir. Devlet buna bir çözüm bulmalıdır. Halk, bunların dışında ahlaki değer ve siyasi tutum olarak da mağduriyetler yaşadı. Bunun sebebi de örgüt ve devletin bölgeye bakış açılarından kaynaklanıyor. Aile ve Sosyal Politikalar bakanı, bu değerleri dönüştürmek için çalışmalara başlamalıdır. Sosyal alanda yeni düzenlemelerle halkın mağduriyetleri giderilmelidir.” dedi.
“İnançlı kesimler halkı kurtarmak için onlara öncülük edecektir”
Akgönül, PKK`nin Marksist ve demokrat söylem ile Kürt halkını değerlerinden uzak bir noktaya getirdiğine işaret ederek, şunları söyledi:
“Bunu da silah zoruyla ve ideolojik dayatmayla gerçekleştirmeye çalışmıştır. Ama bu çalışmaları netice vermemiştir. Halka biçmeye çalıştıkları elbise uymamış ve halk bunu elinin tersiyle itmiştir. Olması gereken halkın öz değerlerini tesis eden ahlaki değer ve ilkelerle şekillenmesidir. Halkın ana dilini konuşması yıllarca engellendi. Geldiğimiz nokta itibari ile bu engellemelerin bir sonuç vermediğini görüyoruz. Ana dilde eğitim en doğal haktır. Buna sahip çıkacak olan da yine halk ve halkı sahiplenen inançlı kesimlerin destekleridir. Bu inançlı kesim, halkı bu durumdan kurtarmak için onlara öncülük edip geleceklerine saçacaktır.”
“Halkın iç dinamiklerini oluşturmayan hiçbir hareket halkı temsil edemez”
Mevcut sorunların çözümü için atılacak adımların halkın inanç değerleriyle uyum içerisinde olması gerektiğini kaydeden Akgönül, “Halk, hiçbir zaman PKK`yi kendi temsilcisi olarak görmedi ve görmeyecektir. Halkın iç dinamiklerini oluşturmadığı hiçbir hareket bu halkın temsiliyeti konusunda söz sahibi olamaz. Önemli olan halkın benimsediği ve halkın manevi değerleri göz önünde bulundurularak oluşturulmuş bir yapının varlığıdır. Ve bundan sonra eğer halk için bazı adımlar atılacaksa, halkın manevi değerleri göz önünde bulundurularak yapılmalıdır.” şeklinde konuştu. (Hamza Adiyaman-İLKHA)