Bölgede incelemelerde bulunmak üzere Diyarbakır’a gelen Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Korkmazcan, gündem ile ilgili değerlendirmelerde bulunmak amacıyla bir basın açıklaması düzenledi.
Yaptığı basın açıklamasında, Soğuk savaş döneminden sonra İslam coğrafyası ve Ortadoğu ülkelerinin emperyalist ülkelerin hedefi haline geldiğini belirten Korkmazcan, emperyalistlerin bölge üzerindeki oyunlarına karşı dikkatli olunması gerektiğini söyledi.
Bölgenin, çözülemeyecek sorunlarla kaosa sürüklendiğini ve yaşanan bu sorunların kangren hale getirilmeye çalışıldığını ifade eden Korkmazcan, Emperyalist ülkelerin bu yollarla yönetimleri kontrol etmeye çalıştıklarının da bilinen bir gerçek olduğuna vurgu yaptı.
“Özelleştirilen şirketler uygulamalarıyla haksızlıklara yol açıyorlar”
GAP tarım bölgesinin dünya tarımsal alanlar alanında büyük bir paya sahip olduğunu söyleyen Korkmazcan, GAP bölgesinin sulama alanlarının uzun zamandır ihmal edildiğini ve bunun sonucunda da tarımsal üretimdeki potansiyelin düşük kaldığını söyledi.
Bölgede Tarımsal üretime dayalı sanayileşmenin hiçbir suretle başlayamadığını da belirten Korkmazcan sözlerine şöyle devam etti:
“Bölge gençlerinin kaderi hala mevsimsel işçi olmaktan çıkmamıştır. Hâlbuki GAP’tan gelecek zenginlik, sadece Türkiye’yi değil, komşu ülkeleri de besleyecek kapasiteye sahiptir. Güneydoğu Anadolu bölgesindeki Keban ve Atatürk barajı enerjisi Türkiye’de hidrolik enerjisinin merkezi olmakla beraber, dünyanın da önemli enerji merkezlerinden biridir. Tüm bunlara rağmen bölgede elektrik kesintileri normal bir norm beklentisi haline getirilmiştir. Tarım sulamalarındaki kesintiler mahsulün çürümesine yol açarken, özelleştirilen bu şirketler uygulamalarıyla bir takım haksızlıklara yol açmaya devam etmektedirler.”
“Barış ve huzur sloganları atarak bölgeye bir şeyler verilmez”
Küresel Emperyalizmin amacının Türkiye başta olmak üzere bütün Ortadoğu’yu istikrarsızlaştırmak olduğunu söyleyen Korkmazcan, bu bölgeye demokrasi, barış ve huzur sloganı atarak gelenlerin bölgeye hiçbir şey vermeyeceklerinin de altını çizdi.
Korkmazcan, “Soğuk savaş döneminden sonra İslam coğrafyası emperyalist ülkelerin hedefi haline geldi. Ancak tüm bunlara rağmen emperyalistler hiçbir yerde başarılı olamadılar; Afganistan’da, başarılı olamadılar. İran’da hiçbir şey yapamadılar. Irak ve Suriye’de başarısız oldular. Bu yüzdendir ki, artık kendileri doğrudan müdahale etmeyip bölge ülkelerinden elde edebildikleri taşeron vasıtalar aracılığıyla çatışmalar çıkarıyorlar. Türkiye de bu taşeronların merkezlerinden biri konumuna getirilmek isteniyor.” ifadelerini kullandı.
“Diyarbakır, Türkiye’nin kalkınmasında önemli bir yere sahiptir”
Çözüm süreci ile ilgili olarak gazetecilerin sorduğu bir soruyu da cevaplandıran Korkmazcan, Diyarbakır’ın, Türkiye’nin kalkınmasında önemli bir yere sahip olduğunu söyleyerek sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Batılı emperyalistlerin bu bölgeyi sömürmesine engel olmak için komşu ülkelerle işbirliği yapmamız gerekiyor. Çözüm süreci ile ilgili pazarlıklar meşru bir zeminde 12 Eylül’de getirilen sınırlar ne ise şuan iktidar aynı sınırdadır. Hiçbir şey değişmemiş. Bugün çözüm süreci dedikleri süreç, dünyanın hiçbir yerinde iki taraflı olmaz. Komşu ülkelerde kan akmasının zeminini hazırlayan sömürücü emperyalist ülkeler ülkemizi karıştırıyor.” (M. Sıddık BilgeAli Fidancı – İLKHA)