İnsan Hakları Batman Platformu, CMK uygulama merkezinde Batman’daki sığınmacı ve mültecilere ilişkin 24 sayfalık raporunu yaptığı bir basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurdu.
İnsan Hakları Batman Platformu adına yapılan açıklamayı Batman Baro Başkanı Ahmet Sevim, okudu. Sevim, ülkelerinde yaşanan iç savaş ve şiddet olayları nedeniyle zorunlu olarak yerlerinden olan Suriye, Irak ve Afganistan vatandaşlarından Batman’a sığınan 20 bini aşkın kişinin insani, sıhhi, hukuki koşullarının tespiti, kamuoyu ve ilgili kurumlarla paylaşılmasını amaçladıklarını söyledi.
Sevim, raporda mülteciler için yapılması gereken tespit ve önerilerini kısaca şöyle sıraladı:
- İç savaş dehşeti nedeniyle ülkelerini terk edip kentimize gelen sığınmacıların her türlü ihtiyacını karşılamak görevi öncelikle kamu gücünü ve imkanlarını kullanan merkezi düzeydeki resmi kurumlarına aittir. Sığınmacıların sorunlarının çözümü, STK’ların ve meslek örgütlerinin yasadan ve faaliyet alanlarının doğasından kaynaklanan yardımlarına terk edilmemelidir.
- Bu alanda yapılacak çalışmalarda kamu, sivil toplum, yerel yönetimler, meslek odaları, üniversiteler, sığınmacılar içinde dini ve etkin çeşitliliği temsil eden delegeler vasıtasıyla ülke çapında ve Batman düzeyinde koordinasyon mekanizmalarının kurulması, bu koordinasyonun mülki disipliner bir ekipten oluşması gerektiği ve bu mekanizmaların kısa, orta ve uzun vadeli stratejileri oluşturmasını tavsiye ve talep olunur.
- Uluslararası toplum ve kuruluşlara ‘sorumluluk paylaşımı’ ilkesi kapsamında sığınmacı ve mültecilerin sorunlarının çözümü konusunda destek sunması ve Birleşmiş Milletler Yüksek Komiserliği nezdinde gerekli girişimlerin ve ülkemize uluslararası yardımın bir an önce yapılması gereklidir.
- Kamu kurumlarının Türkiye’nin altına imza attığı uluslararası sözleşmelere, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi ve Birleşmiş Milletler’in Mülteci hakları ile ilgili kararlarına uyması gerekmektedir.
- Sağlık hizmetlerine erişim konusunda Ezidi ve Afganların da Geçici Koruma Yönetmeliği kapsamına alınması gerekmektedir.
- Savaşın zor şartlarından etkilenen başta çocuk ve kadın savaş mağdurlarına uzmanlar tarafından psikolojik destek verilmelidir.
- Savaş mağduru sığınmacılardan ulaşım, elektrik ve su gibi temel ihtiyaçlarının karşılanmasında ücret alınmamalıdır.
- Mahalle muhtarları tespit ve yardım çalışmaları süreçlerine dâhil edilmelidir.
- Sivil toplum özellikle sığınmacılarla ilişkilerin sağlıklı bir zeminde, karşılıklı hukuklarının teminini sağlayacak topluma entegrasyonunun sağlanması konusunda işlev görmelidir.
- Kötü koşullarda çalıştırılan sığınmacıların çalışma koşullarının düzeltilmesi ve emeklerinin karşılığının verilmesi konusunda gerekli vicdani hassasiyet toplumsal dayanışmanın gösterilmesi gerekmektedir. (M. Sait Çelik - İLKHA)