ANKARA - Görmez, taziye mektubunu, ailelere, Diyanet İşleri Başkanlığının ABD'de bulunan Din Hizmetleri Müşaviri Yaşar Çolak aracılığıyla ulaştırdı.
Mektuba, "Değerli kardeşlerim" diyerek başlayan Görmez, "Sevgili yavrularımız Deah Barakat, eşi Yusor Muhammed Ebu Talha ve baldızı Razan Muhammed'in tüm insanlığı sarsan bir cinayete kurban gitmesinden tarifi kabil olmayan büyük bir üzüntü duyuyor, Allah'tan sizlere sabır, sekinet ve metanet lütfetmesini niyaz ediyorum" ifadesini kullandı.
Görmez, bu elim hadisenin tüm dünyada ve Türkiye'de özellikle Müslümanlar arasında derin bir infiale ve üzüntüye yol açtığını vurguladı.
Mehmet Görmez, "Yardımseverlikleriyle, iffet ve onurlarıyla çevrelerinde çok sevilen ve saygın birer Müslüman olarak iz bırakan evlatlarınızın, gençliklerinin baharında meşum bir saldırıyla hayatlarını kaybetmelerinden Türkiyeli kardeşleriniz olarak derin üzüntülerimizi ve taziyelerimizi ifade etmek isteriz. İnşallah çocuklarınız, Cenabı Allah'ın rahmetine mazhar olanlar arasında cennette yerlerini alacaklardır" değerlendirmesinde bulundu.
Tüm dünyayı üzüntüye boğan saldırı karşısında sessiz kalan yığınların vurdumduymazlığının, Müslümanlar arasında derin bir teessüre yol açtığını dile getiren Görmez, Müslümanlar olarak kendilerini yaralanmış hissettiklerini kaydetti.
"Basit ve sıradan bir terör olayı olarak değerlendirilemez"
Bu ve benzeri eylemlerin, Müslüman olarak sorumluluklarını artırmakla birlikte İslam karşısında üretilen korkuları, nefret ve çarpıtmaları suç ortağı haline getirdiğine dikkati çeken Görmez, mektubuna şöyle devam etti:
"Evlatlarınızın hayatlarının baharında bir elim cinayetle aramızdan ayrılmaları basit ve sıradan bir terör olayı olarak değerlendirilemez. İslam'ın dünya ölçeğinde gelişen ve insanlığa hayat veren kutsiyyetinden rahatsız olanlar, Müslümanlar'a her fırsatta zarar vermek, onların huzurunu kaçırmak, onu bir nefret objesi olarak lanse etmekten kaçınmıyorlar. Hepimizi derinden üzen bir başka husus da bu tür eylem ve cinayetler karşısında popüler medyanın sessiz kalması ve ilgili siyasi kurumların olayı görmezden gelerek bu vahim suça ortak olmasıdır.
Yükselen İslamofobi'ye ve doğurduğu tehlikelere duyarsız kalan devletler karşısında bir taraftan İslam'ın barış ve rahmet mesajını hikmetli bir dil ve uslupla yaymaya devam ederken, diğer taraftan biz Müslümanlar'ın sesimizi daha fazla duyurmamız, zulme uğrayan kardeşlerimizden yana tavrımızı ve tepkimizi açık biçimde ortaya koymamız gereklidir. Hiç kuşkusuz bu hususta yüce dinimiz İslam'ın bize öğrettiği ölçü ve ilkelerin her daim takipçisi olacağımızı dünya kamuoyuyla da paylaşmak isterim."
"Tüm Müslümanlar dualarıyla yanınızda"
Türkiye'deki tüm Müslümanlar'ın dualarıyla yanlarında olduğunu ifade eden Görmez, bu tür elim cinayetlerin hiç yaşanmadığı bir dünya için dua ve niyazda bulunduğunu bildirdi.
Görmez, mektubuna, "Tekrar değerli evlatlarınıza Allah'tan engin rahmetler niyaz ediyor, siz kederli ailelerine ve sizin şahsınızda Amerika'da yaşayan Müslüman topluluğa başsağlığı diliyorum" ifadeleriyle son verdi.