Türksat uydusu üzerinden yayın yapan Rehber TV'de her Cuma saat 20.00 canlı yayınlanan “Rehber'de Gündem” programının bu haftaki konukları, Paralel Devlet Yapılanmasının (PDY) mensupları tarafından kurulan kumpaslarla cezaevine konulan Elazığ İhya-Der üyelerinden Yavuz Öner, Mehmet Susatan, Necati Karataş ve avukat Abdulğani Orhan oldu.

“30 kadar polis çil yavrusu gibi derneğin içine dağıldı”

Yunus Emiroğlu'nun sunuculuğunu yaptığı programda kendilerine kurulan “Paralel Kumpasları” anlatan Yavuz Öner, polisin derneği araması sırasında yapılan hukuksuzluklara dikkat çekti. Yapılan her şeyin çok tuhaf olduğunu aktaran Öner, “Derneğimiz Elazığ`ın merkezinde bir yerde bulunuyordu. İzzet Paşa Camisi ile Saray Camisi`nin ortasındaydı. Norveç`te 70 kişi öldüren biri vardı, bizim derneğe yapılan baskına katılan polis sayısı belki o adamın yakalanması operasyonuna katılan polis sayısından daha fazlaydı. Derneğin etrafı polislerle kaynıyordu. Baskını gören eli kanlı bir teröristi yakalamışlar zanneder. Bununla etraftaki esnaf ile oralarda ikamet edenlere bir algı operasyonu yapıldı. Çünkü işin içinde dünya kadar film fırıldak var. Polis nezaretinde derneğin kapısını açtım, birden 30 kadar polis çil yavrusu gibi derneğin içine dağıldı. Derneğimiz dört katlıydı, böyle bir baskın ilk defa başımıza geldi… Ancak daha önceki mağduriyetlere kulağımız aşina olduğundan, polis amirini bu şekildeki bir aramanın kanuni olmadığını söyledim. Haklısın dediyse de iş işten geçmişti.” ifadelerini kullandı.

“Polis 20 CD götürdü, 30 CD geri getirdi”

Dernek binasında yapılan aramada suç sayılacak bir belge bulamadıklarından etrafta bulanan CD, ders kağıtlarını götürdüklerini kaydeden Öner, daha sonra mahkemeye delil sunulan A4 kağıdı polis aramasında bulunmadığını, dosyaya kendileri tarafından eklendiğinin altını çizerek, Dernek binasından takriben 20 kadar belgesel CD'nin görüldüğü ancak 30 kadar CD'nin geri getirildiğini belirtti. Öner, getirilen CD'ler arasında Fethullah Gülen'in sohbet CD'lerinin olduğunu sözlerine ekledi.

“Kumpasın arkasında Gülen Örgütü var”

Kendilerine kurulan kumpasın arkasında Gülen Örgütü`nün olduğundan şüphelerinin olmadığını vurgulayan Öner, “Gülen Örgütüne bağlı şakirtler, hukuku kumpas aracı olarak kullanıyor… Ben kumpas sözünü de anlamıyorum. Çünkü ortada yasal faaliyetler varken, adam gelmiş bizi tutuklamış Bunun adı keyficiliktir” dedi.

Anlatılacak pek çok husus olduğunu, bunlardan birinin dava açılmasına konu olan A4 kağıdı ile sadece İstanbul emniyetinde bulunan 1 CD'nin daha sonra dosyadan çıkarılması olduğunu belirten Öner, “Özellik bir olayı anlatmak istiyorum. Operasyon sonrası Elazığ Postahane Meydanı`ndan yapılan protesto sırasında, havanın sıcak olmasından dolayı basın açıklamasını duvar kenarında dinleyen bir arkadaşımız, İhya-Der`e baskın yapan iki polis müdüründen birinin diğerine, ‘Ya müdürüm Allah`tan korkmak lazım adamların hiçbir suçu yok` dediğini bize aktardı… Biz komple emniyet ve yargıda görevli olan herkesin onlardan olduğunu söylemiyoruz. Ama belli yerlerde adamları var.  Biz buna bir zat şahit olduk. Bizi cezaevine bırakan polislerden ağlayanlar vardı. Polislerin hepsi onlardan değil, ama zulme ortak olmak da suçtur.” ifadelerini kullandı.

Yaklaşık 1 saat 10 dakika süren programda avukat Abdulğani Orhan, Mehmet Susatan ve Necati Karataş da önemli açıklamalarda bulundu.  (Hürseda Haber)