Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (SETBİR), süt ve süt ürünleri ile ilgili son günlerde basın ve medya kuruluşlarında yer alan iddialarla ilgili açıklama yaptı. Ulusal medyada yer alan; kaşar peynirinin ateşe tutularak içerisinde katkı maddesinin olup- olmadığının anlaşıldığı yönündeki testin gerçeği yansıtmayacağı savunulan açıklamada, paketli ve etiketli peynir markalarının tüketilmesi istendi.
Süt ve süt ürünleri hakkında oluşturulan bilgi kirliliğine karşı yapıldığı belirtilen açıklamada, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Süt Teknolojisi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Barbaros Özer şu bilgileri verdi: “Türkiye’de süt ve et sektörünün ve bu sektörlere bağlı olan sanayinin gelişmesi için çalışmalar yapan SETBİR olarak, kaşar peynirinin ateşe tutularak yakılmasıyla, içeriğinde katkı maddesi olduğunun anlaşıldığı yönündeki açıklamaların gerçeği yansıtmadığını belirtmek isteriz. Bu teste konu olan peynirin tüm özellikleri araştırılmadan, sadece yanma kriteri temel alınarak peynirin katkılı olup olmadığını anlamaya çalışmak son derece hatalıdır.” denildi.
Özer, “Yüksek düzeyde yağ içeren tüm organik maddelerin yanma özelliğinin bulunduğu bilinmektedir. Usulüne uygun koşullar altında üretilen ya da usulsüz üretilen tüm kaşar peynirler, organik karakter taşır ve yanma özelliğine sahiptir. Bu nedenle, yanma özelliği, sahtekârlığı ayırt edici bir özellik değildir. Kaşar peynirinde kayıt ve kontrol dışı üretim ve ticaret yapan (merdivenaltı tabir edilen, kontrol edilemeyen) işletmelerin yapabileceği usulsüzlükler arasında; bozulmayı engellemek için antimikrobiyel katkıların peynire katılması, soya unu (tozu) ilavesi, hayvansal yağ yerine bitkisel yağ kullanımı, jelatinize edici maddelerin ilavesi gibi mevzuata aykırı uygulamalar sayılabilir. Tüm bu olumsuzlukların temelinde denetim yetersizliği nedeniyle kayıt dışı firmaların rahatça faaliyet göstermeleri ve bu firmalar tarafından düşük fiyatla pazara sunulan gıdaların tüketiciler tarafından kabul görmesi yatmaktadır.” ifadelerini kullandı.
“Ateşe tutulduğunda yanmayan kaşar peyniri görüntüsü de ayrıca yanıltıcıdır.” diyerek açıklamasını sürdüren Özer, “İçine yanıcı özelliği olmayan ancak katılması yasak olan maddeler ilave edilerek üretilen kaşar peynirlerinin alev altında yanmaması onun doğru kaşar peyniri olduğunu ispatlamayacağı gibi bu peynirlerin sağlıklı peynir gibi sunulmaları da son derece sakıncalıdır. Aslolan üreticisinin bilindiği, paketli ve etiketli peynir markalarının tüketilmesi ve halkın bu bilince doğru yönlendirilmesidir.” dedi.
SETBİR açıklamasında şu ifadeler dikkat çekti:
Endüstriyel yoğurtların ekşimemesinin 3 temel nedeni:
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından sürekli denetimden geçen, yatırımlarını hijyenik ve sağlıklı ürünler üretmek üzere kurmuş olan gıda işletmeleri tarafından üretilmiş olan endüstriyel yoğurtların uzun süre ekşimemesine karşın evde yapılan yoğurtlarda kısa sürede ekşime meydana gelmesi, endüstriyel yoğurtlarda katkı maddesi kullanımına bağlanmaktadır. Yoğurdun ekşimemesi için katkı maddesi kullanan ve tamamen usulsüz olarak üretilen denetimsiz merdiven altı işletmeleri hariç tutacak olursak endüstriyel yoğurtların ekşimemesinin üç temel nedeni bulunmaktadır. Bunlar;
- Endüstriyel yoğurtların yüksek hijyenik üretim koşulları altında ve üretim sırası ve sonrasında dışarıdan mikroorganizma bulaşmasına olanak tanımayacak şekilde üretiminin gerçekleştirilmesi
- Endüstriyel yoğurt üretiminde kullanılan bakterilerin (halk arasında yoğurt mayası olarak bilinen ancak bakteri içeren karışımlar) yoğurt üretildikten sonra soğukta depolama sırasında (buzdolabında vs.) aktivitelerini sınırlandırmaları ve sütü ekşitecek kadar aktif olmamaları,
- Endüstriyel yoğurtların daha yüksek protein ve doğal olarak kuru madde içeriğine sahip olmalarıdır. Betondaki demir ve çimentonun görevi neyse, süt proteininin yoğurttaki görevi de aynıdır. (İLKHA)