Nevin Yapıcıoğlu / Nisanur Dergisi
El- Kabıd (CC)
Bismillahirrahmanirrahim.
El-Kabıd ism-i şerifi, sözlük manası ‘tutma` olan ‘kabz` kelimesinden türemiş olup “kabzeden, tutan, daraltan” anlamındadır.
Bütün varlıklar O (CC)`nun rububiyet kabzasındadır. İlim ve kudret kabzasıyla onları kuşatıp, kavramıştır; eceli gelenlerin ruhlarını kabzeden O`dur (CC).
Hikmeti ve adaleti ile kullarına darlık verir. Doğal afetlerle, soğukla, sıcakla, kazalarla sıkar. Onları savaşlarda evlerinden, işlerinden, aşlarından, en sevdikleri şeylerden men ederek darlık verir. Sıhhatlerinden kısarak hastalık verir, selametlerinden kısarak bela verir. Öylesine kabzeder ki; akıllarında hiçbir çözüm kalmaz, hatta an olur dua edecek takatleri bile kesilir.
Yine hikmetiyle lütuf ve ihsanlarını belli bir ölçüde bazen kısarak onları maddi sıkıntılar içinde bırakır. Rızıklarından azaltarak geçim sıkıntısına duçar eder.
Rabbimiz, rızkı kısmasının cimrilikten, merhametsizlikten, adaletsizlikten olmayıp hikmetle olduğunu şöyle haber verir:
“Eğer Allah kulları için rızkı (sınırsızca) geniş tutup-yaysaydı gerçekten yeryüzünde azarlardı. Ancak O dilediği miktar ile indirir. Çünkü O kullarından haberi olandır, görendir.” (Şura / 27)
Evet, O (CC) kullarının günahlarından haberdar olandır. bazı zenginlerin şımarıklıklarını, nimete nankörlüğünü, insanlara tepeden baktıklarını görendir. İsyanların umumileştiği yerlerde de cezayı umumileştirerek ona göre darlık verendir. Mesela yağmuru ya az yağdırarak kuraklık veya kıtlık verir ya da çok yağdırarak sel felaketini meydana getirendir.
El-Kabıd ism-i şerifi ile yapılan kısıntılar, kulluk için yaratılan insana Rabbani bir lütuftur.
Çoğu zaman ellerinin yaptıklarıyla maddi darlıklar yaşayan insan manevi olarak da ruhsal sıkıntılar yaşar. Her sınıftaki insanın derecesi ve durumuna göre bu isim tecelli eder. Mesela Allah`ın zikrinden gafil olan bir müminin kalbi “kabz olunup cemali tecellilerden mahrum olur” (Gazali) bu durumdaki insanlara dünya olanca genişliği ile daralır.
Kabıd isminin tecellisi ile maddi veya manevi darlık yaşayan bir mümin, bunun bir imtihan olduğunu hatırlamalı ve sabır ile Halık`ına tevekkül ve ilticanın vaktinin geldiğini bilmeli ve gereğini yapmalıdır. Zaten Kur`an-ı Kerim sıkıntı içindeki insanı dua ile Allah`a yönelmeye davet ederek, bu darlıkların Rabbani bir lütuf olduğuna da işaret etmiş olur (etmiştir)…
El-Basıt (CC)
El-Basıt ismi şerifi, lügat manası “genişletmek” olan “bast” kelimesinden türemiş olup “bast eden, genişleten, yayan” anlamındadır.
Vakti gelmiş olanın ruhunu cesedine yayan...
Bismillahirrahmanirrahim.
El-Kabıd ism-i şerifi, sözlük manası ‘tutma` olan ‘kabz` kelimesinden türemiş olup “kabzeden, tutan, daraltan” anlamındadır.
Bütün varlıklar O (CC)`nun rububiyet kabzasındadır. İlim ve kudret kabzasıyla onları kuşatıp, kavramıştır; eceli gelenlerin ruhlarını kabzeden O`dur (CC).
Hikmeti ve adaleti ile kullarına darlık verir. Doğal afetlerle, soğukla, sıcakla, kazalarla sıkar. Onları savaşlarda evlerinden, işlerinden, aşlarından, en sevdikleri şeylerden men ederek darlık verir. Sıhhatlerinden kısarak hastalık verir, selametlerinden kısarak bela verir. Öylesine kabzeder ki; akıllarında hiçbir çözüm kalmaz, hatta an olur dua edecek takatleri bile kesilir.
Yine hikmetiyle lütuf ve ihsanlarını belli bir ölçüde bazen kısarak onları maddi sıkıntılar içinde bırakır. Rızıklarından azaltarak geçim sıkıntısına duçar eder.
Rabbimiz, rızkı kısmasının cimrilikten, merhametsizlikten, adaletsizlikten olmayıp hikmetle olduğunu şöyle haber verir:
“Eğer Allah kulları için rızkı (sınırsızca) geniş tutup-yaysaydı gerçekten yeryüzünde azarlardı. Ancak O dilediği miktar ile indirir. Çünkü O kullarından haberi olandır, görendir.” (Şura / 27)
Evet, O (CC) kullarının günahlarından haberdar olandır. bazı zenginlerin şımarıklıklarını, nimete nankörlüğünü, insanlara tepeden baktıklarını görendir. İsyanların umumileştiği yerlerde de cezayı umumileştirerek ona göre darlık verendir. Mesela yağmuru ya az yağdırarak kuraklık veya kıtlık verir ya da çok yağdırarak sel felaketini meydana getirendir.
El-Kabıd ism-i şerifi ile yapılan kısıntılar, kulluk için yaratılan insana Rabbani bir lütuftur.
Çoğu zaman ellerinin yaptıklarıyla maddi darlıklar yaşayan insan manevi olarak da ruhsal sıkıntılar yaşar. Her sınıftaki insanın derecesi ve durumuna göre bu isim tecelli eder. Mesela Allah`ın zikrinden gafil olan bir müminin kalbi “kabz olunup cemali tecellilerden mahrum olur” (Gazali) bu durumdaki insanlara dünya olanca genişliği ile daralır.
Kabıd isminin tecellisi ile maddi veya manevi darlık yaşayan bir mümin, bunun bir imtihan olduğunu hatırlamalı ve sabır ile Halık`ına tevekkül ve ilticanın vaktinin geldiğini bilmeli ve gereğini yapmalıdır. Zaten Kur`an-ı Kerim sıkıntı içindeki insanı dua ile Allah`a yönelmeye davet ederek, bu darlıkların Rabbani bir lütuf olduğuna da işaret etmiş olur (etmiştir)…
El-Basıt (CC)
El-Basıt ismi şerifi, lügat manası “genişletmek” olan “bast” kelimesinden türemiş olup “bast eden, genişleten, yayan” anlamındadır.
Vakti gelmiş olanın ruhunu cesedine yayan...