Arınç, bir gazetecinin, "Cizre'de yaşanan olaylar, son günlerde gündemde. Her gün artarak devam ediyor. Bu konu, gündeme geldi mi? Jandarma Genel Komutanının buraya geldiğini gördük, toplantıya kendisi de katıldı mı? Bu konuya ilişkin bilgi sundu mu? MİT Müsteşarının da toplantıya katıldığını söylediniz, acaba toplantıya katılan başka bürokrat da var mıydı?" soruları üzerine, ilgili bürokratların da katıldığını, İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın, güvenlik ve asayiş yönünden uzun bir sunum yaptığını belirterek,  "Genel değerlendirme olduğu için Jandarma Genel Komutanımız da Emniyet Genel Müdürlüğü yetkilileri de yine konuyla ilgili bürokratlar da hazır bulundu. Sorulara Sayın Bakanımız mutlaka cevap verdi ama, bürokratlardan da bazen ek bilgiler alındı" dedi.

Cizre'deki olaylar

Son günlerde, Cizre’de yaşanan acı olayların da gündeme geldiğini belirten Arınç, "Bu sadece asayişsizlik olayı değil, aynı zamanda Çözüm Süreci'ni de yakından ilgilendiriyor. Yine Cizre konusu gündeme geldiğinde, bunun bir siyasi boyutunun da olabileceği düşünülüyor. Yani orada ölen sadece 12 yaşındaki masum bir yavrumuz değil, veya daha önceki olaylarda hayatını kaybedenler değil, şu anda sayının 8 civarında olduğunu biliyorum, hepsi bizim için çok değerli insanlarımızdır. Maalesef bu şiddet olayları sırasında hayatlarını kaybetmişlerdir. Cizre olayları üzerine çalışmalar yapılıyor. Bir adli soruşturma sürecimiz var, başsavcılık tarafından yürütülen, mülkiye müfettişlerimiz ve polis başmüfettişlerimiz tarafından yürütülen bir de idari soruşturmamız var. Cizre, nüfusu çok yoğun olan ilçemiz ve geçmişten bu yana bu tür olaylara zemin hazırlanması için bazı çalışmaların yapıldığını da biliyoruz." diye konuştu.

"Olaylar bütün boyutlarıyla inceleniyor"

Cizre’ye, olayları takiben daha çok polis ve araç takviyesi yapıldığını bildiren Arınç, "Bunun dışında olaylara süratle müdahale edebilecek zırhlı iş makinesi ve araçlar da bölgeye gönderilmiştir. Bildiğiniz gibi orada hendekler kazılmış olması sebebiyle mahallelerde çıkan olaylara belediyenin de imkanlarını vermemesi suretiyle müdahalede belki zorlanılmış oldu. Bunun karşılığında bu yolların düzeltilmesi ve mukabil yapılabilecek hareketlerin de önlenmesi amacıyla araç, insan ve iş makineleri takviyesi yapıldı.

Ayrıca olaylar bütün boyutlarıyla inceleniyor. Çünkü orada HDP'li milletvekillerinin de gitmesi ve bazı talimatların verilmesini takiben bunun geriye 12 yaşındaki bir çocuğun cansız cesedi olarak dönmesi, hepimizi fevkalade üzdü. Bunların hepsi bir mesaj olabilir. Yani, 'Biz silahı elden bırakmayız, şiddeti elden bırakmayız, burası bizimdir, kimseye vermeyiz, burada ancak biz olabiliriz, başkasının burada yaşama hakkı yoktur' diyen bir eşkıya grubu varsa, bunlarla mücadele etmek, bunların sesini kesmek, bunları o bölgeden artık ilişiğinin kalmayacak şekilde uzaklaştırmak, şüphesiz hükümetimizin görevidir. Bir taraftan toplumsal olaylar, şiddet olaylarına dönüşmesin, kan dökülmesin diye çaba sarf ederken, bir taraftan da Cizre‘de, o Peygamber şehrinde, Hazreti Nuh'un bulunduğu bir şehrimizde, böylesine gözü dönmüş canilerin, cinayet işlemesine kesinlikle izin vermeyeceğiz" şeklinde konuştu.

Arınç, konuşmasının devamında, “Arkadaşımızın sorusu elbette önemlidir. Çünkü şu anda Türkiye kamuoyu, Cizre konusunda fevkalade hassastır. Bu hassasiyeti biliyoruz. Bu olayların bir daha yaşanmaması, olaya sebebiyet verenlerin süratle bulunup cezalandırılması, adliye önüne çıkarılması temel hedefimizdir." ifadelerini  kullandı.

"Bu toplantılar  periyodik  olarak yapılmayacak"

Gazetecilerin “Bu toplantıda bir sonraki toplantının tarihi belirlendi mi, Sayın Cumhurbaşkanının başkanlığında yapılacak bir sonraki Bakanlar Kurulu ne zaman olacak? Bunun kararı verildi mi? Bir periyodik zamanlama söz konusu mu, 2 ayda bir ayda bir, Sayın Cumhurbaşkanı başkanlığında Bakanlar Kurulunun toplanması söz konusu mu" soruları üzerine Arınç, şunları söyledi:

"Müteakip, Bakanlar Kurulu toplantımız Allah izin verirse 26'sında. Her zaman Pazartesi yaptığımız gibi, Başbakanlıkta yapılacaktır. Bu tür toplantıların periyodik olarak yapılması gündeme gelmemiştir. Sayın Cumhurbaşkanımız, ilerleyen süreç içerisinde tekrar bir toplantıya başkanlık etme isteğini ileri sürerse, Sayın Başbakanımızla birlikte buna karar verirler ama, sizin ifade ettiğiniz gibi rutin olarak bu toplantılar yapılmayacaktır, ne ayda bir ne iki ayda bir. Bu konu görüşülmemiştir. Biraz önce söylediğim gibi nasıl bu toplantı 19 Ocak'ta, Sayın Başbakanımızla ile birlikte açıklanan şekliyle yapılmışsa, Sayın Cumhurbaşkanımız anayasal yetkisini ne zaman kullanmak isterse, Sayın Başbakanımızla bu konuyu kararlaştırabilirler." dedi.   (İLKHA)