Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), Charlie Hebdo isimli mizah dergisinin Hz. Muhammed ile ilgili bir karikatürünün halen inatla yayınlamasının ağır bir tahrik olduğunu bildirdi.

MÜSİAD, İslamafobi ve Charli Hebdo'ya yönelik açıklamada bu çirkin yayını devam ettirmenin asla özgürlükler bağlamında değerlendirilemeyeceği vurgulandı.

Açıklamada, "İslam inancında Hazreti Peygamberin tasvir edilmesi yasaklanmışken, bile bile bunu hiçe sayarak, karikatürünü çizmek tüm İslam dünyasını rahatsız etmektedir" ifadeleri kullanıldı.

Bu ve benzeri yayınlar devam ettikçe sonuçları şimdiden kestirilmeyecek tahribatların meydana gelmesinin kaçınılmaz olacağı aktarılan açıklamada, Türkiye'de de buna pirim veren bazı çevrelerin kendi inancının bile yabancısı olarak yangına benzin dökmekle eşdeğer bir tutum içinde olduğu dile getirildi.

Başta Fransız Hükümeti olmak üzere tüm AB ülkelerinin bu yayınların durdurulması konusunda önlem alması ve İslam'ın anlamının barış olduğunu, suçsuz bir kişiyi öldürmenin bütün insanlığı öldürmüş gibi değerlendirileceğini kendi ülkelerinin kamuoyuna ifade etmesi gerektiği anlatılan açıklamada şunlar da kaydedildi:

"Öte yandan Avrupa'da da yaygınlaşan, söz konusu elim hadise neticesinde daha da artan İslamofobya ile bazı çevreler, İslam'ın insanlık için evrensel bir mesaj taşıdığı fikrini örselemek, algı operasyonları ile Müslümanları terör ve şiddetle yan yana gösterilerek onun güzelliklerini; ahlak ve estetik boyutlarını, bilim ve sanatsal yönlerini yokluğa mahkum etmek istemektedirler.

Bugüne kadar İslam dünyasında hayatını kaybeden 12 milyon insan için hiçbir tepki vermeyen dünya kamuoyu Fransa'daki olaydan sonra hızlı bir şekilde organize olarak çeşitli protestolar gerçekleştirmiştir. Charli Hebdo dergisine yapılan saldırıyı asla tasvip etmemekle birlikte gösterilen tepkilerin en ufak bir kırıntısının bile geçmişte, Afganistan, Bosna, Çeçenistan, Azerbaycan, bugün Suriye Irak, Filistin ve diğer ülkelerde hunharca katledilen Müslümanlar için gösterilmemesi Batı kamuoyunun nasıl bir çifte standart içinde olduğunu kanıtlamaktadır.

Adı barış ve esenlik olan bir dinin, şiddet ve terörle yan yana zikredilmesi, asla kabul edilemez. Terörün; ideolojisi, felsefesi, dini ve milleti olmaz. Terör, hangi grup ya da devletten gelirse gelsin, yanlıştır ve mutlaka bertaraf edilmelidir. Topyekün bir dini hedef alarak yapılan eylem ve gösteriler ise sonunda, tüm dünya barışına zarar verir. Avrupa'yı bu konuda dikkatli olmaya çağırıyoruz. Kamuoyuna saygıyla duyururuz."

AA