Charlie Hebdo dergisinin ifade özgürlüğü adı altında İslam`ın kutsal değerlerine ve Hz. Muhammed`e hakarete tepkiler çığ gibi büyüyor. Müslümanlara yönelik kin ve nefret politikalarının terk edilmesi gerektiğini belirten siyasi partiler, hiç kimsenin Hz. Muhammed`e (sav) ve Müslümanların kutsal değerlerine hakaret etme hakkının olmadığını belirttiler.
Basın özgürlüğünün hakaret etme özgürlüğü olmadığını belirten Ak Parti Gaziantep İl Başkanı Mehmet Eyüp Özkeçeci, “Bazı basın kuruluşlarında yayınlanan Hz. Muhammed (s.a.v.) Efendimizin sözde karikatürleri ile ilgili, basın özgürlüğü kılıfı altında Hz. Peygamber Efendimizin onurunu rencide edici provokatif eylemler gerçekleştirdi. Bu kişi ve kurumları şiddetle kınıyoruz. Bu olaylar basın etikleri ve özgürlüğüne doğrudan bir saldırı olarak kabul edilmesi gerekir. Basın özgürlüğünün insanların inanç özgürlüğünü zedeleyici olmaması gerekir. Önce Danimarka ve Norveç`te başlayan, sonra Fransa üzerinden devam eden, para kazanma hırsının, insanı insan yapan her türlü değerden üstün tutularak yapılan yayınlar, klasik kapitalizmin yansımasıdır.”diye konuştu.
Hz. Peygamber Efendimize yapılacak her türlü saldırıya halkın tüm varlığı ile karşı koyacağına inandığını belirten Keçeci, “Bu tür yayın kuruluşlarının hayatını kaybeden canlar için yas tutmak yerine, durumu tiraj ve maddi menfaate çevirme gayretleri dünya çapında bilinen acı bir gerçektir. Ülkemizin önünü açacak milli birlik ve beraberlik projemizi her fırsatta sekteye uğratmak isteyen dış mihraklar ve içerideki uzantılarının bu tür saldırılarına karşılık, Hz. Peygamber Efendimize yapılacak her türlü saldırıya tüm varlığı ile karşı koyacağına inandığımızı halkımız tepkilerini sağduyulu ve vermesi gerekir.”ifadelerini kullandı.
Batının İslam coğrafyasında milyonlarca Müslümanı katlettiğine dikkat çeken Hür Dava Partisi ( HÜDA PAR) Gaziantep İl Başkanı Mustafa Özaslan ise , “Yıllardır batı Müslümanların kanını oluk oluk akıtmaktadır. Başta Suriye olmak üzere, bütün Ortadoğu`yu kan gölüne çeviren batı, kendi ülkelerinde 12 kişinin katledilmesi karşısında ne hikmetse, masum oldular. Peki soruyoruz. Ey batı, terörist İsrail yıllardır Gazze`de Müslüman kadın, çocuk, erkek, genç ve yaşlı demeden Gazze`de bomba yağdırırken, o zaman neredeydiniz? Fransa Cezayir`de milyonlarca insanı katlederken, Suriye`de 4 yıldır masum insanların kanı akıtılırken ve Mısır`da sizin deyiminizle demokratik haklarını kullanan Mısırlı Müslümanlar katledilirken neredeydiniz? Mısır'daki darbeye açık yahut örtülü destek verilirken, İsrail BM kararlarını hiçe sayarken, Afrika ülkelerinin durumu gözler önünde iken, ne hakla kalkıp 12 kişinin öldürülmesini bahane ederek her şeyimizden daha değerli olan Peygamberimize hakaret ediyorsunuz? “diyerek ikiyüzlü batıya tepki gösterdi.
Peygamber Efendimize yapılan saldırı karşısında sessiz kalınmaması gerektiğini belirten Özaslan, “Hiç kimse bir şeyleri bahane ederek Hz. Muhammed`e (sav) ve Müslümanların kutsal değerlerine hakaret edemez. Müslümanlar bu alçakça hakaret karşısında sessiz kalmayıp tepkilerini en üst düzeyden vermelidir. Peygamberimiz bizim yeri geldiğinde uğruna canımızı feda edebileceğimiz bir değerimizidir. Batı şunu unutmasın ki, bizler onlar gibi ikiyüzlü değiliz. Bizler değerlerimiz uğruna anamızdan, babamızdan, canımızdan ve her şeyimizden vazgeçeriz. Charlie Hebdo ve benzeri dergiler ifade özgürlüğü adı altında İslam`ın kutsal değerlerine ve Hz. Muhammed`e hakaret etme cüretini Müslümanların sessizliğinden almaktadır. Bizler bu hakareti kabul etmediğimiz gibi esefle kınıyoruz.”dedi.
Peygamberimize ve Müslümanlara yönelik yapılan hakaretlerin ve benzeri saldırıların kesinlikle kabul edilemeyeceğini belirten Saadet Partisi Gaziantep İl Başkanı Mehmet Karalar da, “Bizler inançlı insanlarız. Bizler Peygamberimize ve Müslümanlara yönelik yapılan bu hakareti ve benzeri saldırıları kesinlikle kabul etmediğimiz gibi şiddet ve esefle kınıyoruz. Tabi bizim inancımız hiç kimsenin haksız yere öldürülmesini emretmez. Ama bunun yanı sıra, ne yazık ki bazı Müslüman ülkelerin liderlerinin de katıldığı Paris`teki yürüyüşte bu gün İslam coğrafyasında kendi ülkelerinde yapılan katliamları zulümler ve Müslümanlara reva görülen katliamlar karşısında duyarlılık göstermeyen bu türlü bir organizasyon içerisine girmeyen bu liderler Paris'teki yürüyüşe katılmıştır.”dedi.
Müslüman ülkelerin liderlerinin Paris'teki yürüyüşe katılmasını da eleştiren Karalar, “Müslüman ülkelerin liderlerinin Hristiyan bir topluluğun içerisinde hele hele çok hassas bir konu üzerinde güya terörü bahane ederek, terörü tel`in adı altında Charlie Hebdo'nun Peygamberimize yapmış olduğu bu çirkin saldırının arkasından gelen bir olayda yer alması doğru değildir. Yine ne yazık ki hepimiz 'Charlie Hebdo'yuz' pankartı altında yürüyüş yapmaları şu anlama gelmektedir. 'Bu derginin yapmış olduğu karikatürü ve hakareti kabul ediyoruz' demektir. Bu insanı itikaden tehlikeye koyduğu gibi, Müslümanın düşebileceği en zelil bir durumdur. Oradaki yürüyüşten cesaret alan bu dergi, yine aynı alçaklığı bu saldırının ardından daha fazla dergi basarak hakaretine devam etmiştir. Zaten bu olaylar 11 Eylül'de başlamıştır. Hatta o zamanki ABD başkanı bundan yaptığı saldırılara 'Haçlı seferi' adını vermiştir. Bu olaylar o günden bu güne kadar hızla devam etmektedir. İslamofobi adı altında maalesef Müslümanlar hedef tahtasına oturtulmuştur. Saldırıların sayısı daha da artmıştır. Yeniden Müslümanlara yeni bir haçlı seferi versiyonu başlatılmıştır. Yani bizim tutum ve davranışlarımız, maalesef onlara bu cesareti vermiştir. Müslümanların bir an önce bir araya gelmesi gerekir.”ifadelerini kullandı. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)