Elazığ Yeni-İhya-Der tarafından düzenlenen programa konuk olarak Kudüs TV Genel Yayın Yönetmeni Nureddin Şirin, HÜDA-PAR Kurucu Üyelerinden Vedat Turgut ve 6-8 olaylarında katledilen Şehid Hasan Gökgöz`ün Babası Mehmet Gökgöz`ün yanı sıra çok sayıda STK temsilcisi katıldı.
Kur`an-ı Kerim tilavetiyle başlayıp program, Programa konuk konuşmacı olarak Katılan Kudüs TV Genel Yayın Yönetmeni Nureddin Şirin`in konuşmasıyla devam etti.
Nureddin Şirin konuşmasında, “Biz sahte İslam`la gerçek İslam`ı ayırmak istiyorsak, Peygamberlerin, sıddıkların, salihlerin ve şehidlerin yolundan kimler gidiyor, kimler bunları bırakıp başka yerlere gidiyor? ayırdetmemiz gerekir. Biz Peygamberlerin ve Hz. Rasul-i Ekrem`in onun yoldaşları olan Ashabının ve Ehli Beytinin, sıddıkların ve salihlerin ve Allah yolunda kurban olanların, vurulanların asılanların, parça parça olanların ve Rabblerine şehid olarak ulaşanların yolunu mu sürdürüyoruz, yoksa başkalarının yolunu mu? Ona bakmamız gerekir.” ifadelerini kullandı.
“Kazanılan zaferler ödenen bedellerin ardından gelmiştir”
Konuşmasında 6-8 Ekim`deki Kobani olaylarında PKK/HDP`li çetelerce katledilen Yasin Börü ve arkadaşlarına da değinen Şirin, “Katiller çetesinin Diyarbakır`da gerçekleştirdiği cinayetlerde şehid olan kardeşlerimizi anıyoruz. Ve onlar ilk şehidlerimiz değildiler. Ve son şehidlerimiz de olmayacaklar. İslam coğrafyasında bizler ilk şehidlerimizi hatırladığımız zaman, Biz Yasir`lere ve Sümeyye`lere gittiğimiz zaman, Mekke`nin kızıl çöllerinde yerlere yatırılıp üzerlerine kaya koyulan Bilal-i Habeşi`lere gittiğimiz zaman, Uhud meydanında sinesi, göğsü parçalanan, ciğerleri çıkartılan, Hz. Hamza`ya gittiğimiz zaman, Ashab-ı Uhdud`a gittiğimiz zaman, Hak davanın , Allah`ın yolunun, Peygamberin (sas) ve Peygamberlerin yolunun nice bedeller ödenerek devam ettiğini ve kazanılan zaferlerin de bu bedellerin ardından geldiğini görürüz.” şeklinde konuştu.
“Zamanın müşriklerinin karşısına dikilip direnen Şeyh Saidleri anıyoruz”
Şirin konuşmasının devamında, “Bu topraklarda aynı Rasulullah gibi, müşriklerin ve putperestlerin karşısına, zamanın Ebu Leheb`lerinin karşısına, zamanın Firavun ve Nemrut`larının karşısına, zamanın Ebu Cehil`lerinin karşısına Tevhid bayrağı ile ayağa kalkarak: ‘Benim başım bu yolda düşecek ama, İslam`ın bayrağı asla yere düşmeyecek.` diyen Şehid Şeyh Said`leri anıyoruz biz burada. Yüzyıllar öncesinde, ‘Eğer kanım dökülmeden ayakta durmayacaksa ceddim Muhammed`in dini, Ey kılıçlar gelin alın beni parça parça edin bedenimi biz asla zillete boyun eğmeyiz.` diyen Şehid-i Şuheda Hz. Hüseyin gibi, aynı o şekilde, idam sehpasına giderken ayağa kalkarak, ‘Ey zamanın Nemrud ve Firavun`ları! Ey İslam`a ve Kuran`a savaş açanlar! Eğer İslam`ın bayrağını indirmeye kalkacaksanız, önce benim bedenimi parçalayacaksınız. Ama beni teslim alamayacaksınız. Ama bana boyun eğdiremeyeceksiniz. Ben darağaçlarından bir Said gidip bin said geleceğim` diyen şehidimizi anmak için buradayız. “dedi.
Özlem Ajans Sanatçılarından Mustafa Altıntop ve Mahfuz Aktekin`in, Hz. Resulullah ve şehadetle ilgili seslendirdiği ezgiler, salonu hınca hınç dolduran katılımcılara duygulu ve coşkulu anlar yaşattı.
“Hizbullah olmadan çözümden bahsedilemez”
Daha sonra, 6-8 olaylarında katledilen Şehid Hasan Gökgöz`ün Babası Mehmet Gökgöz, programda yaptığı konuşmada, gençlere bazı nasihat ve tavsiyelerde bulunduktan sonra şunları kaydetti:
“Bir Gazeteci bana şöyle bir soru sordu: Çözüm Süreci hakkında ne düşünüyorsunuz? Bende cevap olarak çözüm süreci sokak başlarında başıboş gezen, kahve köşelerinde okey oynayanlarla çözüm olmaz. Çünkü bunlarla senet bağlanmaz. HÜDA-PAR olmazsa, İslami cemaatler olmazsa hele hele Hizbullah cemaati olmazsa hayatta bu çözüm süreci sonuca bağlanamaz. Artık herkes gündeminde Hizbullah`a da yer versin. Çünkü Hizbullah`ın varlığı bir gerçektir. Hizbullah vardır ve kıyamete kadar da var olacaktır.”
“Bazıları sadece televizyonları başında, katledilen Müslümanları seyretmekte”
Programa katılan HÜDA-PAR Kurucu Üyelerinden Vedat Turgut ise yaptığı konuşmada, “Şu Kurban Bayramı`nda ciğerleri dağlayan Yasinler, Hasanlar, Hüseyinler, Turan Hocalar, Cumaliler, Fethiler, Cengizler, Abdullahlar, İrfanlar sözlerinde durmuşlardır. Şu an şu Kürdistan`ın mazlum coğrafyasında şu bedenler ümmetin derdini çekmekte, ümmetin zulmünü görmekte. Ümmetin başına gelen zulümler, bu Müslümanların başına gelmekte ve gelmeye devam etmektedir. Tarihin seyrine şöyle bir bakarsak, Ashab-ı Uhdud aklımıza gelir. Uhdud çukurunda sırf Müslüman olduğu için insanların ateş çukurlarına atıldıklarını görmekteyiz. Ve o Müslümanlar o ateş çukuruna atılırken, diğer insanlar tahtlarına kurulmuşlar, sehpalarına kurulmuşlar, kanepelerine kurulmuşlar, televizyonları başından o cayır cayır yanan Müslümanları seyretmekte.” ifadelerini kullandı.
“Biz Allah`ın yardımını gördük”
Tugut konuşmasına, Kur`an-ı Kerim`den aktardığı bir ayetle devam ederek, “Allah-u Teala ‘Eğer siz Allah`ın dinine yardım ederseniz, Allah da size yardım eder`(Muhammed 7)diye buyuruyor. Allah Şahiddir. Biz Allah`ın nusretini 6-8 Ekim olaylarında da gördük. Şehid Yasin ve arkadaşları şehid edildiği zaman da gördük. Cizre olaylarında da gördük. Mazlumlar uykularında iken saldıran o katil sürüleri tarumar oldu. Bu bizden bilinmesin, bu Allah`ın bize yardımıdır. Bu Allah`ın Bedir`de Müslümanlara gönderdiği yardım gibidir. Bu Allah`ın Nebi`sine göndermiş olduğu yardım gibidir. Ve Allah`a Hamdolsun şu an şu Kürdistan`da Müslümanlar o yardımı görmekte. “ şeklinde konuştu.
“Kürdistan Müslümanların olacaktır”
Turgut konuşmasını, “Buradan yeryüzündeki bütün müslümanlra sesleniyoruz. Allah hakkı için şu Müslümanları görün! Allah`ın İzniyle, şu ittihadî düşünce ile, şu vasat düşünce ile, şu an tarumar olmuş ve her biri bir tarafı kıble edinmiş olan İslam alemine, vahdeti getirecek, ittihadı getirecek, birliği getirecek, ve Allah`ın izniyle İnşaallah, şu Kürdistan Müslümanların olacaktır. “ sözler ile son verdi .
Program yapılan dua ile son buldu. (Yasin Kavaklı/Emre Sezer-İLKHA)