İnsani Yardım Vakfı İHH Gaziantep Şubesi, çözüm süreci ile ilgili hazırladıkları raporu paylaşmak üzere Peygamber Sevdalıları Platformunu ziyaret etti. Ziyarette tek tarafın muhatap alınarak bölgenin asıl sahiplerinin dahil edilmediği bir sürecin çözümsüzlük süreci olacağı belirtildi.
Ziyarette Platforma üye STK`lardan İhlâs Der, Gaziantep Rahmet Der, Gaziantep Umut Der ile Mustazaflar Cemiyeti Gaziantep Şubesi başkanları hazır bulundu.
“Çözüm süreci adı altında PKK yıllardır kazanamadığı gücü kazandı”
Çözüm süreci ile ilgili hazırladıkları raporla ilgili bilgi veren İHH Gaziantep Şubesi Başkanı M. Emin Arslan, Çözüm süreci adı altında PKK`nın yıllardır kazanamadığı gücü kazandığını belirterek, “Maalesef çözüm sürecinde sadece PKK ve siyasi kanadı olan parti muhatap alındı. Fakat bölgenin gerçeği olan HÜDA-PAR ve diğer kurumlar, özelde İslami STK`lar muhatap alınmadı. Bu da PKK`yı şımarttı. Bunu son olarak 6-7 Ekim olaylarında gördük. PKK çözüm sürecinde kazandığı gücü hiçbir zaman kazanmamıştır. Aynı şekilde Mısır`da, Gazze`de ve dünyanın her hangi bir yerinde Müslümanlara yönelik yapılan katliamlar karşısında sesini çıkartanlar, her ne hikmetse bölgedeki Müslüman kardeşlerinin yaşadıkları katliamlar karşısında sessiz kaldılar.”dedi.
“Bölgede özellikle İslami kimliğe sahip kişi ve kurumlar hedef alınmaktadır”
Bölgede çözüm süreci adı altında Mütedeyyin kişi ve kurumların hedef alındığına dikkat çeken Arslan, “Şu anda bölgede çözüm süreci denilerek bir süreç işlenmekte. Tabi bu sürecin istenilen şekilde devam etmediğini gördük. Bu sürecin adı çözüm süreci ama, maalesef bazı hadiseler sürecin olumlu gitmediğini görmekteyiz. Çünkü bölgede özellikle İslami kimliğe sahip kişi ve kurumlar hedef alınmaktadır. Bölgede ayrım yapılmadan, maalesef tüm Müslümanlara yönelik, maalesef hoşnut olmadığımız olaylar yaşanıyor. Bizler İnsani yardım amaçlı kurulan bir kurum olarak din, dil, ırk farkı yapmadan tüm herkesin yanında olduk. Bu vesileyle eskiden olduğu gibi çözüm süreciyle ilgili bir rapor hazırladık. Genel merkezimiz tarafından Çözüm süreci ile ilgili bir rapor yayınlandı. Bu raporu da deyim yerindeyse bölgenin tam içinde olan ve bölgenin bir gerçeği olan bir ekiple istişare etmek amacıyla hazırladığımız raporu sunmaya geldik.”şeklinde konuştu.
“Hükümet artık kağıt üzerinden değil fiili olarak sahada ciddi adımlar atmalıdır”
Dün gece geç saatlerde Şırnak`ın Cizre ilçesinde HÜDA-PAR üyelerine yönelik yapılan saldırılara da değinen Arslan, “Gerçekten dün geceden bu yana kardeşlerimiz bir saldırı altındadır. Buradan Şehit olan amcamıza Allah`tan rahmet diliyorum. Biz bu yanlışı gördüğümüz için böyle bir rapor hazırladık. Bu bir sonuçtur. Biz bu sonuca giden yolun kapanmasını istiyoruz. Sadece tek taraflı bir görüşme veya tek taraflı haklar gibi ve sahanın tek hâkiminin PKK olmadığını kamuoyuyla paylaştık. Sadece tek taraflı bir görüşmenin doğru olmadığını yetkililer ile paylaştık. Bu tür tasvip edilmeyen olayların yaşanacağına, devam edeceğine görüyoruz. Çünkü bu cenah sürekli bir yoklama içerisine girip nabız yokluyor. Biz çözüm süreci ile ilgili hazırladığımız raporun ne kadar önemli olduğunu bu son yaşanan olaylardan da anlıyoruz. Bu tür olaylar dönem dönem biz istemiyoruz ama onlar tarafından sürdürülecektir. Burada kesinlikle hükümete çok önemli görevler düşüyor. Hükümet artık kağıt üzerinden değil fiili olarak sahada ciddi adımlar atmalı ve olayları sonlandırmalıdır. Buradan o bölgede yaşayan kardeşlerimizin rabbim yardımcıları olsun.” temennisinde bulundu.
“6-7 Ekim`de yaşananların aynısı hatta daha fazlası 90`lı yıllarda yaşandı”
Peygamber Sevdalıları Platformu adına konuşan Mustazaf'lar Cemiyeti Gaziantep Şube başkanı Mustafa Özaslan ise, “Bizler yıllardır İslami hizmetin içinde halkın sorun ve sıkıntılarına çare bulmaya çalıştık. Fakat bu konuda gerek PKK tarafından, gerek devlet tarafından hatta dış güçler tarafından dahi hedef alındık. 6-7 Ekim`de yaşanan olaylardan sonra herkes anladı ki, bölgenin içinden çıkan yapı ve kurumlar muhatap alınmadığı müddetçe, çözüm süreci bir ölüm sürecine dönüşecek. Yine Kurban bayramında yaşananları görenler şaşkınlıklarını gizleyemediler. Bizler camia olarak yıllardır bunların böyle kandan beslenen bir yapı olduklarını dile getirdik. Fakat kimse bizi duymak, görmek istemedi. Ya da görüp görmemezlikten geldi. 6-7 Ekim`de yaşananların aynısı hatta daha fazlası 90`lı yıllarda yaşandı. 90`lı yıllarda yaşananlar ile 6-7 Ekim`de yaşananlar arasında pek de bir fark yoktur. Çözüm süreci denilen süreç, eğer bu şekilde devam ederse, sadece tek bir taraf muhatap alınırsa, çözüm süreci ölüm sürecine dönüşür.”dedi
“Güvenlik güçlerinin olay yerine gelmemesi bizleri oldukça düşündürüyor”
Devletin üzerine düşeni yapmadığının altını çizen Özaslan, “Biz, dün gece yaşanan olaylarda tıpkı Kurban bayramında yaşanan olaylar gibi devletin üzerine düşeni yapmadığını görüyoruz. 8 saattir insanlar evlerinin içerisinde mahsur kalmasına rağmen, olaylara müdahale edilmiyor. Devlet yerinden bile kımıldamıyor. Hatta bölgeden aldığımız haberlere göre defalarca polis aranmasına rağmen, olay yerine intikal etmiyor. Güvenlik güçlerinin olay yerine gelmemesi bizleri oldukça düşündürüyor. Dolayısıyla edindiğimiz bilgilere göre saldırılar devam ediyor. Mütedeyyin insanların evlerine saldırılıyor. Mütedeyyin insanlar katlediliyor. Ama bu yaşananlara devlet seyirci ve sessiz kalıyor. Fakat yapılması gerekenlerin yapılmaması, bizleri çok düşündürüyor. Bizler bu saldırıyı lanetle kınıyoruz.”ifadelerini kullandı.
Sıcak bir ortamda gerçekleşen ziyaretin sonunda, İHH`nın 30 Aralık Salı günü düzenleyeceği “Kudüs ve Etekleri” konferansına Peygamber Sevdalıları Platformuna üye dernekler davet edildi. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)