Saadet Partisi (SP) Diyarbakır İl Başkanlığı tarafından 2015 Genel Seçimlerine hazırlık kapsamında, ‘Seçime Hazırlık Bölge Eğitimleri` toplantısı düzenlendi.
Bir düğün salonunda düzenlenen toplantıya, SP Genel Sekreteri Tacettin Çetinkaya, SP Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan ve partililer katıldı.
Toplantıda gündemle ilgili açıklamalarda bulunan Çetinkaya, çözüm süreci ve Kürt meselesi konularına değindi.
“Hükümetten süreç hakkında sağlıklı hiçbir açıklama yapılmamıştır”
Hükümetin, çözüm süreci hakkında ‘kan akmaması` gibi anlaşılması güç bir ifade dışında sağlıklı hiçbir açıklama yapmadığını belirten Çetinkaya, “Çözüm sürecinin içeriği ve hedefi konusunda basına yansıyanlar dışında özel bir bilgiye sahip değiliz. Hükümetten de sürecin yol haritası hakkında ‘kan akmaması` gibi muğlâk bir ifade dışında sağlıklı hiçbir açıklama yapılmamıştır. Akan kanın durmasından elbette ki memnunuz ancak muhtevasını bilmediğimiz bir mesele hakkında sağlıklı bir değerlendirme yapmamız mümkün olmamaktadır. Sürecin bir bütün olarak kamuoyu ile paylaşılmaması ve ülke bütünlüğüne zarar verecek adımların atılması hususlarında endişelerimiz bulunmaktadır. Ortadoğu`daki gelişmeler, çatışmalar, bölünmeler dikkate alındığında atılabilecek yanlış bir adımın ülkemizin bütünlüğü ve bölünmezliğini tehlikeye düşüreceğinin göz ardı edilmemesi gerekmektedir.” dedi.
“Devlet, kendi vatandaşına haklarını pazarlık konusu etmeden teslim etmelidir”
Kürt meselesi için her türlü çözüm şeklinin konuşulup tartışılabileceğini ifade eden Çetinkaya, “Kürt meselesi için her türlü çözüm şekli konuşulabilir ve tartışılabilir. Ancak konuşulacak çözüm, bölgenin tarihi ve sosyal gerçeklerine uygun olmalıdır. Kardeşler arasında tesis edilecek hukuki eşitlik ve işbirliğin Kürt meselesinde tatminkar bir çözüm getireceğine inanıyoruz. Terör ve baskı hiçbir şeyi çözemez, aksine problem derinleştirir. Ayrıca, bölgede otorite boşluğuna ve güvenlik zafiyetine de mahal verilmemelidir. İnsan hakları pazarlık konusu edilemez. Devlet, kendi vatandaşına haklarını pazarlık konusu etmeden teslim etmelidir. İnsanlarımızın hak kayıpları inançlarımız doğrultusunda verilmelidir. İnsan hakları teminat altına alınmalıdır.” şeklinde konuştu.
Toplantı, konuşmanın ardından basına kapalı olarak devam etti. (Hamza Adiyaman/Ali Fidancı-İLKHA)