ANTALYA - Antalya’da faaliyet yürüten Antalya Muhtaçlarla Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (Umut Der), Hz. Hüseyin ve Kerbela programı düzenledi. Dernek Binası`nda gerçekleştirilen program Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Programda Hz. Hüseyin ve Kerbela hakkında duygu dolu bir konuşma yapan Doğruhaber Gazetesi yazarlarından araştırmacı M. Emin Özmen, 6-7 Ekim olaylarında kurban eti dağıtırken PKK/HDP yandaşları tarafından katledilen gençlerin Kerbela şehitleriyle kardeş olduğunu söyledi.

Hz. Hüseyin`den İslam`da olmayan saltanat için biat istendi
Hz Hüseyin`den İslam’da olmayan saltanat için biat istendiğini ifade eden Özmen, "yani Bizans ve İran imparatorluklarında olan hanedan. Dünya tarihinde bir şeyin başlangıcı önemlidir ve özellikle İslam’da kötü ve iyi bir şeyin önünü açanlar o günaha veya sevaba ortak olurlar. Muaviye de ölmeden önce halifeliği oğlu Yezid’e bırakarak ona şöyle diyor, `Medine’de büyük ashabın çocukları var ve bunlardan biat al ki senin halifeliğin meşru olsun yoksa halifeliğin meşru olmaz.` Muaviye öldükten sonra oğlu Yezid Medine valisine mektup göndererek Hz Hüseyin, Abdullah ibni Zübeyir ve diğer ashabın çocuklarından biat almasını istiyor bunun üzerine Hz Hüseyin Mekke`ye hicret ediyor." dedi.

Kufelilerin kalbi seninle kılıçları Yezid’le beraberdir
Konuşmasının devamında Hz Hüseyin`in Kufelilerin 18 bine yakın davet mektubu ile beraber Kufe`ye gidiş serüvenini anlatan Özmen, Hz Hüseyin`in yolda giderken ünlü İranlı şair Ferezdak ile yolda karşılaştığını ve Ferezdak’ın O’na gitmemesini söylediğini belirtti. Özmen, Şair Ferezdak`ın, Kufelilerin kalbi seninle lakin kılıçları Yezid`le beraberdir diyerek Kufelilerin ona ihanet edeceğini söylediğini belirtti.

Diyarbakır`daki Şehitler Kerbela Şehitlerinin Kardeşidir
Kerbela gününde özellikle Şimr bin Zi`l-cevşen`ın da etkisiyle Hz Hüseyin`e yönelik saldırıya geçildiğini dile getiren Özmen, "İlk oku Rey valiliği karşılığında ihanet eden Ömer ibni Sad atmıştır. Babası da Kâfirlere karşı islâmda ilk oku atan kişidir. Dört bir yandan kadın çocuk demeden vahşice Hz Hüseyin ve Ashab`ına saldıran caniler vahşice insanları katlettiler. Hz Hüseyin`in vücudunda 30`dan fazla kılıç, 30`dan fazla mızrak bir o kadar da ok darbesi vardı. Can havliyle son bir kere suya gitmek isteyen imam, yüz üstü yere kapaklanırken bir cani arkadan iki köprücük kemiğinin arasından mızrağı saplıyor ve ön taraftan çıkarıyor. Bununla da kalmayıp mübarek başını koparıp vücudunda atlarla çiğneyip tanınmaz hale getiriyorlar. Evet, bu sahneler bize 6-8 Ekim olaylarında katledilen şehitleri hatırlatıyor. Kurban eti dağıtırken saldırıya uğrayan bedenleri bıçaklanıp üçüncü kattan atılan bu gencecik fidanların üzerinden günümüzün atlarıyla yani otomobillerle geçiliyor ve bedenleri ateşe veriliyor. Yasin`in de tıpkı Hz Hüseyin gibi başı gövdesinden koparılmaya çalışılıyor çünkü o da atası olan Hz Hüseyin`in davasını sürdürüyordu. Bu yüzden Diyarbakır şehitleri Kerbela şehitlerinin kardeşidir." şeklinde konuştu.

Kendimizi anlatabilmemiz için bedenlerimizin ateşe verilmesi gerekiyormuş
İslami camianın 90`lı yıllarda da birçok zulme maruz kaldığını belirten Özmen, "Bu camia birçok zulme maruz kaldı. Özellikle doksanlı yıllarda birçok eziyet gördük ancak kendimizi ve gördüğümüz zulmü anlatamıyorduk. Ama bugün Yasin ve arkadaşları sayesinde kendimizi anlatma fırsatı bulduk. Bugün Cumhurbaşkanı, Başbakan ve diğer kesimlere sesimizi duyurabildik ve maruz kaldığımız zülümleri anlatabildik. Meğerse kendimizi anlatabilmemiz için bedenlerimizin ateşe verilmesi gerekiyormuş." dedi. (Necmi Durmazer - İLKHA)