Doğruhaber - MARDİN
HDP’nin çağrısının ardından sokaklara dökülen PKK/HDP’li çeteler, Dargeçit sokaklarında olaylar çıkardıktan sonra Dargeçit Ravza Eğitim Kültür Sağlık Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (Ravza-Der) Başkanı Molla Kadri Şengül’ü hedef aldı. PKK’li çeteler ayrı yerlerde bulunan iki genci öldürdü. Hemen ardından DBP ilçe merkezine giderek “iki arkadaşımız vuruldu” diye yaygara çıkardı. DBP’liler ise olayın hemen ardından ilçede tanınan ve ilçenin cemaati en kalabalık camisinde yirmi yıldan fazla imam hatiplik yapan Kadri Şengül’ü hedef aldı. PKK’nin haber ajansı olan DİHA da, DBP’nin iftiralarını haber yaparak servis etti.

OLAY TAMAMEN DÜZMECE
Komployu deşifre eden Şengül Hoca, Dargeçit’te yaşanan olayı Doğruhaber’e anlattı. Şengül, “7 Ekim akşamı bir grup PKK’li genç, evimin önünde park ettiğim aracımın etrafında gidip geliyorlardı. Sayıları 9- 10 civarındaydı ve yüzleri maskeliydi.

Ben, evimin balkonundan onları izliyordum. Aralarından biri, bu araba Kadri Hocanın arabası, başka birisi, 2- 3 gün önce Hocanın bu arabayı kullandığını gördüm, diyordu. Gençlerden biri aracın bagajını zorlayarak açmaya başladı, ben de kendilerine balkondan seslenerek, gençler araç benimdir ellemeyin, dedim. Aralarından biri, ‘Sen kimsin?’ diye sordu. Ben de, Kadri Hocayım, dedim. Aracın polislere ait olduğunu zannettiklerini ve zarar vermeyeceklerini söylediler.

Tam o anda aralarından biri zorla açtıkları bagajdan içeriye bir molotof attı ve bagajı kapatıp kaçışmaya başladılar. Biz de aracı söndürmek için kovalarla su taşımaya başladık. 5-10 dakika içerisinde de itfaiye geldi fakat aracın iç kısmı tamamen yanmıştı. İtfaiye aracı söndürüp gitti. Biz aracımızla uğraşırken çarşı merkezindeki Şen İletişim ve Elektronik isimli işyerimizin yakıldığı haberi geldi. Tekrar itfaiyeyi aradık fakat itfaiye görevlileri yolların kapalı olduğunu, gidemeyeceklerini söylediler.

Sonra 155 polisi aradık, onlara işyerimizin yakıldığını ve itfaiyenin gitmediğini söyledik. Her taraftan çatışma ve silah sesleri geldiği için ben ve aile fertlerim evden çıkmadık. İşyerimizin olduğu bölgeye bile gitmedik. Aradan bir yarım saat geçmeden beni telefonla aradılar, ilçede iki kişini vurulduğunu ve onları benim vurduğumu etrafa yayıyorlarmış. Beni arayan kişi ‘onları senin vurduğunu söylüyorlar’ dedi. İnternette ve sosyal medya sitelerinden bu iftirayı yaydıklarını söyledi. Ben de beni arayan kişiye evden çıkmadığımı, bana iftira atıldığını, komplo kurulduğunu söyledim” dedi.

DİHA’NIN HABERCİLİK ANLAYIŞINA TÜH OLSUN
İlkin evinin önüne park ettiği arabasını yaktıklarını belirten Şengül, “Daha sonra çocuğumun işyerini yaktılar. Sonrasında aldığımız duyumlara göre iki genci evimden çok uzak ve farklı yerlerde vurmuşlar. Birini uzun namlulu silahla (kaleşnikofla), birini de tabanca ile vurmuşlar. Sonra öldürülen iki gencin cenazelerini Dargeçit Devlet Hastanesi’ne kaldırmışlar.

Halk hastanenin önünde toplanınca DBP ilçe başkanı ve onun amcaoğlu aynı zamanda belediye meclis üyesi ve diğer provokatörler halka, ‘Kadri Hoca onları vurdu’ diyorlar. Sonra da DİHA, HÜDA PAR İlçe Başkanı iki yurttaşı öldürdü, diye haber yapıyor. Bunların habercilik anlayışına tüh olsun. Ben 657’ye tabii bir devlet memuruyum. Bir devlet memuru bir partinin ilçe başkanı olabilir mi? Yalanları buradan bile belli oluyor. Beni HÜDA PAR İlçe Başkanı olarak gösteriyorlar. Bu tamamıyla bir komplodur” diye konuştu.

ARKADAŞIMIN ÇOCUĞUNU MU VURACAĞIM?
PKK’nin kendisini hedef seçip bu iki genci de komploya kurban ettiğini belirten Şengül, şöyle devam etti: “Öldürülen bu gençlerden Sinan Toprak’ın babası Tevfik Toprak çok samimi arkadaşımdır. Çocuğu da kendi halinde bir insandı.

Bayramın üçüncü gününde evlerine kendi elimle kurban eti götürdüm. Arkadaşımın çocuğunu mu vuracağım? Bu tamamen PKK ve DBP ilçe teşkilatının oyunu ve komplosudur. Öldürülen diğer genç Bilal Gezer’in de ailesini tanırım. Babası da kendi halinde bir insandır. Bu genç de vurulduğu zaman görenler olmuş. DBP ilçe binasının yakınında iki kişi tarafından vurulmuş, onu vuranlar DBP ilçe binasına koşup bir arkadaşımız vuruldu koşun gelin demişler.”

BU DBP TARAFINDAN TEZGÂHLANMIŞ BİR OLAYDIR
Öldürülen her iki gencin de ailesini arayıp geçmiş olsun ve taziye dileklerini ilettiğini söyleyen Şengül, “Geçmiş olsun dileklerimi iletip taziyelerimi bildirdim. Durumu onlara izah ettim. Onların çocuklarını vurmadığımı söyledim, beni hedef seçip onların çocuklarını kurban olarak kullanmışlar. Her iki aile de, bu iddialara inanmadıklarını, çocuklarını benim vurmadığımı bildiklerini söylediler.

Biz öyle bir şey söylemedik, DBP’liler öyle söylüyor dediler.” Polise verdikleri ifadede de benden bahsetmediklerini söylediler. Buna rağmen DBP ve PKK’nin yayın organları öldürülen bu gençlerin aileleri adına haber yapıyorlar ve onların söylemediği şeyleri onların adına söyleyip beni hedef haline getiriyorlar. Bunu bilinçli bir şekilde yapıyorlar.

Bu olay tamamen DBP tarafından tezgâhlanmış bir olaydır. 23 yıldır Dargeçit’te imam hatip olarak görev yapıyorum. Bu süre içerisinde Dargeçit halkına Allah’ın ayetlerini, Resülullah’ın (sav) hadislerini ve İslam’ın güzel ahlakını anlattım.

Başkanı olduğum Ravza-Der vasıtasıyla Dargeçit’in fakir, yetim ve mağdurlarına, Suriye’den gelen mültecilere elden geldiğince her türlü yardımı ulaştırmaya çalıştım. Bu çalışmalarımızı hazmedemeyen İslam ve Müslüman düşmanı DBP ve PKK şahsıma karşı böyle bir komplo kurdu. İnşaallah onların bu kara yüzünü bütün Müslüman Kürtler görecektir” dedi.