MUŞ-TESEV tarafından Muş Alparslan Üniversitesi'nde Demokratikleşme Programı kapsamında yeni anayasa konulu panel Profesör Doktor Sebahattin Zaim Konferans Salonu’nda düzenlendi. Konferansta konuşan Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Profesör Doktor Nihat İnanç, yeni anayasa ve hukuka yıllardır ihtiyaç duyduklarını belirterek darbe anayasası ile yöneltilmek utanç verici olduğunu söyledi.

MŞÜ Rektör Yardımcısı Profesör Doktor Osman Özcan moderatörlüğünde gerçekleşen panelde, Profesör Doktor Bekir Berat Özipek, Doçent Doktor Abdullah Kıran, Yardımcı Doçent Cennet Uslu ve Özgör Sevgi Göral sunum yaptı.

Panelin açılış konuşması yapan Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü İnanç, darbe anayasaları ile yönetilmenin utanç verici bir durum olduğunu söyledi.

İnanç,  “21’inci yüzyılda bu sorunu çözememiş Türkiye Cumhuriyeti’nin bir vatandaşı olarak mahcubiyet duyuyorum. Halen bizler bir darbe anayasasıyla yönetiliyoruz. Mahcubiyet duyuyoruz, utanç duyuyoruz. Çok şey duyduk ama biz halen bu sorunu çözemedik. O nedenle bu duygular zannediyorum ki sizlerle birlikte paylaştığımız ortak duygulardır. Anayasa, toplumun bütün haklarını garanti altına alan garantör dediğimiz bir yapıdır. Kağıt üstünde belki bir metindir ama hayatımızın içinde hayatımızı yönlendiren, hayatımıza değer katan veya hayatı zindan eden bir metindir. Bu nedenle anayasa reformunu hepimiz önemsiyoruz. Tüm siyasi partiler tüm sivil toplum kuruluşları bu konuyu benimsediklerini her ortamda ifade ediyorlar. Ama nedense, toplumdaki tüm paydaşların bu kadar önemsediği bir konu ancak çözümsüzlükle sonuçlanıyor. Bu reformu hazırlarken, biz nasıl bir yöntem önerdiğimizi ortaya koymamız gerekiyor. Yani yöntemimizde özne kim olmalı, özne bugüne kadar  Ankara’da Türkiye için konuştuğumuzda 75 milyon adına konuşan, onlar için masaya oturan, kimi zaman mutabakat sağlayan, çoğu zaman kavga edip masayı terk eden insanların mutabakatı mı? Yoksa adına konuştuğumuz 75 milyon insanın tercihinin o masaya yansıması mıdır? Zannediyorum ki önemli bir kırılma noktası burada yaşanır” dedi.


Anayasa sorununun çözülmesini istediklerini vurgulayan İnanç daha sonra, “Biz bu sorunun çözülmesini istiyoruz. Dolayısıyla öznemizi doğru seçip öznemizi doğru yönlendirmemiz gerekiyor. Hangi siyasal anlayış olursa olsun toplumda karşılığı olan anlayışın toplumsal çoğunlukta bu konuyu topluma götürüp kökten çözmesi gerekiyor. Dolaysıyla mevcut çalışmaların 4 yıl boyunca meclis çatısı altında boşa gittiği gibi maalesef çoğu zaman bizimde yaptığımız gayretlerin boşa gittiğine hep birlikte şahit oluyoruz” ifadelerine yer verdi.

Türkiye’de güvenlik ve özgürlük dengesinin bozulduğuna dikkat çeken İnanç son olarak, “O zaman dönüp sormak zorunda kalıyoruz, güvenlik mi? Özgürlük mü? İşte bu soru aslında bizi Anayasa’ya götürüyor. Buna bir sınır çizilmesi gerekiyor. Maalesef Türkiye’de bu denge bozulmuştur. Eğer bizim özgürlük dediğimiz husus güvenlikle engellenmiyorsa burada ciddi bir sıkıntı vardır. Dolayısıyla bu masaya yatırılması ve aslında özgürlüğün teminatı olan güvenlik konseptinin halkı koruyan reflekslerden bir adım ileriye geçmesi gerekiyor” ifadelerini kaydetti. (Mustafa Bikeç-İLKHA)