DİYARBAKIR – Kobani ve IŞİD bahanesiyle başta Diyarbakır ve bölgeyi savaş alanına çeviren PKK/HDP’li yandaşlar, İslami faaliyetlerde bulunan Cami Deri yakıp kullanılamaz hale getirerek içeride bulunan onlarca Kuran-ı Kerim ve İslami kitabı da beraberinde yaktı. PKK/HDP’nin bu tavrı İslam’a olan düşmanlıklarını bir kez daha gösterdi.

Diyarbakır merkez Sur ilçesinde bulunan ve tarihi bir yapıya sahip olan Camileri ve Kur’an Kursları Yaptırma, Yaşatma, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (CAMİ DER), PKK’li yandaşlar tarafından tıpkı Moğollar gibi yağmalanıp yüzlerce Kur’nı- Kerim ve İslami kitap yakıldı.

Harabeye çevrilen derneğin içindeki İslami Kitaplar, evraklar ve tüm eşyalarla birlikte Müslümanların kutsal kitabı olan Kuran-ı Kerimlerin yakılarak küle dönmesi Müslüman Kürt halkı tarafından büyük tepkilere neden oldu.

İlke Haber Ajansına (İLKHA) konuşan Cami Der Başkanı Şihmus Taş, derneklerine yapılan saldırıya tepki göstererek, derneklerinin yakılması ve yağmalanması hakkında bilgilendirmede bulundu.

“Gençlere İslami hassasiyet kazandırmak için faaliyet yapıyoruz”

Dernek faaliyetleri hakkında bilgi veren Cami Der Başkanı Taş, derrneklerinin 2006’dan bu yana faaliyetlerine devam ettiğini belirterek, “Genelde bulunduğumuz Sur ilçesinde daha fazla İslami duyarlılığa sahip olabilmek için çocuklara, gençlere ve yaşlılara İslam i hassasiyet kazandırmak için faaliyetlerimiz vardır. Zararlı maddeler konusunda bir komisyonumuz vardır. Peygamber Sevdalıları Platformu ve Umut Kervanı’na üye olan bir derneğiz” dedi.

İslami çalışmalar yaptıklarından dolayı İslam düşmanlarının hedefi haline geldiklerine dikkat çeken Taş daha sonra, “Bizler bayramın 3. günü kurban çalışmalarına katıldık. Sur ilçesinde bulunan fakır ve muhtaç olan ailelere kurban eti dağıttık. Dernek olarak kuran-ı Kerim ve İslami bilgiler olarak çocuklara ve gençlere seminerler hazırlıyoruz. Bu konuda elimizden geleni yapmaktayız. Yaptığımız bu çalışmalar da semeresini göstermektedir. Bundan dolayı İslam düşmanlarının hedefi halinde geldik” ifadelerini kullandı.

Geçmişte derneklerinin birçok kez saldırıya uğradığının altını çizen Taş, her seferinde Allah’ın yardımıyla süreci atlattıklarını söyledi.

“Polis saldırıya müdahalede bulunmadı”

Kobani bahanesiyle geniş çaplı bir saldırı gerçekleştirildiğini vurgulayan Taş değerlendirmesinin devamında, “Kobani bahanesiyle maalesef bayramın 4. günü saat 15.00’de büyük ve planlı bir şekilde derneğimize saldırı yapıldı. O esnada içerde üye ve gönüllülerimizden en az 8 kişi orada bulunuyordu. Benimle telefon aracılığıyla iletişime geçtiler. Emniyeti aradım ancak her seferinde telefonum cevapsız kaldı. Ben Cami Der’deki üye gönüllüleri ile telefonla konuşurken kapıya ve camlara isabet eden kurşunların seslerini net olarak duyabiliyordum” diyerek, önemli konulara dikkat çekti.

“Eğer içeride kalmış olsalardı, vahşice katledilip yakılacaklardı”

Derneğin içerisinde üye ve gönüllülerin mahsur kaldığını ifade eden Taş, “Çok vahim bir durumun ortada olduğu açıktı. Arkadaşlarım, ne yapacaklarını kendilerini nasıl savunacaklarını bilemiyorlardı. Çünkü hazırlıksız ve silahsızdılar. Böyle bir saldırı beklemiyorlardı. Çevreden bulunan arkadaşlarımızın kalabalığa tepki göstermesiyle beraber içeride sıkışan arkadaşlarımıza o çıkmazdan kurtulma fırsatı doğuyor. Evden kendini dışarı atan dernek üye ve gönüllüleri yakında bulunan bir eve sığınıyorlar. Eğer böyle bir fırsat ellerine geçmemiş ve içeride kalmış olsalardı Belki de diğer dernek gönüllüleri gibi, vahşice katledilip yakılacaklardı. Allah’a hamd-u senalar olsun ki derneğimizde böyle bir olay yaşanmadı” ifadelerine yer verdi.

Saldırıların uzun bir süre devam ettiğini belirten Taş, PKK yandaşlarının dernek kapısını kırarak içeriye girdiklerini söyledi.

“Kuran-ı Kerim, İslami kitaplar ve resmi evraklarımızı yaktılar”

Müslümanların kutsal kitabı olan Kuran-ı Kerim’lerin de dışarıya çıkarılarak yakıldığını söyleyen Taş, “Derneğin içinde bulunan, resmi evraklarımız, Kuran-ı Kerim olmak üzere bütün kitaplarımız, bilgisayarlarımız, maddi ve manevi değeri olan bütün eşyalarımızı yaktılar. Bunları yaparken zevk aldıkları eylemlerinin şeklinden anlaşılıyordu. Görenlerin ifadesine göre, içeride bulunan Kuran-ı Kerimleri bilinçli bir şekilde dışarı çıkarıp yandırmışlar. Aslında bu hareketleri İslami bir toplum istemediklerinin delilidir. İslami bir neslin Diyarbakır’da yayılmasını ve baş göstermesini istemiyorlar” şeklinde konuştu.

“Çalışmalarımızdan geri kalmayacağız”

Çalışmalarından geri kalmayacaklarını dile getiren Taş devamla, “Bunların istedikleri:  Vuran, kıran, döken, eziyet eden, topluma uymayan, aileye sığmayan, vahşi, şehirleri harabeye çeviren;  esrarcı bir anlayış, çalan bir anlayıştan oluşan bir nesil. Biz ise tam tersi bir anlayış içerisindeyiz. Bizim istediğimiz Topluma uyan, ailesine faydalı, vatanına faydalı olan, insanlığa faydalı olan, İslami bir kimliğe sahip olan pak bir nesildir. İşte bu yüzden bizler bu gibi zihniyetlerin hedefi haline geliyoruz. Ne olursa olsun, karşımıza ne engel çıkarsa çıksın biz, çalışmalarımızdan geri kalmayacağız. Bunu herkes bilsin. Bu mücadele her zaman olmuş ve olacaktır. Bu mücadele hak ve batıl mücadelesidir” diyerek yapacakları İslami hizmetlerini sürdüreceklerini söyledi.

Olaylar bittikten sonra hasar tespiti için Sur İlçe Emniyet Müdürlüğüne başvurduğunu belirten Taş, zararların karşılanması veya faillerinin yakalanması konusunda henüz bir bilgisinin olmadığını kaydetti. (İLKHA)

<< Geri 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 İleri >>

 

<< Geri 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 İleri >>