Erdoğan`ın konuşmalarından satır başları: Kamu başdenetçiliğine yapılan bütün başvurular değerlendirilmiş ve sonuçlandırılmıştır. 2002 yılından bu yana demokratikleşme ve sosyal haklar açısından önemli adımlar atıldı.
Devlet halkını vatandaşını bir tehdit olarak görüyorsa, kendisini vatandaşına karşı korunaklı hale getiriyorsa o devlet zalim bir devlet olur. Şunu asla unutmayacağız, Osmanlı devletini 6 asır boyunca dünyanın en güçlü devlet haline getirmesinin sebebi halkına karşı adaletli olmasıdır.
"TÜRKİYE`YE ÇİFTE STANDART VAR"
Vandallıklara ifade özgürlüğü mü diyeceğiz? Bizi kıyasıya eleştiren o batılı siyasetçilere soruyorum. Kendi ülkelerinde böyle bir şiddete demokratik hak diyebilirler mi? Türkiye söz konusu olduğunda çok bariz bir çifte standart var. Bir katilin elinde bıçak var, bir de doktorun elinde neşter var. Doktorun elindeki neşter hayat kurtarır ama katilin elindeki bıçak insan hayatına kasteder. Biz neşterden yana mıyız bıçaktan yana mıyız? Eğer bunu iyi ayıramazsak IŞİD`in elindeki bıçaklar gibi görürüz, 42 kişiyi katleden bıçaklar gibi görürüz.
"TİMSAH GÖZYAŞLARI DÖKENLER NEREDE?"
Geçen yıl Gezi olaylarında yaralanan ve sonra hayatını kaybeden bir çocuğun ölü bedeni üzerinden her türlü saldırıya maruz kaldık. Bir çocuğu istismar unsuru yapacak kadar alçaldılar. Okyanus ötesinden ölen çocuğun mezhebine de dayanarak timsah gözyaşlarıyla taziye mesajları yayınladılar. Fakat olaylar sırasında öldürülen polis Burak`ı kimse konuşmadı. Kurban Bayramı`nda et dağıtan gençlerin vahşice katledilmesini kimse görmedi. Bunlar çocuk değil mi? İstanbul`da talihsizce ölen çocuk için ekmek almaya gidiyordu diye reklamlar tasarladılar. Şimdi o vicdan sahipleri nerede? O çocuğu siyasi istismar aracı yapanlar nerede? Timsah gözyaşları dökenler nerede? Yasin Börü için neden sesleri çıkmadı?
"BOYUN EĞMEYİZ"
Bu çifte standarta boyun eğmeyiz, şu anda Meclis yeni güvenlik tedbirlerini yasalaştırmaya çalışıyor. Yüzüne maske takıp, eline molotof alıp sivilleri katleden anlayış, dünyanın hiçbir yerinde özgürlük anlayışının arkasına sığınamaz. Ülke olarak her türlü yapıcı eleştiriye açığız. Ancak çifte standartla tamamen haksız şekilde karanlık operasyonlara eyvallah demedik, bundan sonra da demeyiz. Türkiye`nin 90`lı yıllara dönmesine izin vermeyiz.