DİYARBAKIR - HDP/PKK tarafından başlatılan sokak olaylarıyla ilgili açıklama yapan İnsani Hak ve Hürriyetler Derneği (HÜR DER), 41 kişinin hayatını kaybettiği olaylarda yüzlerce kişinin yaralandığı ve binlerce vatandaşın işyerinin yakılıp yağmalandığına dikkat çekildi.
HÜR DER Genel Merkezi tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Bu olayların bu kadar geniş çaplı ve etkili olmasında hükümetin çözüm süreci adı altında halkı PKK’nin insafına terketmesi, PKK-HDP cenahının demokratik adı altında yaptıkları bastırma ve sindirme etkinlikleri ile güvenlik ve yargının Türkiye Kürdistanı’nda işlevini yapmaması tarafımızdan sebep olarak değerlendirilmektedir.”ifadeleri dikkat çekti.
“Masum insanlara kurşun sıkıldı”
Olayların başlangıç sebebinden de bahsedilen açıklamada yaşananlar şöyle özetlendi: “07.10.2014 tarihinde özelde Diyarbakır’da genelde Türkiye Kürdistanı ve Türkiye coğrafyasında Kobani protestosu adı altında HDP tarafından sokağa çağrı yapılmıştır. Bu sokağa çağırmada ‘Her yer Kobani olacaktır’ söylemi nedeniyle masum insanlara kurşun sıkılmış, esnafın dükkanı yakılıp yağmalanmış ve özellikle İslam’ı kendine referans kabul eden bir parti ve bu partiye müzahir dernekler düşman olarak gösterilmiş, bu parti ve derneklere kesintisiz bir şekilde 11.10.2014 tarihine kadar saldırılar devam etmiştir.
Devam eden bu saldırılarla şu ana kadar 41 vatandaşımızın hayatını kaybettiği binlerce vatandaşımızın işyerlerinin yakıldığı ve yağmalandığı, yüzlerce insanın yaralandığı ve tarihe çapulcu çete hareketi olarak geçecek olaylar serisi yaşanmıştır.”
“Çözüm süreci için halk PKK’nin insafına terk edildi”
Çözüm sürecinin yanlış yürütüldüğü ifade edilen açıklamada, “Bu olayların bu kadar geniş çaplı ve etkili olmasında hükümetin çözüm süreci adı altında halkı PKK’nin insafına terk etmesi, PKK-HDP cenahının demokratik adı altında yaptıkları bastırma ve sindirme etkinlikleri ile güvenlik ve yargının Türkiye Kürdistanı’nda işlevini yapmaması tarafımızdan sebep olarak değerlendirilmektedir. Bu açıklamamızda özellikle yargı ve ona bağlı kolluk açısından acil talebimizi dile getirmek gerekmiştir.
“Sürgünle gelen yargı ve güvenlik kadroları olaylara kayıtsız kaldı”
Türkiye Kürdistanı’ndaki yargı ve güvenlik kadroları ne yazık ki hükümete rakip olarak gözüken, bölgeye sürgün edilmiş kimselerden çoğunlukla müteşekkil olduğundan, bu şahısların görevlerindeki kayıtsızlıkları çapulcuların yaptıklarını şimdiye kadar yanlarına kar bırakmıştır.
Öncelikle yargının bölgede işlemesini yine yargının emrinde bulunan kolluk kuvvetlerinin işlenen suçlara karşı derhal harekete geçmesini sağlayacak birimlerin oluşması, gönülsüz kolluk kuvvetlerinin bölgemize sürgünle gönderilmemesi yine bölgemizdeki gönülsüzlerin başka yerlere gönderilmesiyle bölgede etkin bir hukuki süreç ve soruşturma imkanı oluşturulmalıdır.”diye belirtildi.
“Yağma ve haydutluk yapanlar hızlı bir şekilde yargılanmalı”
PKK/HDP’liler tarafından başlatılan olaylarda yapma olaylarının da sık görüldüğüne dikkat çekilen açıklama şöyle devam etti: “Bölgemizdeki yağma ve haydutluk yapan şahısların mutlak bir surette titiz bir şekilde bulunarak adalete teslim edilmesi yine adalet mekanizmasında bunları hızlı bir şekilde yargılayacak adil hakimlerin bölgemize gönderilmesi ilk etaptaki somut adımlar olarak atılmalıdır.
Diğer önemli adımların bu açıklamamıza sığması mümkün olmadığından onlarla ilgili açıklama ve raporlarımızı ileride sunacağız.”
Olaylarda hayatını kaybedenler için başsağlığı dilekleriyle biten açıklamada, “Vefat eden bütün vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara şifa ve zarar görmüş esnaf ve vatandaşlarımıza geçmiş olsun diyoruz. Halkımıza güzel gelecekler nasib etmesini rabbimizden diliyor halkımıza sabır tavsiyesinde bulunuyoruz.”denildi. (İLKHA)