DİYARBAKIR - Özgür-Der Diyarbakır Şubesi, “Kobani ile dayanışma etkinlikleri” veya “IŞİD’i protesto” adı altında ortaya konulan Vandalizm üzerine bir basın açıklaması yaptı. HDP`nin sokağa çıkma çağrısının ardından yaşanan olaylarda çok sayıda masum insanın hayatını kaybettiği belirtilen açıklamada, "Ne acıdır ki, Kobani’de katliam iddiasıyla yola çıkanlar, sürdürdükleri sistematik kışkırtmalar neticesinde Türkiye’nin farklı şehirlerinde fiilen katliam gerçekleştirmişlerdir.” denildi.

“Cinayetler asla kabul edilemez”
HÜDA-PAR’a yapılan saldırılar ve işlenen cinayetler asla kabul edilemez olduğu belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: “IŞİD’i bahane ederek ambulanslara, belediye otobüslerine, parti ve dernek binalarına, Kur’an kurslarına, camilere, dershanelere, sivillere ait araçlara ve iş yerlerine saldıranlar özellikle İslami kimliği ile öne çıkan yapıları ve şahısları hedef almıştır. Geçtiğimiz günlerde çeşitli şehirlerde sakallı oldukları ya da kıyafetlerinden ötürü insanları linç etmeye kalkan zihniyet mensupları bu kez ateşli silahlarla gerçekleştirdikleri saldırılarla bilhassa HÜDA PAR binalarına ve mensuplarına yönelik saldırılarda çok sayıda masum insanı katletmişlerdir. IŞİD üzerinden İslami çevreleri itibarsızlaştırma ve hedef haline getirme çabaları tipik bir tahakküm kurma taktiğidir ve büyük bir haksızlıktır. Kürdistan’da hâkimiyet alanını genişletmeye, kendisine tabi olmayan herkesi baskıyla sindirmeye çalışan PKK’nin IŞİD bahanesiyle genelde tüm İslami kesime, hassaten de HÜDA PAR’a yaptığı saldırılar ve işlediği cinayetler asla kabul edilemez."

Son günlerde yaşanan hadiseler bölgenin çözüm süreciyle beraber adeta PKK’ye teslim edildiği gibi bir algının oluşmasına yol açtığı vurgulanan açıklamada, "Kolluk kuvvetlerinin sivillere, dernek ve partilere yönelik saldırılara hiçbir şekilde müdahale etmemesi, saldırıya uğrayanların kendi imkânlarıyla savunmaya geçmesi bu algıyı besleyen gelişimlerdir. Hükümet çözüm sürecini sürdürebilir kılmak adına Kürdistan’da kaosa, baskıya, vandalizme ve hukuksuzluğa göz yuman politikalarından vazgeçmelidir. Çözüm süreci, Kürdistan’da varlık gösteremeye çalışan PKK dışı oluşumların ve PKK gibi düşünmeyen insanların sonunu getirecek bir sindirme aracına dönüştürülmemelidir." denildi.

İslami kimlik bölgenin gerçeğidir
İslami kimliğe nefret besleyen düşüncenin Kürt halkına vereceği bir şey olmadığı vurgulanan açıklamada, "IŞİD bahanesiyle Müslümanları düşmanlaştıranlar, İslami kimliğe saldıranlar, İslami kimliğin Kürdistan dâhil olmak üzere tüm coğrafyamızın asli kimliği ve tek ortak paydası olduğu gerçeğiyle artık yüzleşmelidirler. Kışkırtıcı söylem ve tutumlarıyla gençleri sokağa dökenler, bölgeyi yangın yerine çeviren ve masum insanların katledilmesine zemin hazırlayanlar sadece farklı kimliklerden insanlar ve kesimler için değil, aynı zamanda kendileri ve temsil ettiklerini iddia ettikleri kesimler için de bölgeyi yaşanmaz hale getirdiklerini artık idrak etmelidirler. Bilinmesi gerekir ki, İslami kimliğe nefret besleyen hiçbir düşüncenin Kürt halkına verebileceği bir şey bulunmamaktadır.” ifadeleri kullanıldı."

Çatışma ortamının derinleşmesi, herkesi yakacak bir yangının bölgeyi sarmasıyla sonuçlanır"
İslami kuruluşları yalan ve iftiralarla itibarsızlaştırıp hedef göstermenin, sistematik saldırılarla Kürt halkı ve İslami yapılar arasına bir korku bariyeri örmeye çalışmanın ancak kutuplaşmayı derinleştirmeye yarayacağı vurgulanan açıklamada,

"Farklı görüşlere hayat hakkı tanımayanların ve İslami kimliğe açıkça düşmanlık besleyenlerin zulmüne maruz kalan genelde tüm İslami kesime özelde ise HÜDA PAR camiasına, mutedil tutumda ısrarcı olmalarını, sağduyuyla hareket etmenin mazlum halkımızın maslahatı adına daha yararlı olacağını bir kez daha hatırlatıyoruz. Nitekim, çatışma ortamının derinleşmesi, herkesi yakacak bir yangının bölgeyi sarmasıyla sonuçlanacaktır. Son olarak HDP/DBP kesimi dahil olmak üzere bütün Kürt halkını, yaşananlar karşısında bir kez daha akl-ı selimle düşünmeye, sükûnet içinde davranmaya ve sağduyuyla hareket etmeye davet ediyoruz." denildi.  (İLKHA)