IŞİD`in Türkiye sınırına yaklaşması bölgede askeri hareketliliği artırırken, sınıra yakın kentlerde de paniğe neden oldu. Son aylarda IŞİD tehdidi nedeniyle Suriye`den sonra Irak pazarında ciddi kan kaybeden Türk ihracatçılar, bölgede ticaretin her geçen gün zayıfladığını belirtiyor. IŞİD tehdidinin devam etmesi halinde yıl sonuna kadar ihracatta 5 milyar dolarlık kayıp yaşanacağını hesaplayan iş dünyası temsilcileri, hem ihracatın durması hem de sayıları milyonlara ulaşan göçmen akını nedeniyle kent ekonomilerinin de darbe aldığına dikkat çekiyor. Özellikle diğer sektörlerin motoru konumundaki inşaat sektöründe ciddi bir durgunluğun baş gösterdiği ifade edilirken, demir çelik, gıda ve çimento sektörünün üretimlerini yüzde 50 oranında kıstığı kaydediliyor.

Deutsche Welle Türkçe`ye konuşan Ortadoğu Sanayici ve Genç İşadamları Derneği (OSGİAD) Başkanı Mahmut Şanlı, bölgede üretim ve ihracat yapan yüzlerce şirketin IŞİD tehdidi sonrasında ihracatın düşmesiyle zor günler geçirdiğini kaydediyor. Bölgeye mal taşıyan taşıma şirketlerinin hem güvenlik endişesi hem de talep darlığı nedeniyle kapanma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunun altını çizen Şanlı, "Türkiye`nin Almanya`dan sonra en fazla ihracat yaptığı ülke olan Irak`ta yaşanan iç karışıklık ve IŞİD vahşeti, bölgeye geçen yıl 12 milyar dolarlık ihracat yapan şirketlerin paniklemesine neden oldu. Şirketlerin paniklemesi piyasa belirsizliğini derinleştiriyor. Beklentilerle şekillenen piyasa, uzun süren bu belirsizlikleri kaldıramaz duruma gelebilir" diye konuşuyor.

Ana sektörlerde yüzde 50 üretim kaybı
İlk 5 ayda yüzde 11 artışla 5 milyar doları aşan Irak ihracatının 10 Haziran`da IŞİD`in Musul`u işgal etmesi sonrasında hızla gerilemeye başladığını hatırlatan Mahmut Şanlı, şunları söylüyor. "Yaptığımız araştırmaya göre, IŞİD vahşeti sonrası Irak`a ihracat yüzde 21 geriledi. Irak`a ihracatın yüzde 60`ı Kürdistan Bölgesel Yönetimi`ne, geri kalanı ise Irak`ın orta ve güney bölgelerine gönderiliyordu. Ancak IŞİD sonrasında orta ve güney bölgelere yapılan ihracat durma noktasına geldi. IŞİD savaşı derinleştirerek Ortadoğu`yu istikrarsızlaştırıp Kürtleri hedef alıyor."

Ekonominin motorlarından inşaat sektörünün piyasa belirsizliğinden doğan riskten en çok etkilenen sektör olduğunu ifade eden Şanlı, "Ayrıca Irak`ın geneline mal satan irili ufaklı yüzlerce KOBİ, mallarının elde kalması tehlikesi ile karşı karşıya. Demir çelik, gıda ve çimento sektörü, üretimlerini yüzde 50 oranında kısmak zorunda kaldı. IŞİD vahşeti ile sefer sayıları yarı yarıya düşmüş durumda" diye konuşuyor. Suriye`nin ise Körfez ülkeleri açısından pazarlara ulaşmakta transit ülke konumunda olduğunu belirten Şanlı, "Ancak iç savaş sonrasında sefer sayıları yıllık 100 binden 10 binlere kadar düşmüş durumda. Irak a ihracatın katma değer zincirlerinden olan lojistiğin bölgemiz açısından büyük önemi vardır. Zira Irak`a yapılan ihracatın lojistiğinde çalışan binlerce kişi istihdam rakamlarını da etkiliyor. Bölgemizin işsizlik oranları yüzde 13 civarında. Irak a ihracatın kesilmesi ile birlikte lojistik başta olmak üzere birçok sektörde daralma oldu. Bu durum uzun vadede istihdamın düşmesine de sebep olacak" diyor.

`IŞİD zararı 5 milyar dolara ulaşır`
Mahmut Şanlı, IŞİD krizinin uzaması halinde yıllık 5 milyar dolarlık ihracat gelirinin kesileceğinin öngörüldüğüne vurgu yapıyor. Ancak Ankara`nın IŞİD nedeniyle bölge ekonomisinin uğradığı zararı görmediğini öne süren Şanlı, "Ortadoğu coğrafyasında politik belirsizliğin derinleşmesi ve akabinde çıkan savaş sonucunda 600 bin Ezidinin göçe zorlanması, bölgemizin olumsuz etkilenmesine neden oldu. Ekonomik ve sosyal kalkınmışlık düzeyi pek iç açıcı olmayan bölgemizin istikrarsız bir Ortadoğu`dan olumsuz etkilenmesinin şartları giderek fazlalaşıyor" değerlendirmesinde bulunuyor.

Doğu Anadolu İhracatçı Birlikleri Başkanı Cemal Şengel ise sınır komşularındaki sıcak gelişmelerin en çok bölgedeki ihracatçıları olumsuz etkilediğini belirtiyor. Son aylarda Irak ve Suriye pazarı ile yapılan ticaretin yüzde 80 oranında azaldığına işaret eden Şengel, "Sattığımız malların paralarını alamamak gibi bir zor durum var. Sınır geçişlerinde çok ciddi azalma var. İşadamlarımız IŞİD ile bugüne kadar doğrudan karşılaşmadı. Mallarımızın yağmalanması gibi bir sorun yaşamadık ama tedirginiz" diyor. Bölgedeki girişimcilerin risk alma kapasitesinin yüksek olduğunu, IŞİD tehdidi sona erdiğinde Irak ve Suriye pazarının yeniden cazibe merkezi olmasını beklediklerini kaydeden Şengel, "Bu sıkıntılı sürecin atlatılması için devletten belli desteklere ihtiyacımız var. Bunlardan en önemlisi şirketlerin katma değer vergisi ödemelerinin erkene alınması. Bu, birçok şirketin uğradığı zararı bir nebze olsun hafifletir" diye konuşuyor. Suriye`den Türkiye`nin doğu sınırlarına olan göçlerin bölgedeki kentlerin ekonomik faaliyetlerine de olumsuz etki yaptığına işaret eden Şengel, "Ancak biz canını kurtarmak için kentlerimize gelen insanlara kucak açıyoruz. Suriyeli kardeşlerimizi sınır dışına atamayız. Onlarla yaşamayı öğrenmek zorundayız" diyor.

DW Türkçe