DİYARBAKIR - Son günlerde PKK/HDP’li çevrelerin eğitim üzerinden siyaset yaparak eğitimi politik çıkarlarına alet etmelerine tepki gösteren eğitimciler bu tavrın çocukların psikolojisini de olumsuz etkileyeceği uyarısında bulundu.
Bu girişimlerin eğitimi açısından son derece olumsuz sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulunan Eğitim Bir Sen Yönetim Kurulu üyesi Kasım Akgönül, Kürtçe eğitim üzerinden toplumda oluşturulan gerginlik ve kargaşanın eğitim kurumlarının içine düşmemesi gereken bir durum olduğunu söyledi.
“Meşru olmayan talepler kesinlikle kabul görülebilir değildir”
Eğitimde asıl amacın tekâmül ve ilerleme olduğunu belirten Akgönül, “ Kişi için kendi anadili ile eğitim almış olması en doğal hakkıdır. Fakat bunun için meşru bir zemin ve meşru bir talep olması gerekiyor. Meşru olmayan bir zeminde ve meşru olmayan talepler kesinlikle ve kesinlikle kabul görülebilir değildir. Çünkü önemli olan talebin meşruiyet zemini içerisinde olmasıdır.” ifadelerini kullandı.
Kürtçe eğitim taleplerinin çözüm çerçevesinde çözülmeye çalışılmasının her açıdan daha olumlu olacağını söyleyen Akgönül, “Fakat birileri bu durumdan nemalanıp, ortalığı velveleye verip halkı kendi kişisel beklentilerine feda etmek istiyor. HDP’nin şuan mecliste kendi milletvekilleri var. TBMM’de temsil edilen grupları var. Bunların bizzat kendileri eğitimde isteniyor ise mecliste en yüksek perdeden dile getirilmesi imkânı var. Fakat meşru talepleri, kalkıp da ortalığa karıştırarak, halkın üzerinden yeni mağduriyetler oluşturarak, basit politik söylemler ile ucuz politika yoluyla talep etmeleri bir sonuç elde etmez. Olan yine bu halka ve bu halkın çocuklarına olur.” uyarısında bulundu.
“Tamamıyla politik şov amaçlı bir girişim”
Kürtçe eğitim talebiyle yola çıkarak hiçbir resmi girişimde bulunulmadan açılan Kürtçe eğitim destek evinin yanlış bir mantıkla ve tamamıyla politik şov amaçlı kurulduğunu belirten Akgönül, ailelerin bu okulda okuyacak olan çocuklarına büyük bir mağduriyetin yaşatılacağı uyarısında bulundu.
Akgönül, “Herhangi bir yasal zemini oluşturulmadan açılan bu binaya halk çocuklarını okuldur diye gönderişe ve bu çocuklar bu okulu bitirdikten sonra siz bu çocuklara bir belge veremedinizse bu durumun vebali kimde olacak? Bunun cevabını veremiyorlar. Yarın sormazlar mı bu aileler? Okulu bitirdi ise nerede belgesi. Yok. Peki, bunu nasıl telafi edeceksiniz? Sonradan düşünürüz diye dipsiz kuyuya taş atmak gibi bir şeydir bu. Yasal zemini oluşturmadan halkı yeniden mağdur etmenin bir anlamı yoktur. Tüm bunlara rağmen eğer ısrarla böyle bir yol takip edilerek halkın çocukları politik emellere alet edilmek isteniyor ise bunun altında art niyet ararız.” İfadelerini kullandı.
“Hayati bir mesele günlük ucuz politikaya araç ediliyor”
HDP’nin eğitim talepleri ile ilgili attığı adımları samimiyetten uzak olduğunu ve eğitim gibi hayati bir meselenin günlük ucuz politikaya araç edildiğini belirten Akgönül, HDP’nin halkı bahane ederek ve olmayacağını da bile bile böyle bir yola kalkıştığını söyledi.
Akgönül, “Halkı bahane ederek ‘ben istedim, devlet vermedi’ ucuz politikasıyla halkı aldatmaya çalışıyorlar. Bu tür ucuz politikalar üzerinden kapatılmaya çalışılan beceriksizlikleri halka mal etmeye kalkarlarsa siyasetleri sorgulanacaktır. Kürtçe eğitim talebi adı altında atılan ve hiçbir meşruiyete dayanmayan bu adımlar halkı mağdur etmenin ötesinden başka bir şeye yaramayacaktır. Halkımız bu oyuna gelmemelidir.” tavsiyesinde bulundu.
“Veliler çocuklarını okula gönderirken rahat bir şekilde gönderemiyorlar”
Konu ile ilgili olarak bir değerlendirmede bulunan Eğitimci Seyfettin Ay ise, şiddet ile eğitimin beraber yürümesinin yada şiddet ile eğitim hakkının alınması diye bir şeyin mümkün olmadığını belirtti.
Şiddet kullanırken eğitim hakkı talep edenlerin bu tavırlarıyla aileleri tedirgin ettiğini ve hiçbir ailenin küçücük çocuklarını ve eğitimlerini politik emellere alet etmemesi gerektiğini belirten Ay, “Veliler çocuklarını okula gönderirken rahat bir şekilde gönderemiyorlar. Bu, toplum içinde ciddi bir sıkıntı halidir. O açıdan, toplumun gerilmeden, rahat bir ortamda, yeni bir eğitim öğretim yılına girmesi sağlıklı bir eğitim açısından oldukça önemlidir. Politik bir takım hesapların çocuklar üzerinden yürütülmesi, çocukların buna alet edilmesi kabul edilebilir bir durum değildir.” diyerek takınılan tavrın eğitime vereceği zarara işaret etti.
HDP ya da başka siyasi grupların bir takım politik emellerinin olmasının normal olduğunu belirten Ay, ancak bu taleplerin daha yeni okula başlamış çocuklar üzerinden topluma dayatılması ve eğitimin alet edilerek politik hedeflere ulaşılmasının doğru bir tavır olmadığını söyledi. (Fikret Özkan / Ali Adiyaman – İLKHA)