HABER MRK - Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında yapılan “iş güvenliği ve çalışma hayatı” konulu bilgilendirme toplantısına katıldı. Gündoğdu, Kamu Personeli Danışma Kurulu’nda (KPDK) ve toplu sözleşme sürecinde üzerinde değerlendirme yapılan, büyük oranda da uzlaşma sağlanan konulara ilişkin teklif ve talepleri Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’e sundu.

“Disiplin cezaları affedilsin”
Disiplin cezalarının affedilmesi gerektiğini bu konuda ciddi mağduriyetlerin yaşandığını ifade eden Gündoğdu, “Kamu görevlilerine yönelik son disiplin cezalarının affı düzenlemesi 2006 yılında gerçekleştirildi ve 14 Şubat 2005 tarihine kadar işlenmiş olan fiillere dayalı disiplin cezaları affedildi. Aradan geçen 8 yıllık sürecin sonunda kamu görevlilerinde disiplin cezalarının affına ilişkin düzenleme beklentisi üst düzeyde oluştu. Bu kapsamda, 14 Şubat 2005 tarihinden sonra işlenen fiillere bağlı olarak verilen disiplin cezalarının affına yönelik bir düzenleme yapılması gerekiyor” dedi.

Fazla mesai ücreti talebi
Fazla mesai ücretine yönelik mağduriyetlerin yaşandığını hatırlatan Gündoğdu, başta Adalet ve Maliye Bakanlığı personeli olmak üzere birçok kamu kurumunda, fazla mesai ücreti kaynaklı mağduriyet yaşandığını söyledi. Mağduriyetin 666 sayılı KHK’nin fazla çalışma ücretiyle ilgili sınırlayıcı ve sonlandırıcı hükümlerinden ötürü oluştuğunu vurgulayan Gündoğdu, “Fiilen yapılan fazla çalışmayla ilgili olarak; fazla çalışma karşılığı ücretlerin hemen ödenmesi ve buna ilişkin sınırlayıcı hükümlerin mevzuattan çıkarılması yanında fazla çalışma ücreti tutarının arttırılması yönündeki beklentileri karşılayacak bir düzenleme yapılması uygun olacaktır. Torba Kanunda yapılan düzenlemeyle, iş yoğunluğu fazla olan mahkemelerde görev yapan personele fazla çalışma ücreti ödenmesi öngörülmüş ancak fazla çalışma ücreti ödenecek personelin söz konusu düzenlemede mahkemelerde görev yapan toplam personelin yüzde 10’unundan fazla olamayacağı hüküm altına alınmıştır. Hakim ve savcıların maaşlarında seyyanen zam yapılmak suretiyle ilave artış yapılmasının gündemde olduğu ve diğer adalet personeline yönelik maaş iyileştirmesinin düşünülmediği de dikkate alındığında fazla çalışma ücretinden bütün adalet çalışanlarının yararlanması yönünde bir düzenleme yapılması daha uygun olacaktır” ifadelerini kullandı.

“4/C’lilere kadro verilmeli”
4/C kapsamında istihdam edilen personelin kadroya geçirilmesi de talep eden Gündoğdu, “Kamu personel sisteminde son dönemin en önemli gündem maddelerinin başında 4/C statüsündeki geçici personelin kadroya geçirilmesine ilişkin talep yer almaktadır. Buna bağlı olarak, söz konusu personelde yüksek bir beklenti oluşmuştur. Torba Kanun’da yapılan düzenlemeyle, 4/C’li personelin yaşlılık veya malullük aylığına hak kazanıncaya kadar istihdam edilebilmesine imkan sağlandı. Ancak, bu durum istihdam edilebilme imkanı getirmekle birlikte 4/C’li personelin kadroya geçiş beklentisini karşılamamaktadır. Bu çerçevede, 4/C’li personelin; kadrolu (4/A) veya sözleşmeli (4/B)statüsüne geçirilmelerine yönelik düzenleme yapılması daha uygun olacaktır.  Bu yönde bir düzenleme yapılması kararı oluşturulmazsa; TÜİK’te görev yapmakta olan 4/C’li personel ile diğer 4/C’li personelin (Torba Kanunla son yapılan düzenleme dahil) aynı mevzuat ve uygulamalara tabi olması yönünde bir karara varılması da önemli bir eksikliğin giderilmesine katkı sağlayacak” dedi.

“Memurlar arasında ayırım yapılmamalı”
Gündoğdu, hakim ve savcılara verilen zammın önemli olduğunu ancak akademik zam bekleyen onbinlerce akademisyen varken, disiplin cezalarının yaşattığı mağduriyetler henüz çözülmemişken ve fazla mesai ücretinde sıkıntılar yaşanırken sadece yargı mensuplarının göz önünde bulundurulmasının çalışma hayatında ayrımcılığa nenden olduğunu vurguladı. Gündoğdu, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Üniversitelerin akademik personel ihtiyacının karşılanmasına ilişkin riskin ortadan kaldırılması ile lisans eğitimini üst düzey başarıyla tamamlayanların akademik personel kaynağına dahil olma tercihinde bulunmalarını teşvik amaç ve hedefleriyle akademik personelin maaşlarında; Üniversite ödeneğinin 2014 yılının Temmuz ayından geçerli olmak üzere 100 puan, 2015 Ocak ayından geçerli olmak üzere 100 puan arttırılmak suretiyle (100 puanlık artış 731 TL’lik toplamda ise 1.462 TL’lik artış anlamına gelmektedir.) Veya Profesörlerin maaşlarının genel müdür maaşına, doçentlerin maaşlarının genel müdür yardımcısı maaşına, yardımcı doçentlerin maaşlarının daire başkanı maaşına, asistan ve okutmanların maaşlarının uzman/uzman yardımcısı maaşlarına eşitlenmek suretiyle iyileştirme/artış yapılması uygun olacaktır.”

“Memurlar, emekliliğe sıcak bakmıyor”
Emekli ikramiyesinde 30 yıllık süre sınırının kaldırılması noktasında çalışma yapılmasını belirten Gündoğdu, memurların mutlu olmak için değil, daha fazla mutsuzluk yaşamamak için emekliliğe sıcak bakmadığını söyledi. Gündoğdu, “Kamu görevlilerinin emekli ikramiyeleri, çalıştıkları süre daha uzun olsa da maksimum 30 yıl üzerinden ödenmektedir. Diğer taraftan, ikramiye ödenmediği halde 30 yıllık çalışma süresini tamamlayanlardan sosyal güvenlik primi kesintisi yapılmaya devam edilmektedir. Bu ise kesinti yapılırken 30 yıl sınırının uygulanmaması, ikramiye ödenirken 30 yıldan fazla sürenin dikkate alınmaması çelişkisini ortaya çıkarmaktadır. Bu nedenle, emekli ikramiyesinin ödenmesinde 30 yıl sınırının kaldırılmasını istiyoruz” diye konuştu.

“Derece talebi”
2005 yılından sonra göreve başlayan memurlara 1 derece verilmesini konusunu ise şu şekilde talep etti: “Şubat 2005’te Resmi Gazete’de yayımlanan 5289 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerine Bir Derece Verilmesi Hakkında Kanun ile 15 Ocak 2005’te görevde bulunan memurlara bir derece verilmişti. Ancak 15 Ocak 2005 tarihinden sonra göreve başlayan memurlara ek derece verilmedi. Bu eşitsizliğin giderilmesi için 15.01.2005 tarihinden sonra göreve başlayan/başlayacak devlet memurlarına da ilave bir derece verilmelidir.”

“Yüksek öğretim mezunu işçilerin memur kadrosuna geçirilmeli”
Gündoğdu, yüksek öğretim mezunu işçilerin memur kadrosuna geçirilmesi konusunda Başbakan Davutoğlu ve Bakan Çelikten talepte bulunarak, “Kamu kurum ve kuruluşlarında işçi kadrosunda görev yapan, görevleri memurlar aynı özellikleri taşıyan yükseköğretim mezunu mühendis, avukat, doktor benzeri işçi personelin bulundukları kurumlarda memur kadrolarıyla ilişkilendirilmesi uygun olacaktır. Bu şekilde statü ve kadro değişimi kamu maliyesine ek külfet getirmemekte hatta bu konumdaki personelin bu işleme bağlı olarak maaşlarında düşme meydana gelmektedir” dedi.



Gündoğdu, diğer taleplerini şu şekilde sıraladı:
- Yardımcı hizmetler sınıfına ek gösterge verilmesi,


- Yıllık izinlerin iş günü esasına göre düzenlenmesi,


- KİT sözleşmeli personelin yıllık izinlerinin memurlarla paralel hale getirilmesi,


- Özel sektörde geçen (işçilikte) hizmet sürelerinin tamamının kazanılmış hak aylığında değerlendirilmesi,


- Kadın istihdamının artırılmasına yönelik konu başlıkları,
a. Analık izninin 18 haftaya çıkarılması
b. Üçüncü çocuğa asgari geçim indiriminin %100 uygulanması (mevcut durumda 4 çocuğa uygulanıyor)
c. Süt izni süresinin uzatılması ve süt izni süresince nöbet ve gece vardiyası verilmemesi
d. Evlilik yardımı verilmesi

- Misafir sanatçıların iş güvencesinin sağlanması,


- Kamu iktisadi teşebbüslerinde ücret sisteminin değerlendirilmesi, temel ücret gruplarının sayılarının azaltılması ve kurumlar arası ücret dengesizliğinin giderilmesi,


- Kadroya geçirilen sözleşmeli personele getirilen 5 yıllık kurumlar arası nakil yasağının eş durumu ve sağlık mazereti yönünden değerlendirilmesi,


- GATA sağlık personeline sağlık hizmetleri tazminatı verilmesi,


- Yurtdışı 4/B statüsündeki sözleşmeli personelin kadroya alınması ve aile yardımından faydalandırılması,

- Emekli kamu görevlilerine aile yardımı verilmesi,


- Fazla çalışmaların geçici olması halinde ücret veya izinle karşılanması, süreklilik arz etmesi durumunda ise istihdam artışı yoluna gidilmesi,


- Merkez teşkilatlara servis hizmeti sunulması. (İLKHA)