Hüseyin Kaya / Doğruhaber / Haber Yorum
Gülen grubu yaptığı hemen her işe peygamberi karıştırmasıyla bilinir.
Dizilerinde Peygamberi (s.a.v.) kamyona bindirirler, bu yetmezmiş gibi haşa O’nun kızların dans edip cahili şarkılar seslendirdiği olimpiyatlara geldiğini iddia ederler.
Toplantılarında genellikle bir sandalye boş bırakılırmış, Peygamber (S.A.V.) gelip oturacak diye.
Hocaları ise öyle rüyada filan değil yakaza halinde her an Hz. Peygamber’le görüşebiliyormuş.
Söylediklerimi onların muhaliflerine değil, kendilerinin söz ve yazılarına dayandırıyorum.
Şimdi aşağıya alacağım yazıda ise tüm bunlarla çelişen bir şeyler göreceksiniz.
Üstelik öyle sıradan bir adamdan değil, grubun önemli isimlerinden Abdullah Aymaz’dan bir yazı.
Yazısına “Tweet çekeceğime tevhid çekerim” diye başlık atmış A. Aymaz.
Şöyle başlıyor yazısına Aymaz:
“Biz, esas meselemiz ve işimiz olan hizmet-i İmaniye ve Kur’aniye’ye bakalım. Gıybet, iftira ve yalan silahları ile saldıranlarla mücadele edemeyiz. Çünkü o tahrifkâr ve tahripkâr silahları bir Müslüman olarak kullanamayız.”
Aymaz, ardından hükümetle olan çekişmelerinde doğru yerde durduklarını, kendilerine iftira atıldığını iddia ediyor. Son cümleler ise çok ilginç:
“Evet, işimize bakalım… Müşteriler bekliyor. Tweet çekeceğimize tevhid çekelim… Bırakalım tweet’i tetikçiler çeksin!”
Evet, sanırım hemen sizin de aklınıza “Tweetlerin ikiye katlanması talimatı” geldi.
Unutanlara hatırlatayım:
AK Parti hükümeti ile Gülen grubu arasında ses kaydı servis etme savaşı sürerken medyaya şöyle bir şey düşmüştü. Biri F. Gülen ile görüşüyordu. “3 arkadaş, Peygamber efendimiz rüyama girdi, sosyal medyada Tweet sayılarını ikiye katlayın buyurdu” diyen kişiye Gülen “Siz de öyle yapın” yanıtı vermişti. Bu konu eleştirilince Ekrem Dumanlı bunun bir talimat olmadığını iddia ediyor, F. Gülen için “Hiçbir şey söylemiyor. Varsa katlayın diyor” diye cevap veriyordu.
Gerçekten de tweetler katlanıyordu sosyal medyada.
Özel okullarda etüt saati gibi “Tweet saatleri” konuyor ve her öğrencinin en az iki hesapla durmadan tweet atması isteniyordu.
Şimdi A. Aymaz’ın yazısına bir daha bakalım mı?
“Tweet çekeceğimize tevhid çekelim… Bırakalım tweet’i tetikçiler çeksin!”
“Çünkü o tahrifkâr ve tahripkâr silahları bir Müslüman olarak kullanamayız.”
A. Aymaz’a göre Tweetler, tahrifkar ve tahripkâr silahlar ise ve bir Müslüman bunu kullanamazsa “Peygamber Tweetleri katlayın” dedi diyenleri ve “yapın” diyen Hocayı nasıl tanımlayacağız? Hoca ve Tweetleri katlayın diyenler doğru söylüyorsa A. Aymaz ve onun yazısını yayınlayan zaman gazetesini nasıl tanımlayacağız?
Kafamız karıştı.