GAZİANTEP - Gaziantep’te Suriyeli mültecilere yönelik yapılan saldırıların yankıları gündemdeki yerini koruyor. Olayların ardından Gaziantep Valisi Erdal Ata ile Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in Suriyeli mültecilerin kentin dışına çıkarılacağını açıklamasının ardından birçok Suriyeli ailenin, değişik illere gönderilmesini İlke Haber Ajansı'na değerlendiren STK’lar, Suriyeli mültecileri kentten çıkarma yerine onların topluma dahil edilmesini istedi.
İnsanları bir yere hapsedip sürekli bunlara yardım yapmanın doğru olmadığını söyleyen Gaziantep Umut Derneği şube Başkan Yardımcısı Mustafa Kaplan, “Bu insanlara sürekli yardım edelim burada kalsınlar ama öyle olmaz. Suriye’de olaylar duracağa benzemiyor. Ne kadar yardım edebiliriz. Bu insanların dönüşü de artık ne zaman olur bilemiyorum. Bizim en büyük sorunumuz bu insanları kabullenmeyişimiz. O insanları kabullenmemiz lazım. Kendimizdenmiş gibi kabullenip Türkiye ekonomisine katmamız lazım.” dedi.
“Suriyelileri şehirden çıkartmak çözüm değildir”
Suriyelileri şehirden çıkartmanın çözüm olmadığını ifade eden Kaplan, “İnsanların topluma kazandırılması için neler yapılabilir. Bunun hükümet tarafından düşünülmesi lazım. Gerekirse iş olanakları çoğaltılacak. Bu insanlara çalışma izni verilmesi lazım. Hükümetin bir an önce yaptırımlar uygulaması lazım. Özellikle ve özellikle Suriye algısını kötüye çevirecek medya kuruluşlarını uyarması lazım. Bu konuda yaptırımları genişletirse bu kardeşlerimiz de rahat bir şekilde ailelerine de bakabilirler. Gerekirse Toplu Konut İdaresi (TOKİ) farklı bir yönden çalışacak yani Suriyelilere birebir veremiyorsa kira ödermiş gibi Suriyelilere kiralık versin ama şehrin içinden bu insanları çıkartmak çözüm değil. “ dedi.
“Suriyelileri toplumdan dışlamak yerine onları topluma dahil etmek gerekir”
Suriyelilerin şehirden çıkartılmasını doğru bulmayan Enerji Bir-Sen Gaziantep Şubesi Başkanı Ali Yücel, “Suriyeli mültecileri dışlamak yerine sisteme dâhil etmek ve halkımıza bu insanları küstürmemek gerekiyor. Sisteme dâhil edilirken mesela Suriyeli bir araç kırmızı ışıkta geçiyor. Ceza yok bir şey yok. Suriyeli maddi durumu iyi olan birisi gelip dükkân açıyor vergi falan yok. Böyle olunca da halkımızın çoğunluğu bu insanları istemeyecektir. İşte bu sorunların önüne geçmek için Suriyelilerin normal hayata adapte edilmesi gerekir. Bir Gaziantepli için geçerli olan kurallar onlar için de geçerli olsun ki, insanlar bundan sıkıntı duymasınlar. “ dedi.
“Yetkililer elini taşın altına koymalı”
Yetkililerin ucuz yola kaçmaması gerektiğini söyleyen Yücel, “Yetkililer ellerini taşın altına tam koysunlar. Suriyelileri bir yere toplayıp yemeklerini vermek çok da sağlıklı değildir. Bizim gençlerimiz işsiziz diye sokakta geziniyor. İşverenler bizim insanımızı çalıştırdığı zaman sigortasını falan yapmak zorunda fakat Suriyeli birisinin kaydı falan yok 400-500 liraya çalıştırıyorlar. Şuan Gaziantep'te Suriyeli çalıştırmayan yer yok, hepsi çalıştırıyor. Devletin öncelikle bunu önlemesi gerekiyor.“ ifadelerini kullandı.
“Devlet eşit davrandığı zaman hiçbir sıkıntı kalmaz”
Yücel, "Devlet resmi kurumlarda özürlü, hükümlü çalıştırdığı gibi özel sektöre de şunu şart koşabilir; her firma çalışanın yüzde 10’u kadar Suriyeli alabilir. Suriyeliyi aldığı zaman sigortasını veya maaşın bir kısmını devlet karşılayabilir. Böyle olunca sorunlar büyük ölçüde çözülür. Gaziantepli de Suriyeli de aynı ücrette çalışır. Bu işverenin de hoşuna gider. Ama şimdi işveren buna yanaşmıyor bin liraya çalıştırmak nerede 400-500 liraya çalıştırmak nerede… Devlet eşit davrandığı zaman hiçbir sıkıntı kalamaz.” vurgusunu yaptı.
“Müslüman olduğumuz için onlara yardım etmek zorundayız”
Gaziantep Bülbülzade Derneği Başkanı Talip Çelik de, “Müslüman olduğumuz için Suriyelilere yardım etmemiz gerektiğini söyleyerek, “Bütün Müslümanlar kardeş olduğuna göre biz bu insanlara kucak açmak zorundayız. Onların sıkıntıları, dertleri, sorunları bizim de sorunlarımızdır. Olaya bu şekilde bakmak lazım. Eğer biz olaya bu şekilde bakmazsak, niye elin adamına yardım edelim ki, tanımadığımız kişilere niye kapımızı açalım, diye düşünebiliriz. Ama bir Müslüman olarak düşündüğümüz zaman savaştan kaçarak ülkemize sığınan bu insanlara sahip çıkmak zorundayız." dedi.
“Suriyeliler için bir bölge oluşturulsun”
Suriyelilerin kendi dillerini konuşması ve kültürlerini yaşamaları için bölge oluşturulmasının uygun olacağını ifade eden Çelik, “Bir bölge oluşturulup Suriyeliler o bölgede toplatılabilir. Adamlar kendi kültürlerini, dillerini rahatlıkla yaşarlar. Yani Gaziantep’in her tarafına değil de bir veya 2 bölgesinde oluşturulabilir. O zaman çok ciddi sorunların çıkacağına inanmıyorum. Avrupa’ya baktığınız zaman şunu görürsünüz. Bir bölgede yazılar Çince, adamların elbiseleri değişik, yüzleri her şeyleri değişik o zaman anlıyorsun ki, orası bir Çin mahallesi. Her milletin yaşadığı bölgede onların kültürüne ait yazılar, evler görürsün. Artık Gaziantep’te de böyle bir bölgenin olması gerekiyor. Bu tür yerlerin yaygınlaşması lazımdır. Belediyeler bunları yaptığında sorunların yüzde 90 çözüleceğine inanıyorum.” diye konuştu.
“Çalıştaylarda söylenenler hayata geçirilemiyor”
Hükümet tarafından Suriyelilerin sorunlarının çözümüne yönelik düzenlenen çalıştaylarda anlatılanların bir türlü pratiğe aktarılamadığını ifade eden Küçük, “Çalıştaylarda çok şeyler konuşuluyor ama bu konuda gözle görünür, elle tutulur herhangi bir faaliyet yok. Yetkililer bir an kendilerini bu insanların yerine koyup düşünsünler. Benim çocuğum, kardeşim bombanın altında ölse acaba benim halim ne olur diye düşünmelidir.” şeklinde konuştu. (Mustafa Bikeç, İbrahim Koçyiğit - İLKHA)