ABD’de bebekler üzerinde gelişmiş görüntüleme teknikleriyle yapılan bir araştırma, otizm gibi nörogelişim bozukluklarının çok erken teşhisini mümkün kılabilecek verilerin elde edilmesini sağladı.
California Üniversitesi San Diego`dan (UC San Diego) araştırmacıların başkanlığında, yeni doğan ve 3 aylık toplam 87 sağlıklı bebek üzerinde yapılan araştırma, ABD’deki JAMA Neurology dergisinde yayımlandı.
Dominic Holland başkanlığındaki US San Diego Tıp Okulu Nörobilim Bölümü araştırmacılarının yaptığı çalışma, bu konuda gelişmiş görüntüleme teknikleriyle yapılan en önemli araştırma olması açısından önem taşıyor.
Yüzlerce yıldır beyinlerinin fiziksel gelişimini izleyerek bozuklukları belirlemek amacıyla bebeklerin kafalarının çevresinin mezura ile ölçülmesi yöntemi kullanılıyordu. Ancak bebeklerin farklı kafa şekillerine sahip olması nedeniyle bu yöntemle eksiksiz sonuçlar almak mümkün olmuyordu. Gelişmiş teknikler yardımıyla yapılan araştırmanın sonuçları, bebek beynindeki en hızlı gelişimin doğum ile ilk 90 gün arasındaki sürede meydana geldiğini ortaya koydu.
Erkek bebeklerdeki beyin gelişiminin kızlara oranla daha hızlı olduğunun belirlendiği araştırma, beyindeki en hızlı büyümenin vücudun hareketiyle ilgili beyincik adı verilen bölümünde olduğunu, en yavaş gelişmenin ise hafıza ile ilgili bölümde gerçekleştiğini ortaya çıkardı.
Bilim adamları, bu verilerin karşılaştırmalı olarak değerlendirilmesinin otizm gibi beyindeki gelişim bozukluklarının erken teşhisine imkan sağlayabileceğine dikkati çekiyor.
- Araştırmanın bilimsel sonuçları -
Araştırmalar, yeni doğan bebeklerin beynindeki en hızlı büyümenin doğumdan hemen sonra başladığını ortaya koydu. Araştırmaya göre doğduktan sonra bebeklerin beyinleri ilk 90 gün içinde günde yüzde 1 oranında büyüyor. Bu oran bu sürenin sonunda yavaşlayarak günde yüzde 0,4’e geriliyor.
Araştırmada, erken doğum sonrası dönemde hafıza ile ilgili "hipokampüs" bölgesi de dahil olmak üzere beyinde birçok asimetrinin oluştuğunu gösterdi. Beyindeki asimetri, el becerisi ve dil yetenekleri gibi fonksiyonlarla bağlantılı bulunuyor.
Araştırma ekibinin başındaki Holland, UC San Diego’nun internet sitesinde yer alan açıklamasında, “Doğum sonrası dönemdeki nörogelişim bozukluklarının ne zaman ve nasıl ortaya çıktığının daha iyi anlaşılması tedavi yöntemlerinin geliştirilmesine yardımcı olabilir. Beynin yapısal büyüklüğüyle ilgili değişikliklerin ölçülmesi, tedavi amaçlı müdahalelere alınan yanıtın izlenmesini kolaylaştırabilir. Yüksek nöroplastisite döneminde yapılan erken müdahale, belirlenen bozukluklarda gelecek yıllarda ortaya çıkacak ağırlaşmayı hafifletebilir” dedi.
Nöroplastisite, sinir sisteminin çevresel değişikliklere ve zedelenmelere karşı nörofiziksel ve nörokimyasal uyum geliştirme yeteneği olarak tanımlanıyor.
Holland, “Bulgularımız insan beynindeki en dinamik doğum sonrası büyüme evresinde, her ikisi de hızla gelişen beyin yapısı ve işlevi arasındaki ilişkinin daha derinden kavranmasına imkan veriyor” diye konuştu.