VAN - israil’in Filistin’e saldırıları ve yapılması gerekenler hakkında Av. M.Şefik Kocaağa İlke Haber Ajansı muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Filistin’de yapılan katliamların asıl sorumlusunun İslam ülkelerindeki yöneticilerin olduğunu söyleyen Av. M. Şefik Kocaağa, “İslam ülkeleri özellikle Mısır, Suudi Arabistan ve körfez ülkelerinin çoğu, yöneticileri tamamen batılı ülkelerin ve israil’in avucu içindedir, bu yöneticiler kesinlikle İslam yöneticileri değil, halkın yöneticileri değildir. Bu yöneticiler kesinlikle İslam ve Müslümanlarla bağı olmayan, her açıdan zalimlerle, emperyalistlerle iş birliği içinde olan yöneticilerdir. Burada özellikle baktığımızda İslam ülkelerindeki Müslümanların enerji kaynakları dünyanın can damarıdır ve bunlar orta doğudadır ve orta doğudaki ülkelerin çoğu aslında bu petrolün batılı ülkelerin şirketleri ile beraber yiyen kraliyet aileleri tarafından yönetiliyor. Bu kraliyet aileleri bu kaynakların gelirlerinin yüzde 20’sine razı ve geriye kalan yüzde 80’ini de batılı ülkeler veya israil şirketleri yiyiyor. Bu şekilde onlar da Müslümanlara bomba olarak ve saldırı olarak geri dönüyor, şimdi bu devam ettiği sürece Gazzelilerin başında bombaların eksik olması mümkün değil, çünkü finansmanı biz kendimiz sağlıyoruz, İslam ülkeleri sağlıyor.” dedi.

Rusya’nın, Avrupa ülkelerini enerjilerini kesmekle tehdit ederek Kırım’ı aldığını söyleyen Kocaağa, İslam ülkelerinin de enerjilerini keserek Filistin’deki saldırıları sonlandırabileceğini söyledi.

Kocaağa, “Rusya’ya baktığımızda Kırım’ı işgal etti göz göre göre ve Ukrayna’nın bir kısmını işgal etmeye çalışıyor, elindeki kaynaklara dayanarak böyle yaptı. Avrupa krizde olduğu için Rusya’ya ses çıkaramadı, çok cılız bir şekilde karşı çıktılar ama Rusya istediğini yaptı. Enerji kaynaklarını kestiği an ekonominin duracağı çok açık olduğu için kimse de ses çıkaramadılar ve hiçbir şey de yapamadılar. Rusya dünya düzeninde yapılamayacak bir şey yaptı ve Kırım’ı işgal etti. Şimdi İslam ülkeleri de eğer birlik olsa, eğer yöneticiler halkın kendi yöneticileri olsa kesinlikle böyle bir durumda onların can damarı olan enerjiyi ambargo vesilesi ettiği an tabi ki emperyalist ülkeler ve israil böyle şeylere cüret edemez. Böyle saldırılar için adım atamaz ama yöneticiler onlardan olduğu için ve bu düzen böyle devam ettiği sürece Filistin sorununun çözümü mümkün değildir. Çünkü kendi ailemizin içinde, kendi adamları var, kendi malımız onların cebine gidiyor bu yüzden herhangi bir şekilde zulme karşı bu şekilde korunmamız, karşı tarafla mücadele etmemiz mümkün değildir.” şeklinde konuştu.

“Zalimleri koltuklarından etmemiz lazım”

Kocaağa, “Bütün kutsal kitaplarında, kutsal metinlerinde daha çok Avrupalıların deyişiyle armagedon savaşı veya büyük savaş dediğimiz savaş ancak Mısır, Suudi Arabistan, körfez ülkelerinin başına, halkın kendi yöneticileri geçtikten sonra bu savaş patlak verir. Yani İslam ülkeleri böyle yöneticilerinin elinde olduğu sürece bizim israil’i ortadan kaldıracak, kutsal metinlerin söylediği zulmü sona erdirecek büyük savaşın çıkmasını beklememiz, Gazze’nin kurtuluşunu beklememiz hayaldir. Müslümanların kanının akmadığı bir dünyayı, mazlumların mallarının ve kanlarının heba edilmediği bir dünyayı hayal etmek mümkün değildir. Bizim öncelikle zalimleri koltuklarından etmemiz lazım, o halklar yöneticilerine razı oldukları sürece kesinlikle bu düzen devam eder. Eğer o yöneticilere razı isek daha sonraları dizimizi dövmenin bir manası olamaz. Gazze sorununun çözümünün püf noktası buraya dayanıyor. Başka yerlerde çözüm aramanın bir anlamı yoktur.” dedi.

“Reklam yasağı hukuken mümkün değil”

“Televizyon kanallarında reklamları yapılan israil mallarının RTÜK aranarak, ‘reklamı yapılmasın’ diye bir talebin hukuki açıdan mümkün olmadığını söyleyen Kocaağa, “Böyle bir şey anayasaya da aykırıdır, TBMM’nin bile böyle bir şey yapması mümkün değil. Halkımızın kendi inisiyatifi ile bu ürünleri boykot etmesi mümkün ve halkımızın böyle yapması da lazım. Bizim gücümüz yettiğince bu ürünleri boykot etmemiz lazım ama reklam yasağının olması hukuken mümkün değildir.” ifadelerini kullandı.

“Gazze için insani yardımda bulunmalıyız”

Gazze’de ki saldırıları ve sivil ölümlerinin dünyanın dikkatine sunulması açısından çeşitli yol ve yöntemlerin denenmesi gerektiğini belirten Kocaağa, “İslam ülkelerinde ki büyük medya kuruluşlarının israil saldırılarını çok fazla göstermelidir. Bizim halkımız Gazze için belirlenen hesap numaraları aracılığıyla insani yardım yapmalıdır, her vatandaşımız yardım etmelidir. Az da olsa yardımda bulunmamız gerekir. Çünkü insani yardımla hayatın devam etmesi ve Gazze’nin yaralarını sarması gerekiyor. İnsani yardım olmadığı vakit bunların olması mümkün değil. Basın kuruluşlarının da Gazze’ye yardım için açılan hesap numaralarını sürekli gündemde tutması lazım, hesap numaralarını sürekli göz önüne tutmaları lazım ve her sayılarında bu hesap numaralarını bulundurması lazım. Her vatandaşın görmesini sağlayarak teşvik edilmesi lazım” şeklinde konuştu. (Cihad Coşar – İLKHA)