DİYARBAKIR  - Son günlerde giderek artan hırsızlık olayları Diyarbakır halkını tedirgin ediyor. Yaşanan birçok hırsızlık olayının kamera görüntüsü olmasına rağmen faillerinin ortaya çıkarılmamasının manidar olduğunu belirten STK temsilcileri ve halk, “yetkililerin bu gidişata dur demesinin vakti gelmiştir. Bu polis ne iş yapıyor. Ortada kamera kayıtları var, görüntü var. Eğer bu kayıtlar hırsızın yakalanmasına yaramayacaksa ne diye bizler bu kayıtları tutuyoruz. Binlerce TL vererek kamera sistemleri kuruyoruz. Kusura bakmasınlar ama ortada kayıt olduğu halde, failler açıkça tespit edilebildiği halde bunların yakalanmamasını başka bir şekilde izah edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.” diyerek tepkilerini ortaya koydular.

“Tavırlarından da belliydi ki olaya karşı lakayttılar”

Gazete dağıtımı ile ailesini geçindiren gazete dağıtıcısı Selman Karaduman ise, gazete bırakmak için çıktığı binadan geri döndüğünde motosikletinin çalındığını ve o günden bu yana polise haber verdiği halde bir şeyin çıkmadığını ve kendisiyle ilgilenilmediğini belirterek polisin tavrına tepki gösterdi.

Diyarbakır Gaziler bölgesinde gazete dağıtımı yaptığını ve aboneye gazetesini vermek için motoru sitenin içinde park ederek binaya çıktığı esnada motosikletinin kapının önünden kilidinin kırılarak çalındığını belirten Karaduman, “geri geldiğimde gazetelerin içerisinde olduğu heybeyi yerde gördüm. Görüntülerden de belli. Bu hırsız elleriyle bu heybeyi alarak yere bırakıyor. Ayrıca hırsız dönerek kameraya bakıyor ve yüz hatları tam olarak ortada. Ben bu görüntüleri bilgisayardan izledim ve alarak karakola gittim. Bana,  görüntüyü açamadıklarını ve benden güvenlik kamerası görüntülerini aldığım yerden tekrar gidip videoyu programıyla beraber CD’ye atıp getirmemi istediler. Tavırlarından da belliydi ki olaya karşı lakayttılar. Şahsen benim beklentim, en azından olay yerine gelerek heybe üzerideki parmak izlerine varana kadar olay yeri incelemesi yapmasıydı. Ama oralı bile olmadılar.” ifadeleriyle polisin tavrına tepki gösterdi.

“Yüz tanıma sistemi sadece Amerika’da ve İstanbul’da kullanılıyormuş!”

CD ile görüntüleri karakola götürüp izlettikleri halde polisin tavrında bir olumlu gelişme olmadığını ifade eden Karaduman,   “Tutanak tutulduktan sonra beni gönderdiler. Bir gün sonra tekrar gittim. Bana, ‘git rahatına bak. Şu anda yapabilecek bir şey yok’ dediler. Ben olaydan 5 gün sonra yani bayramın 3. günü tekrar gittiğimde başka bir komiser oradaydı ve ona da aynı şekilde durumu izah ettim. Görüntüler üzeriden şahsa ulaşabilirsiniz. Beklemenin ne gereği var deyince; polis bana; ‘ bence sen çok film izliyorsun. O kadar biliyorsan görüntüleri alarak bir internet kafeden sen yüzlerini ortay çıkar getir.” diyerek adeta alay etti ve fotoğraflardan yüz tanıma sisteminin sadece Amerika ve Türkiye de İstanbul’da kullanıldığını söyledi. Bu tavır doğru bir tavır değildir. Hele hele borç harç ederek 3 bin TL’ye yakın bir para vererek aldığım ve kendisiyle ekmeğimi kazandığım tezgâhımın polis tarafından küçümsenerek, ‘bu durum senin için çok önemli bir mesele olabilir ama bizim için önemsiz bir meseledir’ demesi açıkçası haddini aşan bir söz olmuştur. Böyle bir meseleye önemsiz bir mesele gibi bakan bir polisin bunu çözmek için ne kadar mesai harcayacağı aşikârdır. Polisin bu tavrını şiddetle kınıyorum ve bu olumsuz tavır karşısında yetkililerden gerekli tavrın ortaya konulmasını istiyorum.” diyerek tepkisini dile getirdi.

“Ya da… gerisini söylemeye gerek yok”

Hırsızların mağdur ettiği vatandaşlardan Beşir Çelik ise, aracının tavan camının geçen hafta evinin önünde, aracını park ettiği yerde kırıldığını belirterek, elinde kamera kayıtlarının olduğunu ve bunları gerekli yerlere verdiğini söyledi.

Çelik, “ Ancak bir şey çıkacağını zan etmiyorum. Zira bizim bu civarlarda bu güne kadar yaşanan onlarca hırsızlık olayının hiç birinin failleri bu güne kadar ortaya çıkarılabilmiş değil. Maalesef, gerçek bu. Bu hırsızları ya polis yakalamaktan aciz. Ya da… gerisini söylemeye gerek yok. Çünkü hırsızların yakalanmamaları olayını artık herkes dile getirmeye başladı. Evet, açıkça söylüyorum ki bunlar yakalanmıyor. Yani bunlardan biri yakalanmadı. İkisi yakalanmadı. Var mı böyle bir şey. Bu kadar olay olmasına rağmen polis bu olayların faillerini ortaya çıkaramıyorsa bu polis ne işe yarıyor? diye sormak gerekmez mi?” ifadeleriyle tepkisini ortaya koydu.

“Bu güne kadar çalınan bir şeyin ortaya çıktığına şahit olmadım ”

Kısa bir süre zarfında aynı bölgede, aynı yerde 3 tane motorun çalındığını belirten Osman İ. isimli vatandaş ise her seferinde bu yaşananları dile getirdiklerini ve çalınan malları ile ilgili olarak polise haber vermelerine rağmen bir netice alamadıklarını söyledi.

Osman İ., “Yeni hal kavşağında bulunan iş yerimizin önünde 3 ay gibi kısa bir sürede bina kapıcısının, benim ve başka bir şahsın motosikletleri çalındı. Görüntüleri polise veriyoruz bir sonuç çıkmıyor. Şikâyet ediyoruz netice vermiyor. Bu güne kadar çalınan bir şeyin ortaya çıktığına şahit olmadım. ” İfadelerini kullandı.

“Bu tavır vatandaşa güven vermiyor.”

Kendilerinin bu güne kadar 4 tane motosikletlerinin çalındığını ifade eden Gazete dağıtımı sorumlularından Musa Azak, yaşadıkları olaylar karşısında polisin takındığı tavrın ibretlik bir tavır olduğunu ve kendisinin polisin tavrını çok manidar karşıladığını söyledi.

Azak, “El insaf. Biri dışarıdan baktığında sanki polislerin bu adamlarla beraber çalıştığı gibi bir izlenim edinmeleri için adamlar adeta zemin hazırlıyor. Benim çalınan motorumu ben bulduğum halde saatlerce polisi bekliyoruz. Olay yerine gelmiyor. En sonunda hırsız ile beraber motoru da alarak karakola götürmek zorunda kalıyoruz. Bu olacak iş midir? Bu tavır vatandaşa güven vermiyor.” İfadelerini kullandı.

“Yetkililerin bu hırsızlar niçin yakalanamıyor sorusunu artık kendilerine sormaları gerekir”

Konu ile ilgili olarak bir açıklama yapan Umut Kapısı Gıda Bankası Genel başkanı M. Sıddık Furkan, bu olayın artık çığırandan çıktığını ve yapılan hırsızlık olaylarının faillerinin yakalanamıyor olmasına bir anlam veremediklerini belirtti.

Furkan, “ Beklentimiz, yetkililerin bir an önce bu işe eğilmesi ve bunun önüne geçmeye çalışmasıdır.  Beklentimiz, yetkililerin; bu hırsızlar niçin yakalanamıyor sorusunu artık kendilerine sormalarıdır. Beklentimiz insanların mağduriyetine sebep olan bu insanların şerrine engel olabilecek bir şekilde güvenliğin sağlanmasıdır.” ifadelerini kullandı.

“Bu şehre polisler yatmaya gelmiyor herhalde”

Bu hırsızlıkların halkı ciddi anlamda tedirgin ettiğini ve insanların artık evlerinde bile huzurlu olmadığının altını çizen Furkan, “Her gün Diyarbakır’da onlarca hırsızlık yapılıyor. Bu bölgede yani Peyas mahallesini de içine alan ve Kantar Kavşağına kadar uzanan bu güzergahta bu güne kadar vuku bulan hırsızlıklardan kaç tanesi açığa çıkarıldı. Bunu bir sormak gerekir. Şahsen, tanıdığım bir arkadaşın cebinden bankanın önünde 20 bin TL’ye yakın para çalındı. O kadar kameraya rağmen failler yakalanamadı mı yoksa yakalanmadı mı? Bunu sormak lazım. Bir sonraki gün aynı yerde başka bir şahsın cebinde bir miktar para çalındı. Failler yine yakalanmadı. Kamera görüntülerini polise soruyorsunuz; görüntü net değil denilerek olay göz ardı ediliyor. Görgü tanıklarına hırsızlık yapan kimseleri soruyoruz. Genelde tarif ettiklerine bakılırsa, bunlar aynı ekip. Birilerinin bunlara dur demesi gerekir. Bu şehre polisler yatmaya gelmiyor herhalde. Yetkililere çağrıda bulunuyoruz. Buna dur demek gerekir.” çağrısında bulundu.  (Fikret Özkan  - İLKHA)