Fikret Özkan, Ali Adiyaman / Diyarbakır
Çocukları kaçırılan annelerin Dağkapı Şeyh Said Meydanında başlattıkları oturma eylemi 76. gününe girdi. Daha önce yapılan açıklamalardan ve bırakılan çocuklardan dolayı kendi çocuklarının bayramda bırakılacağı ümidine kapıldıklarını söyleyen anneler, kaçırılan çocukları için aldıkları bayramlık elbiselere sarılarak çocuklarının bir an önce bırakılması için çağrıda bulunuyor.
BİZLERİ KENDİ EMELLERİNE KURBAN ETMESİNLER
Oturma eylemi yapan annelerden Mehmet Aslan’ın annesi Hayriye Aslan, bayramın kendilerine zindana çevrildiğini ve bugün en büyük ıstıraplarını yaşadıklarını söyledi. Hayriye Hanım, “Bizler burada sahipsiz ortada kaldık. 16 yaşındaki oğlum 7 aydır haksız bir şekilde bir yere götürüldü. Anneler ağlamasın diyorlar. Biz de bunu diyoruz. Allah rızası için bizi ağlatmasınlar. Bizleri kendi emellerine kurban etmesinler. Bizler kimsenin siyaseti için buraya gelmedik. Çocuklarımız için buradayız. Bu işe bir çare bulsunlar. Annelere bayramı çok görmesinler. Biz çocuklarımızı istiyoruz. Bunu istemek de en doğal hakkımızdır” dedi.
ARTIK HİÇBİR SÖYLEME İTİMAT ETMİYORUZ
Eyleme 76 gündür aralıksız katıldığını söyleyen Mehmet Tokay’ın annesi Sariye Tokay, başından bu yana barış sözcüğü üzerinden kendilerine bir umut verilmeye çalışıldığını, çözüm süreci adı altında kendilerinin oyalandığını söyleyerek artık hiçbir söyleme itimat etmediklerini, yetkililerden bir adım atmalarını istediklerin söyledi. Sariye Hanım, “Hiç kimsenin süreci, hesapları bizleri ilgilendirmiyor. Biz çocuklarımızı istiyoruz. Kimse bizim çocuklarımız üzerine hesap yapmasın. Her iki taraf da seçim bahanesiyle bizleri oyalıyor. 3 ay oldu biz burada çocuklarımızı talep ediyoruz ama kimse sesimize kulak vermiyor” siteminde bulundu.
BİZ O ÇOCUKLARI KATİL OLSUN DİYE DOĞURMADIK
Eyleme Batman’dan katılan Mustafa Tunç’un annesi Bozé Tunç, kendilerine bu zulmü yapmaya kimsenin hakkının olmadığını ve artık çocuklarını istediklerini söyleyerek, “Biz o çocukları katil olsun diye doğurmadık, yetiştirmedik. Biz, onların ellerinin kalem tutmasını istedik, insanları öldürmesini değil yaşatmasını istedik. Kimse bizim elimizden çocuğumuzu alma hakkına sahip değildir” diyerek adeta isyan etti. “Kimseden bir beklentimiz yok” diyerek eylemi para karşılığında yapıyorlar söylemine de sert tepki gösteren Bozé Hanım, bu söylemin ahlaksızlık olduğunu, bu güne kadar kimseden bir kuruş taleplerinin olmadığını ve olmayacağını söyledi.
ÇOCUKLARIMIZI GERİ VERSİNLER
Eyleme Bitlis’in Hizan ilçesinden katılan Vedat Aydın’ın annesi Leman Aydın ise kimsenin kendilerine sahip çıkmadığını ve seslerini artık kimsenin duymak istemediğini belirterek sitem etti. Leman Hanım, “Kimse bize destek olmuyor. Kimse sesimizi duymuyor. Allah rızası için bütün yetkililere buradan sesleniyorum. Bize destek verin. Çocuklarımızı bize geri getirin. Artık dayanamıyoruz. Talebemizi dikkate alsınlar. Bayram vesilesiyle en azından çocuklarımızı bizlere hediye etsinler” şeklinde konuştu. Eyleme Batman’dan katılan Hamide Ayna kızı Aynur Ayna’nın şeker hastası olduğunu ve günde 4 kez insülin kullanmak zorunda olduğunu belirterek, “Böyle bir insan o dağ ortamında nasıl yaşar? Bu kızı dağa götürmek onu öldürmektir” dedi.
DEVLETİ, PKK’Yİ VE PARTİLERİ İNSAFA DAVET EDİYORUZ
Çocuklarına biran önce sarılmayı beklediğini ifade eden acılı ailelerden Erhan Eren, “Bugün halen çocukların dağlarda olmasını gerektiren bir neden olmayıp ciddi bir anlamda adımlar atılıyor ise böylesi bir atmosferde annelerin bayram gününde bile ağlamasına sebep olan herkesi aklıselime, vicdana ve insafa davet ediyoruz. Buradaki annelerin hallerini görüp tepkisiz kalan partiler, PKK ve devleti insafa davet edip diyoruz ki, kimse annelerin gözyaşları üzerinde hesap yapmasın.” dedi.
ÇOCUKLARIMIZA KAVUŞANA DEK EYLEMİMİZ DEVAM EDECEK
Annelerin çocuklarını almadan eylemlerine son vermeyeceğini dile getiren Eren, “Bayram olmasına rağmen anneler çocuklarına kavuşmadı. Anneler çocuklarına kavuşana kadar buradan ayrılmayıp eylemlerine devam edecekler ve gerekirse farklı eylemlerde de bulunacaklar. Meşruiyetini barıştan, demokrasiden ve insan haklarında alıp 13 yaşındaki çocuklar evlenildiği zaman kıyametleri kopartanlar neredesiniz, bakın bu çocuklar dağlarda ve bu çocukların ellerine silah verilmiş ve bunlar için niye sesiniz çıkmıyor” ifadelerini kullandı.
ANNELERİN GÖZYAŞLARINI SUİSTİMAL ETMEYİN
Yetkililere seslenen Eren, “Annelerin gözyaşları üzerinde meşruiyet sağlayan insanlara sesleniyorum ve onlara diyorum eğer siz gerçekten barıştan ve annelerin gözyaşlarının dinmesi noktasında iseniz gelin bu anneler için bir adım atıp annelerin gözyaşlarının akmasına engel olun” dedi.
TEK DERDİMİZ CİĞERPARELERİMİZE KAVUŞMAKTIR
Herhangi bir partiye kinlerinin olmadığı ve tek dertlerinin çocukları olduğunu söyleyen Sabri Önalan ise, “Bayramın gelmesi ile beraber biz aileler umutlanıp iki bayram birden yaşayacağımızı sandık. Ama bizler maalesef bir bayram bile yaşayamadık. Burada 70 günden fazladır yaklaşık 45 derecenin altında eylemlerimizi sürdürüyoruz. Yetkililerin bir an önce annelerin ağlamasına engel olmalarını ve bu ailelerin çocuklarının bırakılması için gereken adımı atmalarını istiyoruz. Bizim burada herhangi bir partiye veya bir siyasetçiye kin ve düşmanlığımız yoktur. Bizim tek derdimiz canımızdan koparttıkları ciğerleri bizlere geri vermeleridir” şeklinde konuştu.