Fethullah Gülen yapısının yazarlarından Faruk Arslan twitter hesabından casusluk ve yasadışı dinlemelerle ilgili Emniyet teşkilatında başlatılan soruşturmada gözaltına alınan polislerden birinin yazdığı mektubu paylaştı. Arslan, mektubun herkesi gözyaşına boğduğunu söyledi. Mektuba göre Hz. Muhammed’in, eşi Hz. Ayşe’nin, dört halifenin ve tüm sahabe-i kiram’ın nezarette mektubu yazan polisin yanına gelerek kendisini selamladı ve polis o dakikadan sonra hayırlı bir sürece gireceğini hissetti. Arslan mektubu “Rüya değil bu yakaza olayı yaşayan gözaltındaki mağdur polisin bu müjdesi ve kutlu muştusu hepimizi gözyaşına boğdu” sözleriyle yorumladı. İşte akıllara durgunluk veren o mektup:

 

Bayram hediyesi...

...den gelen .... abinin direk ağzından: Geç saatti. Göz altına alınacağımı bilmiyordum. Hacet kıldım. Dua ettim. Dua bittikten kısa bir süre sonra kapı çaldı. Geldiler. İçime o kadar bir rahatlama (sekine inmiş kanaatimce) oldu ki anlatamam. Birden çok güzel hayırlı bir başlangıcın başladığını, yeni bir döneme girildiğini hissettim. Görevliler işlerine yaparken ben de efendimizden başlamak üzere bütün büyüklerden, adına umre yapmış olduğum (üstad ve büyüğümüz zatlardan) medet istedim. Görevliler işlerini bitirdi. İstanbul’a geldik.

‘Uyanıkken yaşanmış hadise’

...seremoniler bittikten sonra beni nezarethaneye koydular. Çok üzüldüm. Çünkü ben orada 17 sene görev yapmıştım. Ve her tuğlasında emeğim vardı. Birden bir hal oldu. Efendimizden başlamak üzere Ashabı Bedir, Sühedai Uhud, Aişe validemiz, Fatıma validemiz, dört Halife ve medet istediğim bütün zatlar, üstad, büyüğümüz ve sahabe efendilerimiz sırasıyla beni selamladılar. Ve ben tekrar çok hayırlı sürece girdiğimizi hissettim. ağabeyimiz bunu ağlayarak ve nezarethanede bulunan bizleri de ağlatarak anlattı. hadise rüya değil, uyanıkken yaşanmış hadise.”