Bizi Ramazana kavuşturan Rabbimiz azze ve celle’ye hamd olsun. Selat, O’nun habibi olan fahri kainatın efendisi Hz. Muhammed Mustafa s.a.v’in üzerine olsun.
Ve Allah’a hamd olsun ki;
günahların af olduğu, şeytanların zincire vurulduğu, duaların kabul olduğu, mübarek bir aydayız. Bu ayda nefsimizi, muhasebeye çekip terbiye etmeli, en güzel şekilde Rabbimizden mağfiret dilemeliyiz.
Günahlarımızın affı için de bol bol dua etmeli, ve Kur’an okumalıyız.
Kendimize bu Ramazan ayını lutuf bilmeli, Allah’ı çok anmalı ve çoğaltarak ibadet ile zikir etmeliyiz. Kimileri bu ayı bir şov ve eğlenceye dönüştürürken, kimileri de bu ayda fetvalar vermeye başlayabilir, Bizim bu tür düşüncelere meyletmememiz gerek!
 

Yol rehberimiz Kur’an’ın kendisi bizim için en güzel örnek ve bize haberci olduğunu aklımızdan çıkarmamamız lazım!
Oruç demek, sadece sahur yapmak, aç kalmak, akşamı bekleyip iftar yapmak değildir. Oruç demek sahur yaptıktan sonra namaz kılmadan uyumak, iftardan sonra eğlence yerlerine gitmek, gezmek, dolaşmak ta değildir.
Bizlerin bunu iyice kavramalı ve beynimize iyice yerleştirmemiz lazım!
Oruç deyince, nefsimizi ilk önce terbiye etmeli, aç insanların halinden anlamalı, bize sunulan bu ikramdan mahrum kalmamak için istifade etmeliyiz.
Namaza, duaya durmalı zikir ile meşgul olmalıyız. Fakirlere Yardımlar yapmalı, iftarlar vermeliyiz.
Sıla-i rahimi gözetmeli, akrabaları ziyaret etmeli, yakınlarımızı iftara davet etmeliyiz.
Geceleri uzunca bol dua etmeli, dua ederken de Ortadoğu`da ki kardeşlerimizi unutmamalıyız.
Afrika’da, Myanmar’da, Suriye de, Mısır’da, Kudüs’ de, tüm Ortadoğu coğrafyasında zülüm altında dualarımızı bekleyen kardeşlerimizi hiç ama hiç unutmamalıyız.
 

Sisi’leri, Esed’leri, Netenyahu’ları, Obama’ları da unutmamalıyız ki, Müslümanlara yaptıkları zulümlerden dolayı yüce Allah’ın Kahhar ismiyle helaklarını bir an Dilemeliyiz.
Terörist israil ramazan ayını fırsat bilip Filistin’de katliam yapmaktadır.
Ne zaman Müslümanların özel bayramları bir günü olsa, terörist israil o gün bir bahane bulup saldırıya geçiyor.
Uzun namlulu özel füzelerle Filistin’de Müslüman kardeşlerimizi katlediyor. Birleşmiş milletler de buna sessiz kalıp kulaklarını tıkıyor! Bu bir savaş ilanıdır..!
 

Müslümanların üzerine üşüşen kargalar gibi sardırıyorlar. Buna bir dur demek için, suskunluk orucumuzu bozmak Müslümanların bir araya gelerek halifesini seçip hilafeti başlatmalılar.
Bunca kan yeter diyoruz!
Bunca katliam bunca barbarlık bunca vahşet yaşanırken evimizde oturup ahlar vahlar çekmek, zavallılıktır.
Her gün ölüm haberleri gelirken kulaklarımıza, vicdanlarımız nasıl rahat olabilir ki! Bunun için suskunluk orucumuzun bozulması lazım!..
Kardeşlerimize destek zalimlere dur demek için birlik olmalı zalimlere dur demeliyiz. Wesselam...

 

İbrahim Akçiçek / Diyarbakır (Çermik) - Yaş: 28