MEHMET ÖZCAN / DOĞRUHABER

Terörist israil’in Gazze’ye yönelik sürdürdüğü vahşetin 10’uncu günündeyiz. Şehit sayısı 250’ye yaklaştı, 1690 kişi yaralı. Yaralıların büyük kısmını kadın ve çocuklar oluşturuyor. 8. gün ateşkesten söz edilse de aracının, itibarı yükseltilmek istenen cuntacı Sisi olmasına ve ateşkesi kabul ettiğini açıklamasına rağmen israil, vahşi saldırılarını sürdürmeye devam etti. Hamas, yapmacık ateşkes çağrısına karşı, siyonist vahşi saldırılar ve ağır ambargo sürerken ateşkesin kabul edilemez olduğunu duyurdu. Hamas Sözcüsü Fevzi Barhum, “Kapsamlı bir anlaşma sağlanamadan ateşkes yapmayı reddediyoruz” dedi. Filistin direnişinin işgal altındaki toprakların her tarafına ulaşan füzelerinin yanı sıra insansız hava araçlarının varlığı siyonist rejimi endişelendirdiği gözleniyor.

Saldırıların 9. gününde Gazze’de sahilde kumla oynayan 4 çocuğun denizden atılan israil bombalarıyla katledilmesi sonrası Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-moon’a seslenerek, “Sayın Ban Ki-moon, sahilde oyun oynayan çocukların öldürülmesi savaş suçu değil midir?” diye sordu. Ebu Zuhri, 10 gündür devam eden İsrail saldırılarında 43 çocuğun hayatını kaybettiğini söyledi. Ebu Zuhri, katliamlara rağmen sessizliğini bozmayan zillet içerisindeki Arap ülkelerine de tepki göstererek, “Bugün Arap dünyasının israil’in katliamlarına karşı takındığı sessiz tavrı tarih kara sayfalara yazacak. Mukaddes bir toprak çiğneniyor. Kardeşleriniz öldürülüyor. Sizlerse sessiz kalıyorsunuz” dedi. Sahilde katledilen 4 çocuk sonrası BM’nin girişimiyle Perşembe günü saat 10.00 ile 15.00 arası karşılıklı ateşkese varıldı.

israil işgal ordusu Gazze’ye düzenlediği hava saldırılarında, Hamas Milletvekili İsmail el-Eşkar’ın ve Hamas Siyasi Büro Üyesi Mahmud ez-Zehhar’ın evlerini de vurdu. Tamamen yıkılan evlerde ölen ve yaralanan olmadı. Ayrıca Gazze Şeridi’nde bulunan Filistin hükümeti İçişleri Bakanlığı binası da bombalandı. Bina tamamen yıkıldı.

İSRAİL REJİMİ SADECE DİRENİŞ DİLİNDEN ANLAR

Siyonist İsrail rejiminin 66 yıldır uyguladığı işgal politikasından milim şaştığını, geri adım attığını gören duyan var mı? Yok! 10 günde yüzlerce ailenin evini başına yıkan, onlarca bebeği, çocuğu katleden siyonist israil rejiminin arkasında Amerika ve Avrupalı Batılı ülkeler olduktan sonra dünya halklarının barışçıl protestoları sadece israil’i yaptığı katliamlara ara vermeye yarıyor. Bundan dolayı israil siyonist rejimi Hamas’ın sürekli dile getirdiği gibi sadece direniş dilinden anlıyor.

HAMAS’I KINAYAN ABD İSRAİL SALDIRILARI İÇİN ‘MEŞRU’ DEDİ YARDIM ETTİ

ABD yönetimi israil’in Gazze’de 8 Temmuz’dan bu yana sürdürdüğü saldırıların meşru olduğunu ve Tel Aviv yönetiminin kendisini savunduğunu sürekli tekrarlayıp duruyor. ABD Başkanı Barack Obama, “israil’in Hamas’tan gelen saldırılara karşı kendini savunma hakkına sahip olduğunu” belirterek, “Hiçbir ülke, vatandaşlarına yönelik gelişigüzel roket saldırısını kabullenemez” dedi. Obama bu açıklamayı, Beyaz Saray’da Müslüman temsilcilere(!) Yönelik düzenlenen iftar(!) yemeğinde verdi.

Orantısız savaşta israil, teknolojik silahlarıyla Gazze’de 1500 hedefi gözeterek füzelerle bilinçli bir şekilde vurmasına karşın, Hamas’ın ev yapımı roketleriyle halkını savunmak için attığı füzeleri yine ‘Demir Kubbe’yle imha imkanına sahip siyonist rejimi böylesi trajikomik bir gerekçeyle savunmaya kalkışan ABD Başkanı Obama’nın tutumu daha fazla yoruma gerek duymayacak kadar ikiyüzlülük ve açık bir tarafgirliktir.

Amerika Birleşik Devletleri başkanı, şu ana kadar can veren 200’den fazla Gazzeli sivil ve bunlar arasında 50’ye yakın çocuğun israil’in attığı füzelerle vahşi bir şekilde katledilmelerini görmezden gelebilir belki ama bu mazlumların ahı o zalimleri hiçbir zaman rahat bırakmayacak.

ABD’nin işgal rejimine desteği sadece sözde kalmıyor. Askeri, ekonomik ve lojistik her türlü destek sağlanıyor. Saldırıların 9. gününde ABD Senatosu’nun alt komitesi, Washington’un israil’in askeri harcamaları ve ‘Demir Kubbe’ savunma sistemine 621 milyon dolarlık yardımda bulunmasını öngören tasarısını onayladı.

GAZZE İÇİN EN SERT TEPKİ TÜRKİYE’DEN

Siyonist rejimin Gazze’ye yönelik saldırısı tüm dünyada yankı yaptığı gibi Türkiye’nin birçok ilinde protesto edildi. Başbakan Erdoğan da tepkisini en sert şekilde dile getirdi. Başbakan, Mavi Marmara baskını için özür dileyen israil ile normalleşme sürecinin son Gazze saldırıları ile tamamen ortadan kalktığını söyledi. Erdoğan, “israil’e saldırılarını derhal durdurması çağrısını yapıyoruz. Şimdi böyle bir olay karşısında israil-Türkiye ilişkileri normalleşebilir mi? Dünyanın gözü önünde barışı tehdit edeceksiniz, ondan sonra da israil-Türkiye ilişkileri normalleşsin diyeceksiniz. Böyle bir şeyi kabul etmemiz mümkün değildir.” dedi. “BM’yi de eleştiren Başbakan Erdoğan, “Birleşmiş Milletler, bir defa bu işin bir numaralı sorumlusudur. Ben, hep soruyorum, ‘Birleşmiş Milletler, sen ne işe yararsın” diye konuştu.

GAZZE’NİN ARKASINDA DURABİLECEK BİR İSLAM ÜLKESİ NE ZAMAN ÇIKACAK?

Çocukları katleden israil’in vahşi saldırıları olmasına rağmen Hamas’ı uyaran şer güç Amerika, karşılığında israil rejimine askeri ve lojistik her türlü yardımda bulunuyor. Peki, bombalar altındaki Gazze’nin arkasında durabilecek, Hamas’a açıktan askeri destek sağlayacak bir İslam ülkesi ve lideri var mı ya da ne zaman çıkacak? Şayet olsa, israil saldırmak için bin kez düşünür hesap yapmaz mıydı?

Ama terör rejimi israil’i şu an için durduracak bir irade sergilenemediği için siyonist başbakan Netanyahu da çıkıp Filistin’deki silahlı grupların sivillerin yoğun olduğu bölgelerden kendilerine saldırı düzenlediğini ve bunun sivilleri tehdit altında bıraktığı küstah açıklamasında bulunabiliyor. İslam dünyasının bölünmüşlüğü ile sessiz kalışı ve buna karşılık Amerika ile Batılı şer güç ülkelerden güç alan siyonist israil rejimi şimdi de karadan Gazze’ye girerek katliamlar yapma hesapları yapıyor.

KATLİAMA SESSİZ BM, ARAP LİGİ, İİT VE SUUDİ REJİMİ İHANET İÇERİSİNDE

Uluslararası kamuoyu üç maymunu oynayan emperyalist şer güçlerin ağzına bakıyor. Lağvedilmesi gereken Birleşmiş Milletler, kurulduğu günden bu yana Amerika ve diğer Batılı şer güçlerin emrinden hiç çıkmadı ki israil’e müdahale edebilsin! israil’in saldırılarını kınamak için toplanmaya bile mecali olmayan Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı gibi kurumlar, laf olsun diye yaptıkları açıklamalarının zilleti içinde yaşayadururken, israil işbirlikçisi Sisi cuntasının finansal destekçisi Suudi ve Körfez Arap ülkelerinin İslam dünyasına ihaneti ise Gazze halkına ölüm olarak dönüyor.
Siyonist Yahudi rejimi unutmamalı ki; İslam âlemi Mescid-i Aksa, Kudüs ve Filistin davasından hiçbir zaman vazgeçecek değildir. Kudüs ve Filistin davası İslam ümmetinin mezhep, meşrep farkı gözetmeyerek koruyacağı hayati öneme sahip vazgeçilemez mukaddes bir davadır. Siyonist rejim Gazze’ye yönelik sürdürdüğü terörist vahşete derhal son vermeli ve kuşatmayı kaldırarak ambargoyu sonlandırmalıdır!

Ambargo 8. yılında!

8 yıldır kara, hava ve denizden kuşatma ve ambargonun sürdüğü Gazze’de halk, ırkçı Israil’in vahşi soykırımına tabi tutuluyor. 42 kilometrekarelik yüzölçümüne sahip Gazze Şeridi, 2 milyona yakın insanın ambargo altında yaşadığı açık hava hapishanesinden farksız. Çocuklar kötü beslenmekten, hastalar ilaç ve tıbbi cihaz eksikliğinden dolayı can veriyor… Ölmeyecek kadar gıdanın temin edilebildiği Gazze’de elektrikler kesik! İçme suyu yok! İlaç yok! Sisi cuntasının kapalı tuttuğu Refah dâhil tüm çıkışlar kapalı! İnsanlar bombalar yağmasa dahi yavaş yavaş gelen bir ölümü bekliyor… Ancak tüm sıkıntılara rağmen topraklarını terk etmeyen Gazze’nin onurlu halkı, israil terör rejimine karşı direnişe destek veriyor…