ŞANLIURFA- IŞID tarafından kaçırılan TIR şoförlerinden Şanlıurfalı Ahmet Felhan, Mehmet Ceyda ve Vehbi Demir nasıl kaçırıldıklarını, neler yaşadıklarını İlke Haber Ajansı’yla paylaştılar.
Her an ölümle iç içe yaşadıklarını belirten TIR şoförleri, IŞID’ın araçların korumasını peşmergeler yapıyor diye ve şirketten alacağı olduğundan dolayı kaçırıldıklarını söylediler.
Akşama yakın Mahmur’dan termik santraline mazot boşaltmak için götürüldüklerini söyleyen Felhan, “15 kişi bulunduğumuz yere bir baskın yaptılar. Hepsinin gözünde gözlük vardı üstelik silahlıydılar. O zaman biz dediki bizi burada öldürecekler. Ondan sonra benim içinde bulunduğum 11 kişiyi ayırıp başka bir yere götürdüler. Ve bizi kaçıranların kim olduğu konusunda bir fikrimiz yoktu.” Dedi.
“Bizi ayırdıklarında sanki ölüme gidiyor gibiydik”
Ayrılan 11 kişilik grupta yer aldığını belirten Felhan, arkadaşlarından ayrı bir yere götürüldüklerinde kesin öldürüleceklerini düşündüklerini söyleyerek “Giderken sanki ölüme gidiyoruz gibi gittik. Bizi yaklaşık 30 kilometre uzağa götürüp 2-3 gün bir harabe yerde tuttular. Sonra bizi tekrar elektrik santraline getirdiler. Santralde bulunan arabalarımızı çıkardık sonra bizi Geyara Hava alanına götürdüler hava alanında yaklaşık 20-25 gün kaldık. Bizi kaçıranların IŞİD olduğunu bilmiyorduk daha sonra bize söylediler.” İfadelerine yer verdi.
Onlar şirketten alacakları olduğunu söylediler
Her an ölümle iç içe yaşadıklarını belirten Felhan, orada yaşanan savaştan dolayı herhangi bir bombalamada öldürülme ihtimaline karşılık çok korktuklarını sözlerine ekleyerek, “Dediler ki ‘Sizinle hiç bir alıp verdiğimiz yok şirketle sorunumuz var. Temel gıda ihtiyaçlarımız karşılıyorlardı. Biz orada orucumuzu tutuyorduk. Bizi kaçıranların sorunları şirketleydi. Onların dediğine göre; onların şirketten alacağı var. Daha önce şirket araçlarının güvenliğini oranın halkı sağlıyordu. Şirketin araçlarının güvenliğini yaklaşık 5-6 aydır peşmergeler yapıyor. Onlar da, ‘Bu araçların korumasını neden biz değil peşmergeler yapıyor ‘diyerek bizi kaçırdılar.” İfadelerine yer verdi.
Mehmet Ceyda ise kaçırılma anlarını şöyle anlattı: “Akşam üzeri Musul’un İŞID tarafından alındığını duyduk, tabi çok ilgilenmedik dedik ki yükümüzü boşaltıp bizi gönderirler. Ama öyle olmadı. sabahleyin gelip ‘yükünüzü boşaltın’ dediler sonra da bizi gözaltına aldılar.” dedi
İlk kaçırıldıklarında kendilerinin kimin kaçırdığını anlayamadıklarını söyleyen Ceydan, daha sonra sözlerine şöyle devam etti: “Bizi bir köye götürdüler savaşta harabeye dönmüş kullanılmayan bir okulda kaldık. Orada iki gün iki gece kaldık sonra bizi bir daha termik santraline götürdüler oradan da hava alanına götürdüler. Bize yemek falan yeriyorlardı ama o halde kim yemeği düşünür ki zaten moralimiz bozuktu iştahımız yoktu.” İfadelerini kullandı.
“Şehit olacağımı düşündüm”
Ceyda daha sonra, “İlk gün öldürülme duygusu bana ağır basıyordu sonraları o duygu kayboldu. Ne bileyim belki dedim hayat buraya kadardır. Bunun bir imtihan olduğunu düşündüm. Aslında o an ister istemez her şey insanın aklına geliyor. Ben şehit olacağımı düşündüm çünkü alıkonulmuştum. Ben onlarla konuştum ama amaçlarının para olduğunu sanmıyorum. Ama ne olduğunu da anlayamadım. Bizim şirket araçlarının güvenliği için peşmergelere para ödeniyordu. Hatta bizi ilk yakaladıklarında dediler ki ‘Hani sizin güvenliğiniz nerede gelsin sizi kurtarsın.’ Bizi 11 kişi olarak ayırdıklarında götürdükleri yerde bizi götüren adam telefonlarımızı getirdi. Rahat bir şekilde ailemizle görüşmemizi sağladı. Eğer biz masum olmasaydık bizi bırakmazlardı. Çünkü biz hiçbir şey yapmamıştık. Değerli eşyalarımızı aldıktan sonra bizi Geyara’ya getirdiler sonra bizi köprüde yaya bıraktılar. Burada bekleyin sizi alacak araba gelecek dediler. Biz pikaba bindik. Pikap bizi Mahmur’a bıraktı. Orada peşmergeler bizi aldılar orada Türk yetkilileri vardı bizi teslim aldılar.” Şeklinde devam etti.
Ceyda, orada olan olayların Maliki’ye karşı olduğunu, oradaki halkın ister istemez İŞID’e kaydığını belirterek, bırakılmaları için çava sarf eden herkese teşekkür etti.
“Yeniden doğmuş gibiyim”
Irak’ın Musul kentinde 23 gün alıkonulan Vehbi Demir ise, geçmişte kalan hayatının bir hiç olduğunu belirterek kurtulduktan sonra yeni doğmuş gibi olduğunu söyledi.
IŞID Kendilerini götürürken o esnada hiç bir şey düşünemediğini, sadece kelime-i şehadet getirerek öleceklerini ifade eden Vehbi Demir, “O anda hiç bir fikrimiz yoktu sadece bizi toplu olarak infaz etsinler daha iyi olur düşüncesi aklımıza geldi. 20-25 kilo metre civarında harabe olmuş bir yere götürdüler. Bizi bir araçla götürdüler götürürken hiç bir müdahale yapılmadı gözlerimizi filan bağlamadılar. 2-3 saat sonra yanımıza geldiler ‘siz Müslümansınız size karışmayız korkmayın’ dediler. Bize yemek getirdiler, su getirdiler” ifadelerini kullandı.
İŞID’ın kendilerine iyi davrandığını ifade eden Demir, son gün yanlarına gelen birinin, “Savaştan olduğumuz için hiç aklıma gelmediniz şu anda yeni haber aldık” dediğini söyleyen Demir, o kişinin kameralar önünde kendilerine nasihat ettiğini daha sonra serbest bırakacakları müjdesini verdiğini söyledi. Kaydetti.
Gözaltındayken ailesiyle görüşebildiğini belirten Demir, bırakılacaklarını duyduklarında çok sevindiklerini söyleyerek duygularını dile getirdi. (Osman Gülebak- Abdulhakim Bulut-İLKHA)