DİYARBAKIR - Balyoz ve Ergenekon davasından tutuklanan kişilerin tahliye edilmeleri ve yeniden yargı yolunun açılmasını değerlendiren Hür Der Genel Başkanı Avukat Şaban Dalgın, İslami davadan mahkûmlara yönelik adaletsizliğe dikkat çekti.

Türkiye Cumhuriyetinin en büyük sorunun adalet sorunu olduğunu söyleyen Hür Der Genel Başkanı Avukat Dalgın,  adalet sorunun Türkiye’nin en büyük sorunu olduğununun altını çizdi

Dalgın,  adalet sorunu çözülmedikçe, insanlara karşı adil davranılmadıkça, tüm fertlere karşı adalet ikame edilmedikçe Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğinin karanlıklarla olacağına vurguda bulundu.

Dalgın değerlendirmesinde daha sonra, “Bir yerde kamu yani halk, işleyen adalet mekanizmasından dolayı rahat değilse orada adalet yoktur eğer vicdanı bir nebze olsun adalet mekanizmasının işleyişinde rahat ediyorsa orada görecelide olsa bir adaletten söz edilebilir.” İfadeleri ile sürdürdü.

Türkiye Cumhuriyeti’nin ister ülke kaynaklarını paylaşma acısında ister yargı mekanizmasının işleyişi acısından adalete muhtaç bir devlet olduğunu ifade eden Dalgın, “Türkiye Cumhuriyeti’nde eşraftan ve paradan yana sırtı güçlü olanların adaletten kendilerine yapılabilecek her haksızlığı giderebilecek bir şekilde kendilerine sırt çıkanlar olduğunu görmekteyiz. Mustazaf olduğu için paradan yana sırtı olmadığı için hapishanelerde unutulmuş binlerce insan vardır. Tıpkı Hazreti Yusuf’un hapishanelerde unutulması gibidir.” İfadelerine yer verdi.

Türkiye Cumhuriyeti’nin ideolojik davranan yargısının, 28 Şubatlarda brifingleriyle cezaevine atılmış olanların zindanlarda unutulduğunun altını çizen Dalgın, “Bu zindanlarda unutulmuş olan insanlara çare yine Türkiye Cumhuriyeti’nin hükümeti ve yargısı ile olabilecektir. Bu ülkede ne zaman ki mazlum ve mustazafların diğer eşraftan olan insanlar gibi hakkını ve hukukunu rahatlıkla alabildiği ve mağduriyetini giderebildiği gibi bir ülke haline gelebilirse o zaman bu ülke yaşanılabilir ve vefa yönünde kendi yönünde kalmamış bir hale gelebilir.” diye belirtti.

Dalgın son olarak, “Anayasa mahkemesinin kararına baktığımızda güçlü olanların rahatlıkla dinlendiğini onların dosyalarını titizlikle incelendiğini ve onlar hakkında yapılmış haksızlık varsa giderilmeye çalışıldığını görmekteyiz. Ama mustazaf insanların içeride unutulmuş insanların cezaevlerine ideolojik nedenlerle içeriye atılmış olan insanların devletin ideolojisi olması gereken fikirleri dinleri ne olursa olsun hepsine eşit yapması gerekirken bunu böyle bir muamele yapmadan sadece o insanları dışlamak için o kesimleri yok etmek için adalet sağlanmıyor.” dedi.  

(Yakup Moğulgani/Ali Adıyaman - İLKHA)