Nihat Çam / doğruhaber
Bismihî Sübhanehu….
Başı rahmet,ortası mağfiret,sonu Cehennem azabından kurtuluş olan Ramazan ayı;Cennet kapılarının açıldığı, Cehennem kapılarının kapandığı, Şeytanların zincirlere vurulduğu mübarek bir aydır.
"Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur`an`ın indirildiği aydır. Öyle ise, sizden ramazan ayına ulaşanlar idrak edenler onda oruç tutsun"
"kim sevabına inanarak ve alacağı mükafatı Allah`tan bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa,geçmiş günahları bağışlanır"
"Ramazan ayı girdiğinde cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar bağlanır."
Resullah [sav] bir Şaban ayının son gününde Ashabı Kirama şöyle hitap etti:``Ey insanlar! Yüce ve mübarek bir ayın [Ramazanın] gölgesi üzerinize bastı.O ayda öyle bir gece vardır ki bin aydan daha hayırlıdır. Allah o ayda oruç tutmayı farz kıldı.Geceleyin ibadet yapmayı [teravih] kılmayı nafile kıldı.Bu ayda bir hayır işleyen kimse diğer aylarda bir farz işlemiş gibi olur.Bu ayda bir farz işleyen diğer aylarda yetmiş farz işleyen gibidir.Bu ay sabır ayıdır,sabrın karşılığı ise cennettir. Bu ay lutuf ve ihsan ayıdır. Bu ayda mü`minin rızkı bollaştırılır.
Peygamber efendimiz [sav] Hz. Aişe`ye: "Ya Aişe cennetin kapılarını çalmakta geri durma" "Ne ile?" diye sorunca; O (s.a.v): "Acıkmakla" yani oruçla diye buyurarak ramazan ayında tutulan orucun önemine işaret etmiştir.
Ramazan kuran ayıdır. Kuran bir hidayet kaynağı, inananlar için bir şifadır.Bu ay Kuran`ı okumayı sıklaştırma ayımız olmalıdır. Kuran`ın mesajlarını hayatımıza aktarma ayı olmalıdır.çünkü Kuran insanı dünya ve ahiret mutluluğuna sevk etmektedir.
Ramazan sabır ayıdır,sabrın karşılığı ise cennettir.Peygamber efendimiz bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurmuştur. "Oruç kalkandir. Biriniz oruç tuttuğunuz gün kötü söz söylemesin ve kavga etmesin.Şayet biri kendisine söver veya çatarsa "Ben oruçluyum" desin.
Muhammed`in canı kudret elinde olan Allah`a yemin ederim ki , oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusudur.
Oruçlunun rahatlayacağı iki sevinç anı vardır: birisi, iftar ettiği zaman, diğeride orucunun sevabıyla rabbine kavuştuğu andır.
Bir hadisi kutside Allah teala buyuruyor ki: "oruçlu kişi yemesini, içmesini , cinsi arzusunu benim rızam için terkeder. Oruç, doğrudan doğruya benim rızam için yapılan bir ibadettir. Her iyiliğin karşılığı on misli sevap olduğu halde, orucun mükafıtını ben vereceğim.
Kim Allah teala yolunda bir gün oruç tutsa, Allah [cc] onunla ateş arasına, genişliği sema ile arz arasını tutan bir hendek açar. Bu hadisi şerifte de anlaşılacağı üzere oruç bizleri cennete yaklaştırırken cehennemden de uzaklaştırır.
"Cennete "Reyyan" denilen bir kapı vardır ki, kıyamet gününde bu kapıdan ancak oruç tutanlar girecektir. Bunlardan başkaları giremez. "oruçlular nerede? Diye çağırılırlar. Onlar da kalkıp o kapıdan girerler. Oruçlular girdikten sonra kapı kapanır ve oradan hiç kimse giremez."
Orucu sadece mideye değil, bütün azalara tutturmalıyız.çünkü oruç sadece akşama kadar aç susuz kalmak demek değildir. Nitekim hadiste geçtiği üzere: Bir kimse oruçlu olduğu halde yalanı, dedikoduyu, bırakmazsa Allah`ın, onun yemesini içmesini terketmesine ihtiyacı yoktur. Denilerek bu hakikat beyan edilmiştir.
Yine başka bir hadiste peygamber efendimiz [sav]: "Ooruç tutan öyle insanlar var ki, ellerine açlık ve susuzluktan başka bir şey geçmez."
Allah`ım! Ramazanı islam ümmeti için hayırlara vesile kıl. Müslümanların uyanışına, birlik ve vahdetine vesile kıl [amin]