Marksist-Leninist ideoloji üzerine kurulan PKK’nin yaptığı eylemler irdelendiğinde bu örgütün hedefinin bağımsız Kürdistan olmadığı aksine asıl amacının İslami değerleri yok etmek ve Müslümanları sindirmek olduğu açıkça anlaşılacaktır. Bu bağlamda PKK’nin Müslüman halka yönelik yaptığı ve ölümle sonuçlanan ilk olayı incelemek bu örgütün post klasik stratejisi hakkında ip uçları verecektir.
Marksist-Leninist THKP/C örgütünden fikri temellerini alan Öcalan’ın solcu ateist ve Ergenekoncu Yalçın Küçük ile Doğu Perinçek’in akıl hocalığında İslam’a ve Kürt Müslümanlara açtığı cephe –kuyruk acısından olsa gerek- aynı ancak makyajlanmış suretiyle yeniden sahnelenmek isteniyor. Halkın istemediği ancak ağalarının arzuladığı bir savaş stratejisini hayata geçirmek isteyen PKK bunu daha önce 90`lı yıllarda denemişti.
Çevresinde örnek kişiliği ile bilinen Hasan Tekin, sadece Müslümanca yaşamak istediği için PKK’nin hedefi olmuştu. Kur’an okuyan, Kur’an-ı öğreten ve çocuklarının İslamı öğrenmesi için çabalayan kendi halinde bir babaydı Hasan Tekin. Tekin, 24 yıl önce bu günlerde evinin bahçesinde çocuklarının gözü önünde PKK tarafından katledilmişti…
“Ya bizimle olacaksın ya da öleceksin!”
Şırnak’a bağlı Çavuşan köyünde göçebe hayatı yaşayan 6 çocuk babası Tekin, il merkezine taşınarak bir mahalle bakkalı açar. Aynı mahallede bulunan cami imamının çocuklarla ilgilendiğini ve Kur’ân-ı Kerim dersleri verdiğini öğrenince kendi çocuklarını ve ağabeyi Reşit Tekin’in çocuklarını camiye göndererek İslami ilimler ve Kur’ân-ı Kerim öğrenmelerini ister. Kendisi de kısa süre sonra camiye giderek Kur’ân-ı Kerim öğrenmeye başlar ve büyük bir azimle 3-4 ay içinde Kur’ân’ı hatmeder.
O dönemlerde Şırnak’ta PKK’nın çalışmaları da hız kazanmıştır. PKK’li çete, Tekin’e gelerek ondan kendileriyle birlikte hareket etmesini isterler. Buna karşılık Tekin, PKK’li eşkıyaya hitaben “Sizin hareketiniz ve yaptığınız davranışlar bana ters geliyor. Bu sebeple sizinle hareket etmem.”der ve onların iş yerini terk etmelerini ister. Bunun üzerine çete, Tekin’i tehdit eder ve iş yerinden ayrılır.
Camide Kur’ân-ı Kerim dersleri alan Tekin’in hayatı kısa sürede değişir ve İslami hizmetlere başlar. Ağabeyi Reşit’le beraber mahallede İslami tebliğ yapan Tekin, zamanla PKK’nin yaptığı kara propaganda sayesinde hedef haline gelir. Sık sık tehdit alan Hasan Tekin ve ağabeyi Reşit Tekin, 1989 yılında bir yatsı namazından sonra evlerinde sohbet yaparlarken PKK’nın bombalı saldırısına uğrarlar. Tekin, bu saldırıdan hafif yara alırken ağabeyi ağır yaralanır ve ayağından sakatlanır. Hemen hastaneye kaldırılan Tekin ve ağabeyi iyileştikten hemen sonra da inançlarından vazgeçmeyerek Müslümanca yaşamaya devam eder.
Abdest alırken kurşunlandı
Aradan bir yıl geçer ve Hasan Tekin evinin bahçesinde abdest alırken PKK’li çetenin silahlı saldırısına uğrar ve 18 Haziran 1990 tarihinde geride 6 yetim bırakarak ruhunu yüce Allah’a teslim eder.
Hizbullah Cemaatinin PKK’ye yönelik hiçbir eyleminin olmadığı bu tarihte PKK’nin dindar bir Müslümanı katlettiği bu olaydan sonra halk, çeteye büyük tepki göstermiştir. Halkın tepkisini gören PKK ileriki yıllarda yalan ve ajitasyon üzerine kurduğu bir strateji ile Müslüman Kürtlere yönelik saldırılarını artıracaktır… (Yusuf Özgür/İLKHA)