Soma`da meydana gelen maden faciasında hayatını kaybedenlere Rabbim mağfiret etsin. Meydana gelen elim kazadan ötürü ülkeyi birbirine katmak için gizli eller meydanda… Bir çok insan sokaklara döküldü ve bir çok konuda sükutlarını koruyan kesimler Soma`da meydana gelen facia için kıyametleri koparıyor,acıya saygı duymadan olay üzerinde tepişip duruyorlar,olayı sabote etmeye çalışıyorlar. Orada ciğerleri yanan ailelerin acılarına, saygı duyulması gerekirken bazı kesimler o acıyı kullanıyor. Yüzünüzdeki o sahte acı yüreğinizden gelmiş olsaydı ne olurdu!
Ey provokatörler acizsiniz! O kadar acizsiniz ki insanların acıları üzerinden siyaset yapıyoruz ve ne yazık ki hüznü bile sömüren bir millet olduk. Bu nasıl bir vicdan,nasıl bir zihniyet! Bunu yapan ve kendilerini mahzun gösterip iyilik meleği rolünü üstlenenler şunu bilin ki; bu insanlar sizi çok iyi tanıyor ve amacınızı çok biliyor. Battıkça batıyorsunuz,artık tepişmeyi bırakın! Amaç her zaman ki gibi aynı, ülkeyi kaosa sürüklemek. İki kelime konuşmayı bilenler yüreği yananların acılarını dile getirmeyi bırakıp karalama kampanyası yapıyorlar. Neden acılara bu kadar duyarsızsınız! Rahat bırakın o acılı yürekleri. Ağızlarından çıkan her harfi evirip-çevirip başka yönlere çekiyor ve uzattıkça uzatıyorsunuz. Ne büyük marifet(!) ağızdan çıkanları başka yöne çekmek. Nerede sağ duyu… Çıkarın o yüzünüzdeki maskeyi! O acılı yüreklerden insanlık öğrenin. Bırakın nifak tohumları saçmayı,ağızlarınızı mühürleyin.Dünyası kararmış insanları yaralamayı bırakın ve üzmeyin o temiz yürekleri.Acı üzerinde siyaset yapmak! Nasıl bir zihniyet bilemedim. Hiç mi acımıyor o taşlaşmış yüreğiniz. Bırakın melek gibi görünmeyi! Daha hüzne ortak olmamışken,birde çıkıp ortalığı karıştırıyorsunuz. İnsanları galeyana getiriyorsunuz. Dertlerine ortak olmak ne zor! Resul`u Zişan buyuruyor k:``Müslüman Müslüman`ın derdi ile dertlenmeli.`` Ya siz ne yapıyorsunuz; o derdi araç olarak kullanıp başka insanları vuruyorsunuz. Kötü işlerinize alet ediyorsunuz. O hüzünlü yüreklere misafir olun. O yıkılan umutları onarmak varken daha da yıkıyorsunuz. Rahat bırakın o mahzun yürekleri! Boş sözleri bırakma zamanı gelmedi mi? Yüreklere inşirah olmak varken,yarayı deşmek neden? Belki zor ama bir müddet susun! Acılarını rahat rahat yaşasınlar.
Karaelmasları canlarına mal olmuştu. Kandil gibi sönen umutlar, kararan dünyalar… YA RAB! Sabır yağdır mazlum Ümmete. Rabbim şerlilerin şerrinden muhafaza eyle ve bağrı yanıkların hüznünü kullanan provokatörlerin dolduruşlarından muhafaza et Ümmeti. Ve evet insanlık; bu seferde sınıfta kaldın. Veddua.
Hifa Nur Turabi / Denizli - Yaş: 18