İşte Basın Açıklamasının Tam Metni:

Kemalist JİTEM Yerine Apoist JİTEM=PKK

Dün gece Diyarbakır’ın Lice ilçesinin Kıyı (Darakol) köyüne PKK’li silahlı bir grup Hüda-Par üyesi bir vatandaşın evini basıp kaçırmak ister. Olaya köylülerin de müdahalesi ile Hüda-Par üyesi vatandaşı alamayacağını anlayan PKKli gurup içlerinde bir kadının da bulunduğu üç kişiyi öldürmek kastı ile otomatik silahlarla taramak şekliyle yaralayarak kaçarlar.

Bu ne şimdi…

Bölge insanı jitem baskınları şeklinde ki bu tür acı olaylara 1990 lı yıllarda şahitlik yaptı.

Şimdi kendisini “yurtsever” diye tanıtan PKK yurdun insanını yurdunu en az PKKliler kadar seven ve bir şeyler yapmaya çalışan bir insanı salt kendisi gibi düşünmüyor diye İslami bir Kürdistan istiyor diye bu tür saldırılara maruz kalmaktadır.

Kaç yıldır PKK ve BDP çevresi yüzlerce hatta binlerce kez Hüda-Par ve Mustazaflar Hareketine saldırılar yapmaktadır.

Şimdi bu faşizm değil de nedir?

PKK ve BDP çevresi yıllarca bölgede ki feodal yapı ile ve kemalist faşizmiyle haklı olarak mücadele etti.

Ama gelinen noktada maalesef kendisi faşist ve feodal bir yapı kurdu.

Kendisinden başka hiçbir gurup ve oluşuma izin vermemekte tek parti faşizmini adım adım uygulamaya koymaktadır.

Kürdistan’da ki İslami kesim, PKK ve Kemalist faşizm arasındaki 30 yıllık kavgada mücadeleyi meşru görmediği çatışmadan uzak durdu. Kemalist faşizmini kabul etmemekle beraber PKK’nin ümmetçi olmayan milliyetçi ayrılıkçı, ulusal devletçi, başlangıçta Marksist, sosyalist ve sonralarda ki laik yapısını da kabul etmedi.

PKK’nin mücadelesini meşru görmese de bu kavgaya etki-tepki şeklinde ki mücadeleye uzak durdu.

Kürdistan`da ki İslami oluşumlar Şeyh Said kıyamında kemalist ulusalcı devlet yapısına ve laisizmine karşı mücadelesini vermiş ve silahlı olarak yenilmiştir. Ama mücadelesine ıslah ve tebliğ olarak devam etmektedir.

Şunu herkesin bilmesi gerekir ki Kürdistan Müslümanları kürt sorununa en az PKKliler kadar duyarlı ve onlardan çok yurtseverdir. Bu tür ulusal mücadeleye uzak durmalarının sebebi ise şudur. Sorunun kendisi ulusal devlet iken Türk Ulusal Devletine karşı Kürt Ulusal Devletini savunanların mücadelesini meşru görmemesidir.

Çözüm ancak İslam ümmetin bütünlüğü birliği çerçevesinde Kürdistan insanının İslami ve insanı haklarının kazanılması ile ancak olabilecektir.

PKK ve çevresi ulusal hakların kazanılmasında kendisinden farklı yöntemlerle mücadele edenlere karşı kendilerini adlandırdıkları şeklinde “demokrat olmak” durumundadırlar.

Kürdistan bölgesinin barışı ve selameti için bu tür saldırılardan vazgeçmeli kendisinden olmayanlara karşı tahammül sahibi olmalıdır.

Bu tür faşist saldırılar hiçbir şekilde kabul edilemez.

Özgür Eğitimciler Sendikası olarak bu faşist ve alçak saldırıyı şiddetle kınıyoruz!

Diyarbakır şehir merkezine 20 km mesafede olan köye kolluk kuvvetleri 10 dakikada olay yerinde olması gerekirken 2 saat sonra olaya müdahale etmektedir. Bu şekilde ki “ihmal” insanların kafasına soru işaretleri bırakmaktadır.

Kolluk kuvvetlerinin ve mülki idarenin bu tür olaylara acil olarak müdahale etmesi ve saldırının faillerinin bir an önce yakalanıp yargıya teslim edilmesi bölgenin huzur ve selameti için aciliyet arz etmektedir.

Hüda-Par ve çevresine geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.

Ayhan AKIN

Özgür Eğitim-Sen Mardin Temsilciliği