VAN- Van Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi Psikiyatri Kliniği ve AMATEM Kliniği sorumlusu Dr. Özgür Deniz Değer Uyuşturucu kullanımında, yaş düzeyinin gittikçe düştüğünü belirti. 

Doktor Değer, “Nüfus açısından dünya ortalamasına göre bakarsak sadece eroin için konuşalım yüzde1 ise eğer, Van’ın nüfusu 1 milyonsa Van’da 10 bin tane eroin bağımlısı vardır diye biliriz” dedi. 

Değer, Van’da uyuşturucu bağımlılığı daha çok toplumun alt kesimlerinde, fakir kesimlerinde görüldüğünü ifade ederek,  genellikle yüzde 90 – yüzde 95’i alt gelir grubundaki sosyoekonomik durumu düşük insanlardan oluştuğunu söyledi. 

Van Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi Psikiyatri Kliniği ve AMATEM Kliniği sorumlusu Değer Van’da uyuşturucu kullanımı konusunda İlke Haber Ajansı’na önemli değerlendirmelerde bulundu. 

Uyuşturucu kullanıma ilişkin, açıklamalarda bulunan Değer, Orta Doğu ve Doğu Güney Doğu’da uyuşturucu kullanımının daha yaygın olduğunu belirterek, eğitimsiz ve bilinçsiz toplumlarda uyuşturucu kullanımının daha çok etkin olduğunu ifade etti. 

Öncelikle bizi kabul ettiğiniz için size teşekkür ediyoruz. Kendinizi tanıtır mısınız?
Değer - Dr. Özgür Deniz Değer ben, Van Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi Psikiyatri Kliniği ve AMATEM Kliniği sorumlusuyum.

AMATEM Nedir?
Değer - AMATEM açılım olarak alkol, madde bağımlılığı tedavi merkezi, açılım olarak bunu söyleyebiliriz. AMATEM alkol gibi, eroin, esrar ve diğer uyuşturucular gibi maddelerin bağımlılığının tedavisinin yapılmaya çalışılan birimlere verilen bir isimdir. 

Uyuşturucu ile mücadelede ne tür çalışmalarınız var?
Değer - Biz uyuşturucu ile mücadelenin sadece bir ayağını oluşturuyoruz. Aslında mücadele ayağımızda var ama bizim daha çok bununla ilgili tedavi kısmına yoğunlaşıyoruz. Yani madde bağımlılığının önlenmesi, kişinin tekrar madde kullanmasının engellenmesi, kişinin madde bağımlılığına olan ortaya çıkan rahatsızlıklarının düzeltilmesi, tedavi edilmesi gibi şeyleri yapıyoruz. Bu şekilde mücadele ediyoruz. Madde bağımlılığı toplumsal bir sorun aynı zamanda. Sadece bireyler değil, bireylerin ortaya çıkardığı, bireylerin bir araya gelerek oluşturduğu toplumun sorunu aynı zamanda. Biz madde bağımlılığını ne kadar engelleyebilirsek o kişiyi ne kadar maddeden uzak tutabilirsek aynı zamanda toplumsal olarak da o bağımlılıkla bir mücadele etmiş gibime de geliyor. 

Yaptığınız çalışmalarda toplumun size desteği nasıl?
Değer - Tabi henüz yeniyiz burada. Van’da bir hafta oldu açılalı. AMATEM olarak. Bu açıdan bir şey söylemem zor. Henüz STK’ları yanımızda görmedik. Ancak basının bir ilgisi var. Basında aslında STK’ların bir koludur. Bilgilendirmek bilinçlendirmek açısından, bu açıdan basının bir ilgisini görüyoruz. Toplumsal açıdan da insanların AMATEM’in açılmasını büyük bir umutla karşıladılar. Çok büyük bir umut besliyorlar AMATEM’e karşı. O açıdan da desteklerini görüyoruz toplum olarak. Ama henüz STK’ları görmüyoruz, henüz olarla bir ilişkimiz olmadı. Henüz erken olduğu için zamanla olacağını düşünüyoruz. Toplumsal bir sorun olduğu için STK’larda zamanla bize dönüş yapacaklardır. 

Uyuşturucu ile mücadelede eğitimin etkisine değinir misiniz?
Değer - Tabi ki şöyle bir şey var, eğitimin daha az olduğu, eğitim seviyesinin düştüğü toplumlarda uyuşturucu bağımlılığının daha yüksek olduğunu biliyoruz. Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’nün verilerine göre hem sosyoekonomik düzey olarak geri olan hem de eğitim seviyesi olarak geri olan ülkelerde uyuşturucu bağımlılığının daha fazla olduğunu biliyoruz. Madde ile ilgili bir eğitim verilirse mesela ortaokullarda, liselerde, ilköğretim okullarında henüz bu madde ile tanışmamış insanlara bunların zararları, ne gibi sıkıntılar oluşturduğunu, ileride hayatlarını nasıl mahvedeceklerini anlatabilirsek, bu açıdan eğitim verebilirsek aslında yani orada 100 öğrenciye eğitim verirsiniz 10 öğrenciyi bundan kurtarabilirsen bu bizim için büyük bir başarı olacaktır. Yani ne kadar çok insan bundan kurtarabilirsek bu maddelerden o kadarda başarılı oluruz. 

Uyuşturucu kullanımı hangi yaş grubunda daha yoğun. en çok kullanıldığı sosyal çevreler hangileri?
Değer - rkiye’de şöyle bir sorun var. Madde kullanımı hem toplumsal hem de kültürel açıdan çok hoş karşılanan bir şey değil. İnsanlar daha çok bunu gizleme eğiliminde olabiliyorlar. Gerek toplumumuzun kesimlerinde olan insanlar daha iyi gözükmeye çalışabiliyorlar. Alt kesimlerde olanlar da adli sorunla sebebi ile bunu gizleme eğiliminde olabiliyorlar. Yani ben madde kullandığım için hastaneye gidersem ve bunu polise veya başka bir yere söylerlerse, ya gelip beni tutuklarlarsa işte bununla ilgili dava sürecine girersem gibi kaygılar taşıyor insanlar. Buda aslında bizim ne kadar insan madde kullanıyor, ne kadar insan eroin kullanıyor, ne kadar insan afyon sakızı kullanıyor, ne kadar insan alkol bağımlısı, ne kadar insan bali, tiner kullanıyor onu bilememize sebep oluyor. Ama tabi şöyle bir sayı var dünyada yapılan çalışmalar var. 

Bütün dünyada 100 insandan 1 yada 3 arası insanın madde bağımlısı olduğunu gösteriyor sayılar. Türkiye içinde bu geçerli olacaktır. Van içinde şöyle bir şey var, sadece madde bağımlılığı sebebi ile polikliniğe başvuru sayısı var buda kesin bir sayı değil, çünkü bir kişi üç defa başvurabiliyor. Bu sayılar geçici, değişken sayılar. Çünkü 3 bin 500, 3 bin 700 sayısı arasında bir sayı var. Tabi diğer hastanelerde sayılar nasıldır, emniyetin elinde nasıl veriler vardır bilemiyoruz.  Ama eğer nüfus açısından dünya ortalamasına göre bakarsak sadece eroin için konuşalım yüzde1 ise eğer, Van’ın nüfusu 1 milyonsa Van’da 10 bin tane eroin bağımlısı vardır diye biliriz. Benim gördüğüm kadarı ile burada genellikle 18-25 yaş arasındaki gençlerde daha yaygın oluyor bu. Yaş ilerledikçe daha az oluyor. Bu kişilerin madde ile daha yeni tanışıyor ile ilgili olabilir. Daha yeni yeni ülkeye giriyor olduğunu da gösteriyor olabilir. Genelde 18-25 yaş arası gençlerde daha çok görüyoruz. Uyuşturucu bağımlılığını daha çok toplumun alt kesimlerinde, fakir kesimlerinde görüyoruz. yüzde 90 – yüzde 95’i alt gelir grubundaki sosyoekonomik durumu düşük insanlardan oluşuyor diyebiliriz Van için. 

Uyuşturucu yaşının 8’e kadar düştüğü konuşuluyor bunu nasıl yorumluyorsunuz?
Değer - Bunu şu şekilde yorumluyorum. İnsanlar daha kolay ulaşabiliyorlar. Yani ben bugün bir hasta gördüm 12 yaşında. Eskiden 13-14 yaşındaki bir kişinin sigara içmesi bile çok garipti. Şimdi çocuk yaştaki kişiler madde kullanmaya başlıyorlar. Çünkü ulaşmak daha kolay gibi geliyor bana. Maddeye ulaşmak daha kolay, ulaşımın önünde çok engel görmüyor insanlar. Okul önlerinde, sokak başlarında her yerde madde satılır olmuş durumda. Ulaşım daha kolay insanlar daha yaygın bir şekilde kullanıyorlar. Mesela esrar kullanımı çok yaygın olması, esrara ulaşımın çok kolay olması, esrarın sanki çok doğal bir şeymiş gibi, hiçbir zararı yokmuş gibi görünmesi esrarın çok daha kolay bir şekilde tüketilmesine sebep oluyor. Ama aslında esrar çok zararlı bir madde, bağımlılıkta yapıyor. Bir ottan elde ediliyor olabilir ama bu onun zararlı olmadığını göstermiyor. İçinde 100’den fazla zararlı madde var mesela esrarın içinde Şizofreniye benzer hastalıklar yapıyor. Ama bunu insanlar bilmiyor. Bilmedikleri içinde çok kolay tüketebiliyorlar. Ortamlarda tüketiyorlar, bir araya gelince tüketiyorlar. Tabi bunlar biraz basamak şeklindedir. Sigarayı kullanan bir süre sonra esrarı da normal görüyor. Esrarı normal gören bir süre sonra eroine bir seferden bir şey olmaz diyor. Ondan sonra sürekli kullanmaya başlamış oluyor. Bunlar bir birini doğuran etkenler. 

Uyuşturucu ile mücadelede ailelere tavsiyeleriniz ve onlardan talepleriniz nelerdir?
Değer - Uyuşturucu bağımlılığının tedavisi zor bir tedavidir. Bu açıdan sabırlı olmaları gerekir. Buna bir hastalık gözü ile bakılabilir ki beyinde değişiklikler olabiliyor. Bir bağımlı asla hiç madde kullanmamış olduğu dönemdeki haline dönemiyor. Yani beyinde bazı değişiklikler oluyor. Bu değişiklikler sebebi ile kişi gerçekten çok istese dahi içindeki o madde isteğini atamaya biliyor. Bu açıdan ailelerinin çok sabırlı ve özverili olmaları gerekiyor. Böyle davranırlarsa hem kendileri için kolay olacaktır, hem de bağımlı için daha kolay bir tedavi süreci olacaktır.

Uyuşturucu maddelerin yoğun bir şekilde kullanıcılarına ulaştırıldığı internet kafeler, okul önleri, barlar gibi yerlerde ne tür önlemler alınıyor. alınan önlemler yeterli mi?
Değer - Önlemlerin yeterliliği konusunda bir şey diyemem. Şunlar yapılabilir. Kafelerin içine, kapılarına bununla ilgili bilgilendirici broşürler asılabilir. Bu zorunlu kılınabilir. Sigara broşürleri gibi, tabi bunları biz yapamayız ama devletin diğer organları tarafından yapılabilir. Bize danışırlarsa da biz bu konu hakkında bilgi verebiliriz.

AMATEM Van’da yeni açıldı, buna gençlerin ilgisi nasıl?
Değer - Gençler çok yoğun bir şekilde geliyorlar. Açılmadan öncede ne zaman açılacak diye sürekli gelip soruyorlardı. İnsanlarda bunun farkında özellikle Van için eroinin insanların hayatını nasıl mahvettiğinin artık farkında oluyorlar. Bir şekilde bu hastalığa yakalanmış oluyorlar. Bu hastalıktan gerçekten kurtulmak istiyorlar. Toplumda artık buna bu açıdan bakmak zorunda. Hem aile hem de toplum. Bu insanlar isteyerek bu maddeyi kullandılar ama bir süre sonra istemeden de olsa bu bağımlılık sebebi ile kullanıyorlar. Kendilerinin istemedikleri durumlara düşebiliyorlar. Bu açıdan da yardımcı olunması gerekiyor. İlginin biraz daha artacağını düşünüyorum. AMATEM’in Henüz duyulmadığını düşünüyorum. Tabi basının yardımları ile de biraz daha talebin olacağını, başvurunun artacağını düşünüyorum. Toplam 12 yatağımız var. Ama iki kişi yatıyor şuanda. Bunların tedavilerine başladık. Kısa zaman içerisinde toplam 12 hastamız olacak.

Hastalar kaç gün hastanede kalıyor?
Değer - En az 12 hafta yatırmayı düşünüyoruz hastaları, fakat madde bağımlılığı tedavisi isteğe bağlı bir tedavi süreci. Kişi her ne kadarda istiyordu maddeyi bırakmayı ama yatışının birinci günü ben yatmak istemiyorum, ben taburcu olmak istiyorum derse çıkarıyoruz. Çünkü isteğe bağlı bir şey, siz ona zorla bir şey yapmazsınız. Böyle olunca süre düşebilir. Tabi ama bizim için en uygun zaman 2 hafta, 3 hafta arası. Çünkü çeşitli toplantı ve terapiler bu gibi şeyler gerçekleştiriyoruz. Bunun etkili olması için en az 2 hafta kalması uygun olacaktır. 

Bu hastalara ne gibi tedaviler uyguluyorsunuz?
Değer - Öncelikle bu hastalar madde kullanmadıkları için vücutlarında bazı değişiklikler oluyor. Yani biz buna yoksunluk sendromu diyoruz. Yani alkolü bırakan bir kişi farklı şekillerde yoksunluk çekiyor. Eroini bırakan bir kişi farklı şekilde yoksunluk yaşıyor. Bizde yoksunluğu azaltıcı ilaçlar veriyoruz ve aynı zamanda maddeden nasıl uzak kalacaklar, madde nedir gibi bazı eğitimler, terapiler veriyoruz. Dışarıda hayatlarını nasıl sürdürecekler, nasıl devam edecekler, maddesiz bir yaşam nasıldır, nasıl gerçekleştirebilirler bununla ilgili terapiler ve eğitimler veriyoruz.  Ben bütün hastalarıma bunu söylüyorum. Maddeden korkmak gerekiyor. Nasıl ki şeker hastası şekerden uzak duruyorsa buna da bir hastalık gözü ile bakılmalı ve uzak durulması gerekiyor. Yani tedaviden değil de maddeden korkmaları gerekiyor. Bu tür hastalar eğer bu korkuyu ‘eğer ben kullanırsam hayatım mahvolacak’ korkusunu bir şekilde yerleştirebilirlerse zihinlerine maddeden o denli uzak durabilirler ve hayatları daha iyi olacaklardır. 

Bize zaman ayırdığınız için teşekkür ediyoruz.
Değer - Ben de teşekkür ediyorum. (Hacı Yılmaz-İLKHA)