DİYARBAKIR - Türkiye Ehl-i Sünnet Âlimler Birliği tarafından Diyarbakır Dicle Üniversitesi Kongre Merkezinde düzenlenen sempozyuma konuşmacı olarak katılan Dünya Alimler Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Ali Karadaği, programdan sonra İLKHA`nın sorularını yanıtladı.

Diyarbakır’da yapılan sempozyumun beklediklerinin üstünde bir güzellikte geçtiğini ifade eden Karadaği, bundan dolayı Allah`a hamd ettiğini söyledi.

Programı çok bereketli olarak değerlendiren Karadaği, özellikle Diyarbakır`da böyle bir programın düzenlenmesinin çok güzel olduğunu ve misyonuna uygun düştüğünü vurguladı.

"Müslümanlar çok büyük sıkıntılarla karşı karşıyadırlar"

Karadaği, "Şüphesizki bu sempozyumun amacı alimlerin birlikte olması Müslümanlara faydalı olacak bilgiler noktasında hepsinin yek vücut olmasıydı. Bu noktada Türkü, Kürdü, Arabı ile tüm Türkiye`nin birlik olması bizim beklentimizdi." ifadelerini kullandı.

Alimlerin, ümmetin kendine bir çekidüzen vererek yeniden dirilmesi için üzerlerine düşen görevi yapmalarını  beklediğini söyleyen Karadaği, "Özellikle düşmanların her taraftan ve her yönden saldırdığı,  zor günlerin yaşandığı bugünlerde buna en fazla ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Bu günlerde, Müslümanlar arasında yaşanan ayrılık, parçalanma, fitne ve fesat ortamında bu toplantıların önemi daha da artmaktadır. Bugünlerde, Müslümanlar çok büyük sıkıntılarla karşı karşıyadırlar. Dört bir taraftan saldırıların artmış,  her tarafta tefrika Müslümanları sarmış durumda. Her ne kadar ümmetin içerisinde bir diriliş ve direniş olsa da genel olarak baktığımız zaman İslâm ümmetinin hali içler acısı." ifadelerini kullandı.

"Alimler ümmete önderlik edebilecek bir seviyede olursa ümmet dimdik ayakta kalır"

Müslümanların yaşadığı bu sıkıntılar karşısında alimlerin artık misyonlarını yüklenmelerinin zamanının geldiğini söyleyen Karadaği, bu noktada alimlerin devreye girmesinin vaktinin geldiğine vurgu yaptı.

Karadaği, "İslâm ümmetine yapılan bu saldırılara karşı alimlerin dimdik ayakta durması gerekmektedir. Tarih bize gösteriyor ki, Müslümanlar ümmet olarak, hedeflerini ve ne yapmaları gerektiğini ancak alimlerin bir araya gelmesi ile yapılabilmiştir. Alimler ümmete önderlik edebilecek bir seviyede olursa işte o zaman ümmet dimdik ayakta kalır. Bütün bu sıkıntılara karşı gelebilir. İşte bu yüzden, bu gibi sempozyum, konferans ve toplantılara fazlasıyla ihtiyacımız var." diyerek yapılan sempozyumun kendisi için anlamlı bir girişim olduğuna dikkat çekti.

"Medreselerde yanlış düşünceleri doğrudan ayıracak melekelerin de verilmesi gerekir"

Bu gün yaşanan olayların geçmişten kopuk olarak değerlendirilmemesi gerektiğine vurgu yapan Karadaği, bu gün yaşananların aynısının geçmişte de yaşandığını ve bu sıkıntılı durumların nasıl aşıldığıyla ilgili  İmam Gazali`den örnek vererek, "Bunun tarihte de böyle olduğunu görüyoruz. Şam ve Kudüs`ün haçlılar tarafından işgali sırasında İmam Gazali İhyayı Ulumiddin adlı kitabını yazarak İslami ilimlere ve ümmet için önemine dikkat çekmiştir. İslamî ilimlerin nefis tezkiyesi, toplumun ıslahı ve diğer tüm alanlarda yeterince yaşatılması lazım. Bu, iktisadi ekol, cihat ekolü ve farklı farklı ekolleri esas alan medreselerin birliği ile ancak meydana gelir. Ayrıca bu medreselerde yanlış düşünceleri doğrudan ayıracak melekelerinde verilmesi gerekir. İşte bu farklı ekollerin birleşmesi Selahattin Eyyubilerin ve Nurettin Zengilerin neslinin tekrar yetiştirilmesi anlamına gelecektir." ifadelerini kullandı.

Uluslararası İslam Alimleri Birliği olarak farklı yerlerde İslâm adına çalışan tüm cemaat ve cemiyetlerin birlik olmasını istediklerini söyleyen Karadaği, İslam Alimleri Birliği`nin kurulma amacının da bu olduğunu dile getirdi.

(Fikret Özkan  - İLKHA)